• kısaca, edebiyatçıların, edebi eser verme konusunda aşağıladıkları mühendislik mesleğinden kişilerin yazdıkları edebi eseri edebiyatçıların eline vermelerine denir.
    (bkz: mühendissin değil mi)
    (bkz: oğuz atay)
  • bu klasik bir ortak girilen deneme sinavi sonucudur oss/oys donemlerinden. bakkal hesabi matematik sorularini bile cozemeyen, sozel yetenekleri de supheli edebiyat sinifi ogrencileri, muhendislik okuyacak olan fen kolu ogrencilerinin fulle yakin sayisal, 15 sn. ortalamali %90'lik sozel performanslari ile, direkman ellerine alirlar...
  • fen yada matematik puanı ile kazandıkları mühendislik eğitiminde yol alırlarken, bir şekilde edebiyatla tanışmış, benimsemiş, herşeyin en iyisini yapma hastalığına sahip olanlar tarafından arapça, farsça, osmanlıca gramerleri hatim edilip, fuzuli yada nedim divanlarını ezberden okuyacak kadar ileri gidebilen mühendislerdir. karşılıklı oturup konuştukça "ne kadar cahilim", "benim niye böyle yeteneklerim yok" şeklinde kendinizi sorgulamaya gidebilirsiniz. ayrıca kim 500 milyar ister yarışmasında aranacak kaynak kişi durumundadırlar. sohbetleri baldan tatlı olan insanlardan neyzeni örnek alanlarının alkolle çok yakın temasta oldukları gözlenir.
  • evinde 24 saat discovery channel (ki şahsımdan sonra dünyada bilinen ennn ileri bilgi kaynağıdır bu) yayını takip edebilen her edebiyatçı, mühendislerin eline verebilirken, varlık dergisine abone olan her mühendis en baba edebiyatçının kulaklarını oynatabilir. eskaza mühendis aynı zamanda edebiyatla uğraşıyorsa (ki olanaksız değildir), digiturkun paralı hizmetlerinden faidelenip* kendi eline vererek coşabilir, coşturabilir. kendi edebi kimliğinin eline veren mühendisler toplu 31 partilerinde "eline al edip eline al!" sloganları ile gökkubeyi inletebilirler.
  • (bkz: atilla atalay)
  • kendi isleri disinda her ise el atanlar.
  • bir muhendisin edebiyatla ugrasmasi abesle istigal degildir. edebiyat muhendislerin zekalarina uygun mudur bilemem ama kanimca herkes edebiyatla ilgilenmelidir. okumalidir ve de yazmalidir. burdaki karsilastirmanin kaynagi sudur ki zihinsel aktiviteleri normal ve biraz ustu olan, yaptigi isi en iyi yapmaya calisan insanlar toplumsal ve ekonomik baski nedeniyle ulkemizde muhendislik fakultesi okumak durumunda kalmaktadirlar. bu yetenekli insanlarimiz da tahmin edilecegi uzere her ellerini attiklari konuda uzmanlasabilmektedirler. edebiyat da bu konulardan biridir. yani sorun bir muhendis-edebiyatci karsilastirmasi degil aslinda sosyolojik bir problemdir ve nedeni de belirttigim gibi ulkemizin sosyo-ekonomik durumudur.
  • oğuz ataydan sonra murat gülsoy da en iyi örneklerden biridir.
hesabın var mı? giriş yap