• idarenin her hangi bir işlemine itiraz etmek için açılır. çeşitli prosedürü, çeşitli kanunlarda belirtilmiştir. (bkz: iyuk)
  • bir hukuksal kararın ya da eylemin hükümsüz hale getirilmesi istemiyle açılan davadır
  • 60 gün içinde açılması gereken davadır.
  • suheyl batumun anayasa final sinavinda, ozelliklerini itiraz yolunun ozellikleriyle corba yaptigim ve haliyle iş itiraz yolunu aciklamaya geldiginde yazacak bir sey bulamadigim kavram, anayasanın 150. maddesinde duzenlenir.

    (bkz: sinav stresi)
  • anayasa yargisi acisindan:
    iptal davasi dogrudan dogruya anayasa mahkemesine acilir. ancak bu davayi acma hakki herkese taninmamistir. bu yetki cumhurbaskanina, iktidar partisine, muhalefet partisine ve tbmm uye tam sayisinin en az 1/5 tutarindaki uyelerine taninmistir.
  • idare hukukuna özgü bir dava. fransa orijinli olup kamu düzeniyle alakalıdır.
  • idari yargıda yalnızca idari işlemlere karşı açılan davadır. davayı açabilmeniz için menfaat ihlali gerekmektedir. bu dava ile yargı yeri ilgili işlemin hukuka uygun olup olmadığını inceler ve sonuca varır.işlemin tümü iptal edileceği gibi bir kısmı da iptal edilebilir.
    (bkz: idari yargı)
  • idari yargı açısından iptal davası ancak idari işlemlere karşı açılabilir. bu idari işlemler kesin ve yürütülmesi zorunlu olan, idarenin tek yanlı iradesi sonucu ortaya çıkmış işlemler olmak zorundadır. idarenin iç düzen işlemleri, gösterici işlemleri, hazırlık işlemlerine karşı idari yargı da iptal davası açılamaz. iptal davasını açabilmek bakımından gerçek veya tüzel kişilerin menfaatlerinin ihlal edilmesi gerekir. yargı içtihatlarında gördüğümüz üzere bu menfaat; güncel, meşru ve kişisel olmalıdır.
    süre bakımından iptal davası, işlemin tebliğ tarihini izleyen günden başlayan 60 günlük süre içinde açılır. bu süre hak düşürücü süredir. idarenin düzenleyici işlemleri açısından ise ( yönetmelik gibi) ilan tarihini izleyen 60 gün içinde dava açılabilir. ancak düzenleyici işlemin uygulanması sonucu menfaatleri ihlal edilenler uygulama tarihinden itibaren dava açma süresi içerisinde (60 gün) düzenleyici işleme veya düzenleyici işleme ve o uygulama işlemine karşı dava açabilirler.

    (bkz: copy paste değil alın teri)
  • ">“iptal davalarının esas amacı; bir hakkın ihlal edilip edilmediği ve böyle bir ihlal sonucunda ortaya çıkacak zararın tazmini değildir. bu davalar bir idari tasarrufun (kararın veya işlemin) hukuka aykırılığı dolayısıyla iptalini, ortadan kaldırılmasını amaç edinen, başka bir değişle idari işleme, karara yöneltilmiş davalardır. bu davalarda idari bir işlemin hukuk kurallarına uygun olup, olmadığını incelenmekte ve hukuk kurallarına aykırılığı halinde bu işlemin iptali yoluna gidilmektedir. iptal davasının konusu, idari bir işlemin hukuk kurallarına aykırı olup olmadığını incelemek ve aykırılığı halinde işlemi ortadan kaldırmaktır. iptal davasının amacı ise; idarenin hukuka aykırı karar almasını önlemek, böylece idarenin hukuk kurallarına riayetini sağlamak ve hukuka aykırı olduğu tespit edilen kararları ortadan kaldırmak suretiyle hukuk düzenini korumaktır.”

    kaynak: danıştay 10. dairesi 28.05.2004 tarih 2002/4061e. ve 2004/5219k. sayılı

    url: http://www.danistay.gov.tr/…mp;eno=4061&jboeven t=metin
  • 6183 sayılı amme alacakalrının tahsil usulü hakkında kanunu açısında; kanunun 24 ila 31 inci maddelerinde iptal davalarına ilişkin hükümler yer almakta olup, bu maddelerle yapılan düzenlemeler; amme alacağını ödemeyen borçlunun malı bulunmadığı ya da borca yetmediği takdirde, amme alacağının tamamının veya bir kısmının tahsiline imkan bırakmamak amacıyla borçlu tarafından yapılan tek taraflı hukuki muamelelerle borçlunun amacını bilen veya bilmesi lazım gelen kimselerle yapılan bütün muamelelerin hükümsüzlüğünü sağlamak ve bu yol ile amme alacağını tahsil etmeye yöneliktir. anılan madde hükümlerine istinaden iptal davası açılabilmesi için her şeyden önce, kamu alacağının kesinleştikten sonra istenebilir hale gelmesi ve zorunlu kovuşturma ve takip yolları sonunda tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması gerekmektedir. söz konusu hususlar iptal davası açılabilmesinin ön koşulu olmakla birlikte, davanın açılabilmesi için 6183 sayılı kanunun 27, 28 ve 29 uncu maddelerinde belirtilen şekilde ivazsız tasarruf, bağışlama ve hükümsüz sayılacak bir durumun varlığı veya anılan kanunun 30 uncu maddesinde belirtilen şekilde tasarrufun amme alacağının tahsiline imkan bırakmamak maksadıyla yapıldığı hususunun tespiti gerekmektedir. 6183 sayılı kanunun 27, 28, 29 ve 30 uncu maddelerde sözü edilen tasarrufların vukuu tarihinden 5 yıl geçmesinden sonra bu maddelere dayanılarak dava açılması mümkün bulunmamakta olup, 5 yıllık süre hak düşürücü süredir. bağışlama ve ivazsız tasarruflara ilişkin olarak öngörülen 2 yıllık süre, amme alacağının ödeme müddetinin başladığı tarihten geriye doğru kaç yıllık süre içerisinde yapılmış tasarrufların iptalinin istenebileceğine ilişkin olup, bu maddelere göre açılacak davalarda da hak düşürücü sürenin hesabında her hal ve takdirde tasarrufun vukuu tarihinden itibaren 5 yıllık sürenin dikkate alınması gerekmektedir...
hesabın var mı? giriş yap