• avatar the last airbender'in 2. kitap 15. bölümü. 6 ayrı hikaye anlatılır her karakterle ilgili. ama esas mako'ya adanan iroh'un hikayesi boğazınıza bir şey oturmasına sebep olur.
  • başta zaman doldurmak için yapılmış ana hikayeden kopuk bir bölümmüş gibi görünse de, avatar'ı avatar yapan karakter derinliklerinin en hissedildiği bölümlerdendir. küçük asker şarkısı ve appa'nın ayak izinde uyuyan momo insanın ciğerine birer mıh çakar. bir de iroh'la ilgili bölüm, iroh'un yakın zamanda ölen seslendiricisi mako iwamatsu'ya adanmıştır.
  • --- spoiler ---
    bir çocuğa neşeyle söylerken general ne kadar huzurlu, günbatımında ağlayarak oğluna söylerken ne kadar acılı.. dünyanın en başarılı seslendirmesi, en güzel anime bölümlerinden bir tanesi. general iroh'un ve momo'nun hikayeleri tek başlarına ağlatır adamı. finalde nihayet bir avuç tüyden başka ona dair bulabildiği tek şey olan appa'nın ayak izinde uykuya dalan momo'yu görürüz ve yağmur başlar.

    "leaves from the vine
    falling so slow
    like fragile tiny shells
    drifting in the foam
    little soldier boy, come marching home
    brave soldier boy, comes marching home"

    --- spoiler ---
  • karakterlerimizden ki, buna appa ve momo da dahil küçük hikayeler anlatarak bizleri sonraki bölümler için hazırlarken bir önceki bölümleri de anımsattıran tadından yenmeyecek bir avatar son havabükücü bölümüdür. (avatar: the last airbender, book two: earth, chapter fifteen: the tales of ba sing se)

    özetle in honor of mako'dur: http://ompldr.org/vogfzdw/shot0014.png
  • "if only i could had have helped you..."

    http://www.youtube.com/watch?v=nfasos1g-5u

    link toprağa karışmış yenisi yeşermiş:
    https://www.youtube.com/watch?v=xlkta6pjd_m

    "leaves from divine"
  • iroh amcamızın ağlayıp ağlattığı bölümdür. amcamız kendisini neden bu kadar çok sevdiğimizin cevabını verir öyküsünün her karesinde. momo ise ayrı sızlatır burun direğimizi. dizi zaten başlı başına güzeldir de bu bölüm başkadır, unutulmaz!

    ayrıca:
    (bkz: appa's lost days)
  • ıroh'un neden zuko'yu bu kadar sevdigi ve cogu zaman ona belli etmeden yol gostermeye calistigi bu bolumde gizlidir.

    oglunun dogumgununu kutlarken "mutlu yillar oglum, keske sana yardim edebilmis olsaydim?" der. ıroh kendi oglunu, sonrasinda cok yanlis oldugunu farkettigi bir savasta kaybetmistir, ve zuko'yu da kaybetmemek icin hep onun yanindadir.

    zuko'nun ıroh'tan ozur diledigi sahne ile birlikte ıroh'un ne kadar super bir karakter oldugunu gosterir.
    http://www.youtube.com/…ure=player_detailpage#t=97s
  • 2. kitabın en iyi bölümü.
  • batı tarzı animasyonlar arasında çıkabilecek en mükemmel bölüm. dizinin ana karakterlerinin aslında iroh ve zuko olduğunu altını çize çize belirttiler.

    hangimiz iroh ile beraber ağlamadık ki. keşke iroh gibi bir amcam olsa.
  • diziyi 7 sene aradan sonra tekrar izledim. ikinci işleyişinde iroh’un hikayesi başladığında ilk izlediğimde gözümden yaş geldiğini hatırladım. iroh oğlunun mezarının yanında “leaves from the vine”ı söylerken aynı yaşlar yine geldi. uzun zamandır izlediğim en güzel bölümdü.
hesabın var mı? giriş yap