• eski dilde insanın bilgi ve ahlak güzelliği bakımından olgunluğu...
  • "kem aletle kemalat olmaz" diye bir atasözünde de kullanilir.
    bir müzik aletini ögrenmek isteyen azimli sazendeye turistik, dekorasyon amacli üretilmis enstrümanla bosa zaman harcamamayi ögütler.

    söyle bir versiyonu da mevcuttur bu atasözünün: (bkz: kem alat ile kemalat olmaz)
  • geçen gün şişli'deki atatürk evini ziyaret ettim. atatürk'ün birçok gömleğinin üzerinde marka ve adres olarak "kemalat yani d. grammatika istiklal beyoğlu no: 231" yazmaktaydı. kim bilir zamanında nasıl bir yerdi, atatürk ile ilişkileri neydi, tarih kokan bu dükkanı keşke bilen, dedesinden duyan birileri olsa da o zamanları dinleyebilsek...
  • teferruatta saklıdır.
  • ikinci mecliste eğilip bükülüp tek tek tüm yazılanları araştırdım. keşke imkan olsa da konuşabilecek insan olsa .
  • 1900'lerin başlarında istanbul'da faaliyet gösteren 720 terziden biri olan "yani delagrammatika", istiklal caddesi no: 231 adresindeki dükkanında diktiği gömleklerin mustafa kemâl tarafından da tercih edilmesinden sonra hem pazarlama hem de politik kaygılardan ötürü isminin başına "kemâlat" eklemiş ve gömleklerini
    ***
    kemâlat
    yani d.grammatika
    ****
    ismiyle markalaştırmış.

    mustafa kemal'in gömleklerinin yaka etiketlerinde ( görsel, görsel, görsel) görünen "kemâlat" isminin satış hacmine etkisi bir tarafa, olayın bir de politik boyutu var. şöyle ki; 1926'da meclis, adı şu olan bir kanun çıkarıyor: iktisadi müesseselerde mecburi türkçe kullanılması kanunu. dolayısıyla grammatika usta'nın isim değişikliği tercihi esasında kanunun bir gereği!

    gerçi dükkanın ve markanın adının değişmesi sanırım bu kanundan önce söz konusu olmuş. çünkü atatürk'ün bir diğer gömlekçisi olan petro marino, 1919'da başlayan yunanistan işgali bağlamında anılarında şöyle demiş:
    "istiklal savaşı sırasında yerli rumların anadolu'ya geçmeleri yasak olduğu için, müessese yunanistan tebaalı yani'yi ankara'ya göndermeye mecbur olmuştu. sonradan kemâlat adını alan yani'nin ata'nın gömlekçiliğine başlaması böyle olmuştur. 1929 yılında bende bir iki kere yani ile birlikte ankara'ya gömlek taşımaya gitmiştim." (avni altıner, her yönüyle atatürk, 1981, s. 412).

    bir iki okuma kaynağı da bırakayım şuraya:
    - şark ticari yıllıkları ışığında istanbul’da mukîm terziler (1868-1905)
    - atatürk’ün sivil giysilerinin fotoğraflarda incelenmesi
  • tahsîl-i kemâlât kem âlât ile olmaz!
  • (bkz: camelot)
hesabın var mı? giriş yap