fırıldak
-
bie cesit cocuk oyuncagi. ruzgarla donen daire seklindeki oyuncak olarak nitelendirmek yerindedir.
(bkz: firildak cevirmek) -
eskiden evlerin mutfak camlarinda gorulen kapakli alet, koku giderme amaciyla acilir calistirilirdi, ama kokuda da bir azalma olmazdi. modernlikle onun tahtina aspirator oturdu.
-
(bkz: topaç)
-
(bkz: dönen varlıklar)
-
(bkz: ibne)
-
ne yapacağı kestirilemez insan türü. kestirilse bile güvenilmez insanlar için kullanılır.
(bkz: nabza gore serbet vermek) -
ne yapacağı hiçbir ( kadim ) kurala uymayan veyahut uzun süre uyamayan diyelim, işine gelince en pragmatik adam olabilecek kişi yada kurumlar...
-
(bkz: erol egemen)
-
aynı zamanda bu güzide oyun aletimiz pis seçim propagandalarınada alet olmuştur (bkz: www.bizfirildakdegiliz.8m.com) acilen degerlendirilmeli..
-
sıcak bi yaz akşamüstüsü
-açsana şu fırıldağı
-ne
-şu şeyi işte
-(yarılmış vaziyette, allah yarmasın)ney ney ney?
-ne yani illa vampiratör mü dememiz lazım.... fırıldak işte. dönüyo da....
-dur bunu yazmam lazım
-he ben de seni başka sitelere yazacam görürsün...
diyaloğuyla beni serinleten şey. vantilatör ikamesi! hakketten ya, kullanılmalı da ecnebi menşeeli bu kelime yerine.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap