kelle peyniri

• yakın zamanda una bulanıp kızartılarak oldukça başarılı sonuçlar elde edildiğini öğrendiğim peynir
• bu peynir, normal insan damak tadına göre aşırı tuzlu bir peynirdir. bir çok peynirin aksine buzdolabına konması pek tavsiye edilmez. kuru ve serin bir ortamda bulunması yeterli olacaktır. "mihalıç" (ı ile ve yerel söylemiyle "maalıç") peyniri de denir. ama bizim oralar (bandırma, manyas, gönen gibi güney marmara yöresi) bu peynirin adına "genellikle" kelle peyniri derler. eskişehir'e doğru ilerledikçe ismi değişir.
  
  neyse, bu peynirin kullanım alanları ve lezzeti sanıldığından zengindir. öncelikle rakı içen kişilere tavsiye ederim. yağlı ve güzel bir kelle peyniri rakı için gerçek bir mezedir. yedikten 20-30 dakika sonrasında bile ağızda çok hoş bir tat bırakır.
  
  peynirin dış kısımları daha lezzetsiz ve serttir. fakat bu bölümlerin de kullanım alanları vardır. özellikle kahvaltılarda bu bölümleri kızartarak yemenizi tavsiye ederim. tavaya hiç bir ek malzeme koymaksızın kızartılabilir. diğer bir yöntem ise, tavaya az miktarda (bir yemek kaşığı kadar) su koyarak da pişirebilirsiniz. sulu pişirildiğinde yumuşak bir forma kavuşur. susuz pişirildiğinde de daha gevrek bir hal alır. iki türlü pişirimi de tavsiye ederim. deneyiniz.
  
  kelle peynirinin bu sert ve dış bölümleri peynirli patlıcanın iki ana malzemesinden biridir. peynirli patlıcana dış bölümleri rendelenerek konulur. iç bölümleri piştiğinde kaşar gibi daha akışkan bir hal alacağı için, bu dış bölümlerinin kullanılması tavsiye olunur.
  
  "-bana göre- antin kuntin" salataların olduğu kafelerde bazı salatalara peynir rendelerler hani. işte bu ve benzeri bir salatayı evde yapıyorsanız yine bu peyniri rendelemenizi tavsiye ederim. fakat tek püf noktası olarak, tuz oranını peyniri kattıktan sonra tadarak ayarlamanızı tavsiye ederim.
  
  bu peynirin loru da bildiğiniz lor kavramından çok farklıdır. tarif etmeye çalışırsam:
  
  hani pastanelerde ufak sandviç şeklinde bir çeşit "kanepe" yaparlar. arasında krem peynirimsi bir madde, dış kısımlarında kaşar rendesi ve bazılarında da maydanoz parçaları görünür. bu bahsettiğimiz kanepevari maddenin içindeki peynir-yağ karışımının en doğal hali şeklinde bir formu ve tadı vardır. kelle lorununun bu kalitede olamsından ötürü, bizim oralarda börek ve hamur işlerinde kelle lorunu kullanmaya dahi korkar kadın kısmısı. kısacası gerçekten lezzetli bir loru da vardır. buna istinaden peynirinin ne kadar güzel olduğunu varın siz düşünün.
  
  evet, sipariş vermek isteyenler bana mesaj atabilirler. (şaka)
  
  istanbul'dan feribotla bandırma'dan geçecekseniz ve vaktiniz varsa bu peynirin iyisini almak için size tavsiyem şudur:
  
  yoldan birisini çevirip "sütsa veya hafız emin'in dükkanı nerededir?" diye sorunuz. verilen tarif üzerine bu peyniri alını ve afiyetle yiyiniz.
• bence bu peynir dünyanın en güzel peyniri olabilir. yani çok uzun zamandır bu konuyla ilgili fikrim değişmedi, çok da peynir yiyen bir insan olduğumu hemen ekleyeyim. öncelikle kelle peyniri (mihaliç değil, bildiğin balıkesir bandırma yöresinde falan bulunan kelle) şarapla yenildiğinde koşar. zira pek tuzlu bir peynirdir. bir de koca koca deliklileri makbuldür kendisinin. yumuşak olanları da daha az falan tuzlu olur. sert bir tadı vardır, kokusu filan da öyle. buzdolabına koyulunca nemi gidebilir, kuruyunca da pek hoş olmaz kendisi. gerçi ben her şart altında yerim. bir de kızartılınca, ah kızartılınca, öyle leziz olur ki, ellerim felan titredi yazarken. işte bu yüzden peynirli yumurtanın damağımdaki adıdır kelle. ha bir de karpuz kavunla yemek de fena zevkler yaşatabiliyor insana. aman yarabbi. olsa da yesek.
• kasar yapiminda, yogurdu mayalamadaki yonteme benzer bir mantikla kullanilan, lezzetli ve oldukca yagli bir peynirdir. kasar tekeri, gobegine bu kucuk peynir konularak yapilir.
• (bkz: orgazmik yiyecek)
  
  o kadar muhteşem bi şi. gavur illerinde de özlenecek bi şaheser. başucunda durması gerek. gavur illerini bırak, ankara'da bile bulmakta zorlandıydım. amaaaaaa demokrasimde çare tükenmedi, memleketten getirdim altı sene boyunca...
  
  şimdi şöyle açıklayayım(çocukken büyükamcamların mandırası vardı, aaaaah ah eski günler): öncelikle bu peynirin iyisi sarı renk olur. ama gayet sarı. ortası deliklisi makbuldür.
  
  peyniri tattırırlar, heh işte o zaman, peynirin yağını hissedeceksiniz. peynir parçası dile değdiği anda, dildeki tat tomurcuklarının hepsini uyarmalı. öyle hoş bi tat, kumlu bi his duymalısınız(kumlu his için, (bkz: dostoyevski)), sonracıııma, tükürüğünüz artmalı ve ağızımıda dolaştırdığınızda muhteşem bi keyif almalısınız.
  
  hatta ve hatta, kalıbı kestirirken yağı da hafif süzülmeli bu peynirin. yağlı kağıda sararlar, ona rağmen geçmeli dışına ki, iyisi belli olsun.
  
  efem, bu peynir insanda faresel güdülere sebep olabilir. gidip gelip, buzdolabından peynir aşırırken bulabiirsiniz kendinizi. bi de yeni başlayanlar için belirtmek isterim, ekmeksiz denemeyin. anca advanced yiyiciler tek başına yiyebilir. zira yerseniz, susuzluktan diliniz damağınıza yapışır, kendinize kızarsınız.
  
  efeeem. bu peynir böyle bi şi... yiyin allaşkına!
  
  dip not: bu entry sabahın ilk saatlerinde feci acıkılmasına müteakip mutfağa gitmeye üşenilmesi neticesinde yazılmıştır.
  
  ikinci not: salyalarınızı silebilirsiniz.
• bandırmadaki peynircilerde yarım kilosunu tek başınıza yiyip, diliniz damağınızın kurmasına susuzluktan ölmenize rağmen bi yarım kilo daha yedirttebilen peynirdir bu. o tadı tam olarak veremese de sütaş mihaliç peyniriyle yaklaşmıştır bu peynire
• memlekete her gidişte pazardan birkaç kilo alınıp eve getirilen peynirdir.pazarcılar o kadar kurumsal ve de alşkındırlarki bu peyniri şehir dışına göndermeye,neredeyse her tezgahta bir vakum makinesi bulunur.çok tuzlu ve daha sert olanı eski kelle,daha az tuzlu ve yumuşakçana olanı da yeni kelle diye bilinir.
• balıkesir merkez, ivrindi ,havran ve savaştepe dolaylarında yaygın üretilen peynirdir ve sofraların baş peyniridir. delikli deliklidir. doyurucudur. balıkesirden götürülebilecek güzel bir hediyeliktir. bandırmaya mal etmek doğru değildir; asıl çıkış yeri manyastır. ayrıca, balıkesirden fransaya çokça ihraç edilir bu peynir türü. balıkesirde salı pazarında ve hal civarındaki peynircilerde çokça bulabilirsiniz.
• mustafakemalpaşa da doğup büyüyen bir yakınımdan edindiğim bilgiye göre bu peynir eskiden yahudi ustalar tarafından, özel fıçılarda yapılırmış ve dinlendirme işi yaklaşık 20 yıl (evet yirmi yıl) sürermiş.
• zeytinyağında bekletilmesi tavsiye edilir.