• ortam sıcaklığıyla vucut sıcaklığı arasındaki buyuk farktan dolayı meydana gelen olum çeşididir.insanın hangi sıcaklıkta donmaya başlayacağı o anki metobolik durumuna bağlıdır.
    vücut sıcaklığının 35 derecenin altına düşmesiyle hipotermiye girilir.metobolizma hızı ve hareketler yavaşlar.el ve ayaklardan surattan kan çekilir bu durumda hipotermiye girmiş birinin suratı kireç gibi beyazdır. beyin ölmek üzere olduğunu fark ederek vücuttaki tüm endorfin(öleceksem mutlu öleyim) depolarını boşaltır.(bkz: endorfin)bundan sonra donmakta olan insan hiç üşümez.etrafında çırpınan insanlar onu eğlendirmeye başlar.dünyadaki en mutlu insan odur.el ve ayak parmaklarından merkeze doğru bir his bir sıcaklık gelmeye başlar.artık parmakalarını hissedemez.bu his git gide gövdesine yaklaşır yaklaştıkça insanın daha çok uykusu gelir.sıcaklık hissi merkeze ulaşınca da artık gözlerini açık tutamıyacak kadar uykusu vardır.huzur içinde (belki de suratında bir tebessümle) gözlerini kapar ve uykuya dalar.
  • öldürürken gülümseten tek ölüm şekli...
  • donmanın ne olduğunu idrak edebilmek için; herhangi bir kış günü duşun altına girip sıcak suyu açın, oldukça rahat hissettiğiniz bir anda duştan fırlayıp evin en soğuk odasına koşun. 5 dakika bekleyin (ölmezseniz). bakın yavaş yavaş anlamaya başladınız. eğer "hala olmadı, tam idrak edemedim" diyorsanız evden dışarı çıkın. o zaman daha net anlayacaksınız donmaya başlamanın ne olduğunu, soğuğun gücünü. eğer "hala olmadı" diyorsanız, tüm varlığınızla bağlı olduğunuz bir insandan sizi terk etmesini isteyin. bu, donmada son noktadır sanırım.
  • "çünkü böyle bir şeydi donmak. bitmeyen bir ölüm. ne noktalamak sürmekte olanı, ne hazırlanmak gelmekte olana; ne bir son hayata, ne de bir başlangıç bir başka zamana... sadece ve sadece, uzayıp giden bir akış, buradan uzağa... çünkü böyle bir şeydi donmak; yani akmak, yani akarken durmamak, yani duramamaya akmak. eksiksiz, merhametsiz, zahmetsiz. ve böylesine akışkan olduğu için, insanın kanını çekerken canını incitmeyen tek ölümdü donmak. hayatın son bulmayacğaına dair sıcacık bir avuntu yayardı buz kesmiş avuçlarından. üstelik, kendi de inanırdı inandırdıklarına. aslını inkar, varlığına isyan eden tek ölümdü donmak. kısık sesiyle mırıl mırıl konuşurdu kurbanının kulağına. coşkuyla anlatırdı yalanlarla örtülü hikayesini. sonra durup aniden susar, hikayeyi yarıda kesip gitmeye yeltenirdi. kurban telaşla sarılırdı avuntu yayan buz kesmiş avuçlara; gitmesine izin vermezdi. öldürürken, kurbanının rızasını alan tek ölümdü donmak.
    öldürürken gülümseten tek ölümdü donmak."

    elif şafak, "mahrem" adlı kitabında böyle bahseder donmaktan. ve donmak en soğuk ölüm şekli bile olsa, donmayı arzulatır..
  • hipotermi ile başlayabilen olay.
  • "donup kalmışlardı sanki, belki berber de donmuştu onlarla, berberle birlikte çırak da, koltuktaki adam da, hatta ben de... ola ki başka bir yerde yaşıyorduk o an, başka bir zamanda yaşıyor ve oradan burayı düşlüyorduk düşlediğimizin farkına bile varmadan. derin derin iç geçiriyorduk. belki de sonsuz bir uğraşa kaptırmıştık orada kendimizi, durup dinlenmeden bir şeylerle boğuşuyor, koşuyor, bağırıyor, coşuyor ve kan ter içinde kalıyorduk. burada bu yüzden donmuştuk ola ki, hareket etmeye başladığımız an orada, uzaklarda donacaktık."

    hasan ali toptaş

    gölgesizler / adam yayınları / 1.b, mayıs 2000 / s. 27-28
  • (bkz: frozen)
  • insanların hayatlarını devam ettirebilmeleri için vücut sıcaklığının belli değerler arasında kalması gerekir. vücut ısısının çok yüksek yada çok alçak değerlerde olması insanda kalıcı olumsuz etkiler bırakabilir yada ölümcül olabilir. soğuk etkisi vücutun öz ısısını alçak değerlere çekebilir ve çok tehlikeli bir sonuç olan hipotermiye sebep olabilir.
hesabın var mı? giriş yap