orta afrika cumhuriyeti

• isim şehir oynarken sıra o harfine geldiğinde yazabileceğiniz tek ülke.
• (bkz: jean bedel bokassa)
• ismini dışarıdan gelen sömürgecilerin koyduğu açıkça anlaşılan ülke. diğeri için (bkz: güney afrika cumhuriyeti).
• ubangi shari adlı fransız somurgesinin 1960 da bağımsızlığını aldığından beri kullandığı resmi adı.
• başkenti bangui ile birlikte bir kaç büyük kenti şöyledir; berberati, bouar, bambari. dikkat edildiği üzere bu kentlerin hepsi "b" harfiyle başlamaktadır. nedenini ise bilmemekteyim.
• resmi dili fransızca, konuşulan dili sanga olan fakir kara kıta ülkesi. iki yüz civarı da yerel dil konuşuluyormuş. koca ülkede tek bir fabrika varmış, o da içki fabrikasıymış. fakirlikten, askeri diktatörlükten hepsi bi yana aşırı sömürülmüşlükten kırılan zavallı bir yer. hayata dair iç burkan detaylar ülkesi.
• ulkenin sudan-cad sinirinda bulunan birao sehrinde triangle generation humanitaire icin calisan 2 fransiz insani yardim calisani kacirilmis.
  http://www.alertnet.org/…ews/newsdesk/gee5am29d.htm
• ulkenin kuzey dogusunda hukumet ile isyanci gruplar arasinda catismalarin artmasi ve bazi yardim calisanlarinin kacirilmasi uzerine bolgede calisan bazi yardim orgutleri calisanlarinin baskent bagui'ye cekilmelerini istemisler. kasim ayinda bir fransiz yardim orgutu calisani iki kisi kacirilmisti.
  
  http://www.alertnet.org/…388/2009/11/1-162255-1.htm
• isim şehir oyunu dışında hayata bir şey katmadığını düşündüğüm ülke.
  (bkz: o harfiyle başlayan ülke)
• 1960 yılında bağımsızlığını kazandıktan sonra hayat mücadelesine başlamış olan ülke. fransızları da anlamam, gitmişler nerede boş arazi var toplamışlar ameke.
  
  1960 yılında bağımsızlığını kazandı dediysek, demokrasiyle yönetildi demedik. çoğu afrika ülkesinin başına gelen "darbe yapmazsa ölecek" hastalığı bu ülkenin de başına gelmiş tabii ki. bağımsızlık ertesinde ülke içindeki bütün güç odakları farklı farklı yerlerde "başkanlık" ilanında bulunmuşlar. neredeyse gümüş para bastırıp hutbe okutacak kıvama gelmişler. bu da halka pek yansımayan bir savaş halini almış. neyse ki kısa süren bu karışıklık dönemi ülkeyi etkilememiş pek.
  
  ince görüp, fransa'yı yanına çekerek kartlarını doğru oynayan david dacko ülkenin ilk devlet başkanı olmuş. ilk yaptığı işlerden biri savunma bakanlığı görevini de üstlenip orduyu elinin altında tutmak olmuş. üstüne anayasayı tek parti sistemini destekleyecek hale getirip, başkanlık seçimlerini 7 yılda bir yapılmasını sağlayarak diktatörlüğünü pekiştirmiş.
  
  1966 yılında bir general "ben karı istiyem" diyerek başarılı bir darbe yapmış, üstüne askeri anlamda rakibi olarak gördüğü bir albayı indirmiş 1979 yılına kadar da başta kalmış hatta; ancak fransızların yaptığı bir operasyon sonrası 1979'da dacko tekrar başa gelmiş.
  
  dacko götte durmaz don misali 1981'de tekrar darbe mağduru olmuş. general andre kolingba ülkeyi 1981'den 1993'e kadar demir yumrukla yönetmiş.
  
  ülkenin demokrasi macerası ise ancak 1993 yılında başlayabilmiş. ülkenin ilk sivil devlet başkanı ange-felix patassé. şekerleme ismi gibi bir adı olan bu amca ilk darbe sırasında her boku bilen adam olarak görev yapmış. kalkınma bakanlığı, tarımdan sorumlu, turizmden sorumlu, ekonomiden sorumlu devlet bakanlıkları bunlardan yalnızca birkaçı. tam tamına 14 ayrı dalda uzman bir herif, bunun gibi 3 tane daha olsa orta afrika isviçre gibi bir şey olurdu. halkın pek de sevmediği patasse 2003 yılına kadar devlet başkanlığı görevini sürdürüyor.
  
  bir gün patassé dayı nijer'e bir konferans için gittiğinde, koltuğu boş bulan general fransuva bozize kendini başkan falan ilan edip hala da oturuyor koltukta.
  
  ülkenin geçim kaynağı tarım ve ormancılık. eh doğa işleriyle uğraşınca haliyle toplumun yüzde 60'ı kırsal kesimde yaşıyor hala. bu da kırsal kesimdeki suç oranını artırıyor ve bu konuda devletin elini kolunu bağlıyor.
  
  devlet genelde kendi kendine yetme niyetinde işliyor. elektriklerini kendileri üretiyorlar. petrol çıkmadığı için onu ithal etmek zorundalar.
  
  tek suçları sudan'la komşu olmak idi o da geçti artık. güney sudan'la bazen su hakları konusunda didişiyorlar, biraz taciz ateşi o kadar. iki taraf da savaşı kaldıracak ekonomilerinin olmadığını biliyor. ülkenin yeni sorunu ise uganda'da ortaya çıkan ancak orta afrika cumhuriyetine ve bölge ülkelere yayılan tanrı'nın direnişi ordusu (lra) terör örgütü.