• 1985 yapımı orhan elmas filmi,oyuncular; ilyas salman, bahar öztan, mehmet ali erbil, ayşen gruda

    yoksul balıkçı ilyas ile zengin amcasının komik mücadele öyküsü... kısa süren hapis günlerinden sonra ilyas’ı daha da kötü bir ortam beklemektedir. onun serseriliklerinden ve tembelliğinden bıkan zengin amcası rükneddin yeğenini adam etmeye karar verir. ilyas’a şirketinde iş verir ancak o amcasının otoriter davranışlarına dayanamaz. arkadaşlarını özlemektedir üstelik evin hizmetçisi onunla evlenmeyi kafasına koymuştur. evden kaçan ilyas sandalında saklanan bir kıza rastlar ve onu kulübesine alır. arkadaşlarıyla sahip çıktığı ayşe’ye evini ve yüreğini açmıştır. ancak evlenmeye karar verdiği anda büyük bir sürprizle karşılaşacaktır
  • 1985 tarihli orhan elmas filmidir.

    sinematürk yazarı eylül fırtınası tarafından film ile ilgili yazılmış geniş bir inceleme yazısı:

    "yeni bir roman veya yazı dizisi hazırlığında olan genç,güzel ve sosyetik yazar, kimsesiz ve korunmaya muhtaç,masum bir genç kız olarak hiç bilmediği bir dünya olan ''kenar mahalle'nin orta yerine kendini atıverir.amaç,daha önce kenarından köşesinden geçerken araba camından izlediği,belki de hafif bir küçümseme ile baktığı bu kargacık burgacık evlere ve onun içindeki yoksul ama umut dolu insanlara daha yakın olabilmektir.bu sayede,''aşağı tabakaya" mensup bu insanların yaşamlarını,iç dünyalarını,özlemlerini,beklentilerini vb.yakından mercek altına alabilecek ve yeni romanı için eşsiz bir malzeme kaynağı oluşturacaktır.denek olarakta,mahallenin en gariban,en serseri ama en gönlü bol delikanlısını seçer.tabi ki evdeki hesap çarşıya uymaz,çünkü o delikanlıya aşık olabileceği aklının ucundan bile geçmemiştir.
    osman f.seden'in 1961 tarihli mahalleye gelen gelin filminin iskeletini oluşturan bu tema,1966 yılında türker inanoğlu tarafından çekilen efkarlıyım abiler filminde de kullanılmıştır.1985 yılında bu kez orhan elmas,daha önceki iki filmin dokusunu bozmayarak komedi ve hüznü başarıyla dengelediği fakir milyoner filmi ile bir üçüncü çevrimi gerçekleştirmiştir.tespit edebildiğim kadarı ile konunun dördüncü kullanımı video piyasası için çekilen ve sinematurk kayıtlarında olmayan ''aşk dediğin laftır'' adlı filmdir.başrolleri mehmet ali erbil ve bahar öztan paylaşmıştır.yönetmeninin de feridun kete olduğunu tahmin ediyorum.bu konu,son kez faruk turgut'un 1989 tarihli allahım sen bilirsin adlı filminin de omurgasını oluşturmuştur.ancak,bir ferdi tayfur filmi olmasından mütevellit,bu film komedi unsurundan tamamiyle soyutlanmıştır,senaryoya bir de özürlü çocuk eklenerek konu dramatize edilmiştir.
    fakir milyoner iddiasız,gösterişsiz ancak oldukça sıcak ve içten bir film.
    aşk,samimiyet,yer yer neşe ve coşku,yer yer hüzün ve gözyaşı,iyilerle kötülerin ezeli rekabeti,çıkarcılıktan uzak,hakiki dostluklar,çelişki ve çatışma...
    bir anlamda belirli bir döneme kadar yeşilçam'ın kimyasını oluşturan bütün unsurlar bu küçücük filmde mevcuttur.
    1980'lerin ortalarından itibaren gitgide gözden düşen ve video piyasasına hitap eder hale gelen ilyas salman'ın sevilen ve en çok bilinen filmlerinden birisidir.
    ilyas salman,gerçekten de oldukça inandırıcı ve duygulu oyunuyla filme değer ve izlenebilirlik kazandırmıştır.
    ilyas salman'ın,amcasının işyerinde kendisine ukala bir tavırla "makine,işçi,üretim üçlüsünün kazanç artı değeri üzerine etkilerini nasıl yorumluyorsunuz? diye soran memura,"çakmam o işlerden...çiçeklerden,kuşlardan anlarmısın? yürek yüreğe olduğun arkadaşın var mı?sabaha karşı yağmurda balığa çıktın mı hiç? şeklindeki repliği etkileyicidir.
    bir başka akılda kalıcı replik ise,dağ gibi yığılı dosyaların arasında çalışmaktan bunalan ilyas'ın sıkılarak çilingir sofrası kurup, klarnetini üflerken amcasına hitaben sarfettiği"bak sana bir garip hicaz çalayım,olmayan vicdanın sızlasın'' şeklindedir.
    sadri alışık'lı efkarlıyım abiler filminin senaristi olan safa önal bu filminde senaristidir ve kaçınılmaz olarak diyaloglarda bir "sadri alışık havası ve lezzeti" mevcuttur.
    filmle ilgili en hoş ayrıntılardan birisi de oldukça buruk bir klarnet taksimi eşliğinde,akşam kızıllığına bürünmüş kız kulesi ve diğer muhteşem istanbul manzaraları..
    netice itibarı ile,daha önce de belirttiğim gibi küçük ama sevimli,sempatik bir film fakir milyoner.bundan dolayıdır ki,tipik doğulu fiziği ve aksanına karşın ilyas'ın,tepeden tırnağa karadenizli rükneddin bey'in özbeöz yeğeni olması gibi bir ilginçliği bile pek fazla önemsettirmiyor izleyiciye.yeşilçam'dır,olur böyle şeyler deyip,hafif bir gülümseme ile geçiştiriyoruz... "

    http://www.sinematurk.com/'dan alıntıdır.
  • maddi yönden sıfıra yakın ama mutluluğa sahip kişilere denilebilir.

    edit: imla.
  • ilyas salmanın, toplantıyı bastığı sahnede yaptığı konuşma oldukça etkileyicidir
  • sırf tirad sahnesindeki klarnet taksimi için dahi izlenebilecek bir film.
  • haber kanallarında sıkça duyulmaya başlanan unvan.
    hesabında en az 1 milyon lira bulunan kişiler için kullanılan tabir.
    milyoner ise 10 milyon ve üstü için geçerli bir durum.
    ey halkım, fakir milyoner olarak sizleri selamlıyorum! :)
hesabın var mı? giriş yap