aynı isimde "duş (teoman şarkısı)" başlığı da var
  • 1) dush, shower, banyodaki su fiskirtan zamazingo (erkeklik organi degil),
    2) dusmek fiilinin emir kipi
  • (bkz: dus almak)
  • güzel suların aktığı küçük kabin.

    not:
    benim ekşiye ayırdığım zamana gıccık olan yaz tatili kızımın sonunda entiri tadında konuşmaya başlaması sonucu ortaya çıkan ilk tanım.

    meali:
    hadi duşa gir, kulağımı deldirmeye götürecen beni ve daha kedi veterinere gidecek!
    aaaa yetti bu sözlük ama!
  • alınan birşey.
    (bkz: duş almak)
  • sümercede "yıkanılan yer" anlamına gelen kelime.

    http://psd.museum.upenn.edu/epsd/epsd/e1159.html
  • güzide dilimiz ingilizce'de shower sözcüğü hem duş, hem de yağmur anlamında kullanılıyor. her ikisi de yukarıdan bir yerden üstümüze başımıza fıskiye mantığıyla su dökülmesi esasına dayalı aktiviteler olduğundan gayet de mantıklı bu kullanım. fakat bilinçsiz halkımız duşa güle oynaya girer, bir de utanmadan bet sesiyle apartmanın havalandırma şaftını inletirken, yağmurdan bucak bucak kaçmakta, hatta yağmurdan kaçarken doluya tutulanlara bile rastlanmakta. üstelik, özellikle nisan yağmurlarının, saça ve saç derisine iyi geldiğinin deneylerle kanıtlandığı bu ahir günlerde bile...

    nisan yağmuru özlü duş jeli çıkarmayı ilk akıl eden firma bu işten voliyi vurur derim ben, iyi para var bu işlerde. hoş, gerçi halkımız yazık ki bilinçsiz, onu da kullanmayabilir. yok mango özü, yok peynir altı suyu tozu...
  • rusçası dujtur.
    e öyle diyorlar.
  • '' duş; yıkanılır! duş; yani hamam gibi! sen hamam da bilmezsin; nasıl anlatsam? ulan, iki tane kurnası var. yukarıya bir boru çıkıyor. süzgeçli teneke gibi ağzı var. dökülüyor. kurnayı çevirdin mi sıcak, çevirdin mi soğuk! ayarlayıp giriyorsun altına. hiç kesilmiyor. kendiliğinden akıyor. allah tarafından gibi yani. yani öyle bir şey... çok hoş... ''

    s.26

    (bkz: fakir baykurt)
    (bkz: yılanların öcü)
  • (bkz: düş)
  • (bkz: dus)
hesabın var mı? giriş yap