• öldürmenin yoğun duygusal boşalımı ve öldürülmenin çaresizliği üstüne çarpıcı yorumlar taşıyan kişlovski filmi.on emir’ den beşincisi olan “öldürme” üzerine çekilen film daha sonra yeni çekimlerle birlikte kurgulanarak uzun metraj haline getirilmiştir.

    --- spoiler ---

    filmde vahşice işlenen bir cinayet vardır. izleyici bütün o cinayet sahnelerini içi kalkarak ve “caniye” lanet okuyarak izler. fakat buradaki önemli nokta yönetmenin, insanın içini karartan sahneleri bir hollywood filminin aksine, hiç kan göstermeden, diğer bir ifadeyle acıyı sömürmeden ama o acıyı insanın içine işleten bir yorumla sunmuş olmasıdır. bir insan ne yapmış olursa olsun –böyle “vahşi” bir cinayeti işlemiş bile olsa- öldürülmemeli diyen kieslowski seyirciyi olağanüstü anlatımıyla ikna etmektedir. belki de filmin ortasında bir kaşık suda boğmakta tereddüt etmeyeceğimiz “katil” filmin sonunda bizim için bambaşka anlamlarda ifadesini bulmaktadır.

    --- spoiler ---
  • kieslowski'nin bana ve bir çok eleştirmene göre en harika filmlerinden biri.

    sahnelerin, kişilerin gerçekliği, ve çekim kalitesi sayesinde durağan geçen kısımlarda bile izleyicinin sıkılmasını engelliyor.

    -spoiler-

    filmin son sahnesinde idama götürülen başrol, tüm gücüyle direniyor. oysa ki velet kimsesiz. ve yaptığı hareketlerin çoğuyla ölüme davetiye çıkarıyor. ama iş idama geldiğinde başrol tüm gücüyle yaşama tutunuyor.

    tam idam anında sehpanın altına plastik bir kap konuyor. sapna çekildiğinde başrol erekte oluyor ve spermler o kaba damlıyor. buna (bkz: idam ereksiyonu) denir psikolojide. vücut tüm birlikleriyle yaşama o kadar sert tutunuyor ki, arzudan kaynaklı bir ereksiyon meydana geliyor.

    -spoiler-

    izlenmesini şiddetle tavsiye ettiğim film, yönetmen.
  • kieslowski'nin orijinal adı krotki film o zabijaniu olan ve dekalog 5'in filmleştirilmiş halini oluşturan eseri, türkçeye "öldürme üzerine kısa bir film" (a short film about killing) adıyla çevrilmekte ki doğrusu da bu. başlıktaki entry'lerin çoğu yanlış yerde.

    öldürme üzerine küçük bir film ise mustafa altıoklar'ın 1997'de çekmiş olduğu bir kısa film aslında bkz.
  • 8/9 yaşımda babam yüzünden maruz kaldığım başyapıt. tramvatiktir.
hesabın var mı? giriş yap