• özel okul kapsamında olmayan okullar için yapılabilecek genel tanım. mesela devlet lisesi...

    bunun dışında geçmişte sadece devlete adam yetiştiren enderun mektebi ve mulkiye için de yapılabilecek bir tanım. fransızlardaki örneği de ena'dır...
  • başka türlüsüne* ne gerek var ki diye insanı düşündürten, sosyal devlet kavramının temel yapı taşlarından biri*. eskiden nüfusun yüzde doksan dokuzu böyle okullarda okurdu, aksi düşünülmez, akla hayale gelmez, çocuklar bir ticarethaneye değil, eğitim öğretim kurumlarına gönderilirdi. şimdilerde binbir türlü versiyonu türemiş, okullar kendi çabaları ile özel okullarla mücadele etmektedirler. bu mücadele sırasında kendileri de birer özel okul gibi davranan devlet okulları da virüs gibi dört bir yanı sarmaktadır.
  • adı üstünde aslında. insanların devlet tarafından garanti edilen eğitim-öğretimlerini aldıkları ücretsiz okullar. sayın basbakan cok sık değinir bu okullara ulusa seslenis konusmalarında. çıkar bütün okullara bilgisayar laboratuvarları yaptıklarını anlatır ve internet bağlattıklarını. ama bilmez ya da bilse de söylemez ki o laboratuvarlara kısıtlı ders saatleri dışında öğrencileri yaklastırmazlar. kitaplarını bedava dağıttıklarından bahseder ama öğretmenlerin anlasmalı oldukları kitabevleri ya da kırtasiyelere para kazandırmak icin ek kaynak adı altında öğrencilere cebren kitaplar aldırdıklarından bahsetmez...
    eğitimin ücretsiz olduğunu vurgular ama zaten devlete vergisini veren bu insanların cocuklarından zorla eğitime katkı payı almalarından habersizdir.. ücreti veremeyenleri ise kendi küçük beyinlerinde ürettikleri alternatif cezalarla cezalandırır öğretmenleri. bütün sınıf normal vaziyette sınavlarını yaparken bu cocuklara 40 dakikada 20 soruyu elle yazdırıp çözmelerini beklerler. olacak iş bellidir. parayı vermeyen öğrenciler yetiştiremeyecektir bu sınavdaki soruları, yapsalar bile. hem ders notu zayıf düşecektir hem de arkadaşlarının içinde ifşa edilip damgalanacaklardır.

    aslında yeni birşey değil bu. özel okullar yaygınlaşmaya başladıktan ve devlet eliyle özendirildikten sonra kötü niyetli, öğretmen kılığına girmiş ruhsuzların cirit attığı yerler haline gelmişlerdir. ne verdikleri eğitim eğitime benzer, ne de insanlara kazandırdıkları bi boka benzer. kısacası %80 'inin çöplükten farkı yoktur...
  • benim yıllardır (17 yıl + anaokulu) mensubu olmaktan son derece memnun olduğum okuldur. aldığım eğitimden de, öğretmenlerimin mükemmelliğinden de bir o kadar eminim. okulun devlete ve ya özel bir kuruma ait olması değildir kaliteyi yaratan. iş öğretmende biter. iyi öğretmeni bulmak da velide. he iyi öğretmenler artık nerede? işte asıl mesele budur.
  • parasız olması gerekirken kayıt yaptırmaya gittiğinizde size türkiyede yaşadığınızı hatırlatan kurumsallaşmış yapıdır.
  • şu ülkede mantıklı olan şeydir devlet okulu. çocuğum olsa, ilköğretim için, özel okul yerine devlet okuluna gönderirim.

    ilköğretim okulunun temel amacı, mal gibi fen, matematik, türkçe öğretmenin çok çok ötesinde, bireyleri hayatlarında ilk kez ciddi manada ev dışı bir ortama-topluma hazırlamalarıdır. eh, toplum da en yalın haliyle, fakirin, işsizin yeri geldiğinde anormalin olduğu devlet okullarıdır. buna karşılık özel okullar yapay ortamlar sunuyor gençler. gerçek olmayan ortamlardır özel okullar. sebebi de, özel okulların temelde toplumdan uzak bireyler yetiştirmeye çalışmaları. özel okulda yetişen çocuklar, ileride topluma girdiklerinde, ki en geç bir gün girecekler, böyle fakir, anormal tiplerle nasıl iletişim kurmaları gerektiğini bilemiyorlar. öyle olunca başarısız oluyorlar.

    devlet okulu iyidir ilk aşama için, ileride büyük sorunları engeller. varsın biraz az matematik öğrensin, daha mühim şeyler var, farkında olunmayan.
  • bu öğretmenlere adıyla hitap edilen veya öğrencilerin öğrenme sürecine ortak olduğu veya yaratıcı ebeveynlerin toplumları hicveden oyunlar sahnelediği veya para toplamak için müzayedelerin yapıldığı özel okullardan biri değil. bu devlet okulu. kızları striptiz direklerinden erkekleri pipodan uzak tutarsam prim alırım.
hesabın var mı? giriş yap