dogma akımı
-
bazı son dönem bağımsız film yönetmenlerinin desteklediği kimilerine göre film maliyetlerini minumuma indirmek amacıyla ortaya atılmış bir akım. lars von trier bu akımın öncülerinden olup 95 yılında bir manifesto yayınlamıştır.omuz kamerası kullanılması, özel ışık kullanılmaması,doğal ışık kullanımı, filtrelemenin olmaması, gerçek mekan kullanımı, montaja gerek duymaması, hataların kabul edilebilir oluşu, oyunculukta doğaçlama olması bu akımın kurallarının başlıcalarıdır.
-
-
(bkz: dogma95)
-
butun bu ozellikler kullanilmazsa zaten herkez film cekebilir. peki cekebilirlerse onca yonetmen, yapimci niye vardir, morg prensesi gibi yapimlar niye vardir
bu anti-tekniklerle hemen biz de sourdays filminin cekimlerine baslamaliyiz. -
(bkz: korebe)
-
(bkz: öz indüksiyon akımı)
-
filmin sonunda oyuncular vesaire yazilir ya hani, bu akima kapilmis filmlerde pek yaratici oluyor bu. kartlara yazip havaya atanlar mi istersin, yollara yazip kameraya cekenler mi...
-
-
(bkz: dogma 95 manifestosu)
-
niye bu kadar itin götüne sokuluyor bi anlasam. gerçi ben sinemadan anlamam. filmin renklerini, soundtrackini vs değil hikayeyi ve diyalogları önemserim. o zaman sallıyorum, bence bu akım edebiyatı sinemanın önüne koyanlar içindir.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap