• edebi metinler dersi klasiklerinden olan söz öbeği.
  • yirmi ve yirmibirinci yüzyılda geçerli olan akım için (bkz: sanat para içindir)
  • gerçeklik zarifliktir manasına.
    "zürafa boynunu satmış, alan çıkmamış.."
  • sanat herşey içindir şeklinde klişe bir cevap ile yanıtlanabilecek soru. gerçekten bazı soruları en iyi şekilde karşılayan cevaplar klişe olanlar oluyor.

    cevaba dönersek neden böyle bir cevap uygun görülebilceğini düşünelim. öncelikle hiç kuşku yoktur ki sanat önce sanatçının kendisi içindir. çünkü bana sorarsanız eseri ile yaşamayan, onu kendisinden bir parça olarak görmeyen, düşüncelerini ve hayallerini eserine aktarmayan ve sonuç olarak ortaya çıkaracağı eserin tatminini yaşamayan sanatçı yoktur. işte öncelikle bu şekilde eser ortaya çıkar. eser ortaya çıktıktan sonra artık toplumun görüş ve algısına da açılmış demektir ve bu noktadan sonra sanat, sanatçı ve toplum etkileşimi başlar. bir eser için beğeniler kişiden kişiye değişse de, eserin iyi veya kötü olarak görülmesi o eserin toplumun genel bilinci üzerinde az veya çok etkili olduğu gerçeğini değiştirmez. bu durumdan hareket ile sanatın toplumun faydası için olması gerektiği de söylenebilir.

    yukarıdaki fikirleri bir potada eritmek istersek şöyle bir yargıya varabiliriz sanırım; bir eserin yaratım süreci sonunda, öncelikle kişisel tatmini için, yaratıcılığı ile eserler ortaya koyacak olan sanatçı isteyerek ya da istemeyerek toplumu da algıda ve düşüncede yönlendirecektir. her ne kadar bu faktör kuşkusuz sanatçının farkında olması gereken bir gerçek olsa da onun öncelikli amacı haline gelerek yaratıcılığını ve vizyonunu kısıtlamamalıdır. topluma mesaj verme kaygısı sanatın önüne geçmemelidir.

    sonuç olarak sanat, insanın zekasının ve duygusal dünyasının bir ürünü olarak, sanatçıların dünyalarında ve dünyaya bakışlarında her türlü kaygıdan uzak olarak ortaya çıkmalıdır. yaratıcılığın ve özgürlüğün en yüksek derecede yaşam bulduğu sanat hem kendi paradigması içerisinde tutarlı olacak hem de bu haliyle tüm insanlık için daha faydalı olacaktır.
  • tanzimat edebiyatının 1. döneminde hakim olan edebiyat anlayışıdır.
    "sanat toplum içindir" den yola çıkan 1. dönemdeki yazarlar*** dili yalınlaştırmaya çalışmışlardır.
  • sanat dediğimiz şeyi biraz açalım; bazı temel disiplinleri ele alalım:

    plastik sanatlar, sonra müzik, sonra elbette sinema ve fotoğraf, sonra ha tabi ki mimari, ayrıca elbette tiyatro, halen çatır çatır edebiyat ve hımm bir de elbette bütün bunların hepsi ve hiçbiri olan güncel sanatlar söz konusu.

    misal resim yapacaksınız; bunu üç sebepten yapabilirsiniz:
    1) bir sipariş alırsınız; bir kişi ya da kurum evinin salonuna, işyerine, devlet dairesine vb. koyacak bir resim ister, türkiye'de genelde atatürk resmi ya da kanarya, kartal gibi futbol takımlarının simgesi olur bu, alır yaparsınız ve satar parasını yersiniz.
    2) bir toplu ya da kişisel sergiye katılmak için resim yaparsınız. eğer varsa, kendi üslubunuzu yansıtacak bir seri üretebilir ve bunu da satılmak üzere sergileyebilirsiniz.
    3) kişisel eğilimleriniz ve resim sevginiz dolayısıyla, içinizde biriken düşünceleri ve duyguları resme aktarırsınız.

    ama sinemada durum biraz daha farklı. eğer babanız bir banker kastelli değilse, filminizin bütçesi bir prodüktörden gelecektir. bu prodüktör kişi, film için bazı kriterler koyacak, belki bütçe bir fondan da beslenecek ve ortaya, içinde minimum 20-30 kişinin çalıştığı ve minimum 2-3 aylık bir çekim süreciyle üretilmiş bir film çıkacaktır.

    ama şöyle ya da böyle sanatın bazı temel üretim yöntemleri vardır.

    - öncelikle bir düşünsel temele ihtiyacınız var. bir olay, bir fikir, bir bakış, bir düşünce, ideoloji: ne anlatacaksınız?
    - üreteceğiniz nesnenin, uygulayacağınız etkinliğin bir sunum biçimi olması lazım. sanatsal bir tarz, eserin kendi dili, yerel ya da uluslararası hitabet yetkinliği: nasıl anlatacaksınız? bunlar ürettiğiniz eserin uygulanması sürecindeki tercihleri belirleyecekler.
    - nasıl sunulacak bu ürün? nerede sergilenecek? kim izleyecek? bütün bunlar üzerinden bir sunum yapacaksınız.
    - sonra size soracaklar: bu eserin bağlamı nedir? niye yaptın şimdi bunu diyecekler? tercihen bu sorunun yanıtını eserin kendisinin vermesi gerekir.

    yani özetle. elbette sanat toplum içindir ve elbette sanat sanat içindir. ve tabi ki sanat para da kazanabilir. bunların hepsi bölünmez bir bütün, çarpılmaz bir tüm, çıkarılmaz bir toplam olarak ele alınmazsa, mal gibi kalırsınız ortada.

    ebruli günler, aşk şiirleri, ayna karşısında tiyatral performanslar, kız arkadaş fotoğrafçılığı, sahil gitaristliği gibi sanat dallarında toplumsal norm aramaz ama hiç kimse, bunları gönül rahatlığıyla yapabilirsiniz.
  • sanata dair öyle bir iç meseledir ki, toplum bu konudaki tartışmalara taraf dahi olmayarak son noktayı koyar ama bu bile dikkate alınmaz sanat çevreleri tarafından.

    (halk yararına, millet menfaatine bir cümleciktir bu da. toplum anlasın beni.)
hesabın var mı? giriş yap