• 1862 – 1918 yılları arasında yaşamış macar asıllı, osmanlı vatandaşı servet-i fünun şairi... gerçek ismi, “nigar binti osman”dır... şair nigar hanım, yedi tane yabancı dil bilirdi. bugün istanbul’un osmanbey semtinde onun adını taşıyan bir sokak vardır...

    avrupa şehirlerinde, tanınmış kişilerin evlerinde gelenek haline getirdikleri edebiyat toplantıları, türkiye’de şair nigar hanım ile başlamıştır. osmanbey’deki konağı ile rumelihisarı’ndaki yalısının salonları, salı günleri dolar taşardı. düzenli gelenler arasında süleyman nazif, ahmet mithat efendi, abdülhak hamit, cenap şahabettin, bestekar leyla hanım, pierre loti vs. bulunurdu...
  • meşhur kadın şairlerimizdendir. hatta ilk kadın şair olduğu da söylenir. osman paşa'nın kızıdır. avrupa edebiyatını iyice tetkik etmiş ve tanzimat'tan sonra yetişen büyük şahsiyetlerin; bilhassa abdulhak hamit ve recaizade mahmut ekrem 'in tesiri altında kalmıştır. imzasını daima '' nigar binti osman'' diye atmış.
    eserleri:aks-i seda, efsus, niran. (d:1856-ö:1918)
  • "şair nigar" olarak da bilinir. osmanbey'de aynı adla bir sokak da vardır.
  • "ben uydurdum bütün bu hikâyeleri. ama size şunu söylüyorum ki: daha yüksekte duran bir gerçeği işaret etmek için bunca hikâye uydurdum. demek istediğim, hepsi yalanken anlattıklarımın, anne kalbinde bir çocuk yokluğunun işaret ettiği acı yalan değildi. yalan değildi eşi zalim avcı tarafından vurulan turnanın zaruri ölümü. yalan değildi kemalin arkasından zevalin geldiği. olgunlaşan her şeyin sonunda bozulduğu. bir şey bozulurken onunla birlikte başka şeylerin de bozulduğu. yalan değildi devletlerin insanlar gibi, aşkların da devletler gibi ömürleri olduğu, mahiyeti safiyet olan aşkı en çok karanlıkların boğduğu. yalan değildi aşkın birbirine uymayan iki tanımının olduğu.
    bu tanımlardan biri sorgusuz sualsiz teslimiyet anlamına gelirken, diğerinin, sorgusuz sualsiz teslimiyetin kurulumu demek olduğu. böylece aşkın mutlak tanımının mümkünler âleminde nâ-mümkün olduğu. yalan değildi güzel kokunun ezel hatırasını taşıdığı. yalan değildi bazı şeylerin hep bir şeyle bir şey arasında bir ürperti gibi asılı durduğu.
    günahı ve ihaneti bu dünyada su öbür dünyada ateş arıtacakken, suyla arınmayan âşık kalbinin ancak ateşle durulduğu. belki de bu yüzden bir büyük yangının koptuğu. bir ocağın; kelâma mecbur çileden yenik elemden ibaret bir kalpten kopa gelen yangınla tutuşup kül olduğu.
    hikâyelerine ayrılarak anlatılmış bir romanda son kez yemin ediyorum ki: vallahi yalan değildi!" satırlarıyla aklımızı alan dr nazan bekiroğlu, şair nigar hanım'ı böyle anlatıyor.

    karikatürist eflatun nuri'nin, bir yazısında, "esrarkeş şair nigar hanım" başlığını kullanması, sanatçının kafasının, eserleri kadar güzel olduğunu gösteriyor. recaizade mahmut ekrem, şair nigar hanım'ın hastasıymış. az sonra. sie.
  • şair nigar olarak bildiğim en şair kadın. tamburi cemil bey'in de bestesini yaptığı şu şiiriyle müsemmadır:

    feryad ki feryadıma imdad edecek yok
    efsûs ki gamden beni azad edecek yok
    tesir-i muhabbetle yıkılmış güzel emma
    virane dili bir daha bad edecek yok.

    kes, varsa alkan bana ey tali-i dunum
    sen var iken alemde beni yad edecek yok
    hakkile bilir zari gönül halet-i aşkı
    mahirdir o fende anı üstad edecek yok

    yareb ne içün zari nigar şu cihanda
    naşad edecek çoksa da bir şad edecek yok
  • nigar hanım servet i funun ve tanzimat arasında kalmış "ara kuşak" bir şair olmasına rağmen eserleriyle son derece dikkate şayan bir isimdir. başarılı ve özgun olması "yeni edebiyat" kabulu sebebiyle devrini tamamlamış bir şiir yazdığını duşundurur. nazan bekiroğlu'nun kaleme aldığı biyografik eser, nigar hanım'ın gunlukleri sayesinde yetkin bilgiler içermekte.
  • yaşadığı dönem itibariyle şiirlerinde kullandığı dil bir miktar ağır olsa da üslubundaki ahengi hemencecik anlayabildiğiniz şair kişi ... işte şiirlerinden bir örnek

    bir daha söyle

    yegane sevdiğin âlemde ben miyim şimdi?
    sahih ben miyim artık muhatab-ı aşkın?
    bütün o hiss-i amik-i fuad-ı pür şevkin
    o ibtila-yi ezel, o alaik-i ebedi
    benim mi şahsıma mahsur? bir daha söyle.
    o sanihat-ı hazinin, o beyyinat-ı gâmın
    sahih, mülhimi hep ben miyim, bugün söyle.
    tahassüsatını, efkarını bütün söyle.
    getir şu kalbime dök varsa sevdiğim, elemin
    eden nedir seni rencud, bir daha söyle.
  • osmanlı’nın kadın şairlerinden biri. avrupai türk edebiyatının bir kadın kaleminden çıkmış ilk şiir kitabı '' efsûs '' ün sahibi. şiirlerinin yanı sıra bir çoğu bestelenen güfteler oyunlar ve kitaplar yazmıştır. osmanlı entelektüelidir yani. ''bir daha söyle'' adlı şiir de şöyledir;

    bir daha söyle

    yegâne sevdiğin alemde ben miyim şimdi
    sahih ben miyim artık muhâtab-ı aşkın
    bütün o hiss-i amiki fuad-ı pür-şevkin
    o ihtilâ-yı ezel, o alâik_ı ebedi
    benim mi şahsıma mahsûr ? … bir daha söyle

    o sânihât-ı hazinin o beyinnât-ı gamın
    sahih, mülhimi hep ben miyim bu gün söyle
    tahassüsâtını, efkârını bütün söyle
    getir şu kalbime dök varsa, sevdiğim elemin
    eden nedir seni rencûr ? … bir daha söyle

    --

    bir daha söyle

    biricik sevdiğin dünyada ben miyim şimdi ?
    gerçekten ben miyim artık aşkının muhatabı ?
    bütün o istek dolu yüreğinin derin duyguları
    o ezeli düşkünlük, o sonsuz ilgiler
    benim mi şahsıma mahsus ? … bir daha söyle

    o hüzünlü akla gelişlerin, o üzüntülerinin belli olmasının
    gerçekten esinleyeni (kadın) hep ben miyim, bugün söyle
    duygulanmalarını, düşüncelerini bütünüyle söyle.
    getir şu kalbime dök varsa sevdiğim üzüntün
    seni inciten nedir ? … bir daha söyle…
  • dr. nazan bekiroğlu nigâr hanım'ın günlüklerinden bazı parçaları, kendi serüveniyle birleştirerek aşiyan günlüğü adıyla yayımlamıştır.
hesabın var mı? giriş yap