• fatsa'nın 12 eylül öncesi dönemde dev yolcu belediye başkanı. (bkz: gunes fatsa dan dogacak)
  • kendisine vatan haini diyenlere şöylece yanıt vermiş terzilerin terzisi;
    "beton duvarlara, demir parmaklıklara mecbur edildiğim için hiç ama hiç üzüntü duymuyorum. vatansever olduğumu bugün söylediğim gibi, yirmibeş seneden bu yana her yerde söyledim. bunun için kavgalara girdim. işkence gördüm, zindanlara atıldım. eğer bir ülkede vatan, isviçre bankalarında gizli hesap defterleri ve amerikan doları olarak görülüyor ve bu insanlar da yönetimi ellerinde bulunduruyorlarsa vatan için darağaçlarını omuzlayanları elbette "vatan haini" ilan edeceklerdir."
  • fikri sönmez'e ilk olarak 'terzi fikri' diyen tercüman gazetesidir. kendisi buna karşı şöyle demiştir...
    "...açiklamak isterim ki, ben otuz yila yakin geçimimi terzilik meslegimle saglamaktayim. bana terzi olarak hitap edilmesi beni küçültmez, aksine yüceltir. ben adi geçen(tercüman) gazetenin yöneticileri gibi ülkemde amerikan emperyalizminin borazanligini yapip da onlara kiralanmadim. bu gazetenin terzilik meslegini ve terzileri küçük görmesi, şahsimda ülkemide tüm sanatkarlara, alinteri ve göznuru döken milyonlarca emekçiye bir hakarettir..."
    fikri sönmez, 1979 yılında yapılan belediye başkanlığı seçimlerine bağımsız aday olarak katılmıştı. fakat açıkça dev-yol'cu olduğunu söylüyor ve dev-yolcu gençlerden destek alıyordu. seçim iktidardaki chp tarfından 2 kez ertelendi. faşist militanlar ise iki kez öldürmeye çalıştılar fikri sönmez'i, birinde bacağından yaralandı.
    ancak sonuçta seçimler yapıldı ve fikri sönmez açık ar kazandı seçimi: chp'nin 1150, ap'nin 850 oyuna karşı 3096 oyla!
    seçimden sonra ilk iş olarak halk örgütleri kurdu ve halkın direk demokrasiye katılımını sağlayarak kararları birlikte aldı. 'çamura son' kampanyası ile birlikte bir hafta gibi kısa bir sürede fatsa'nın tüm yolları yenilendi. merkez idare fatsa belediye'sine yakıt yollamıyordu, hatta 'moskova'dan alsınlar mazotu' deniyordu. halk kendi araçlarıyla katıldı bu kampanyaya.
    sonrasında özellikle fındık üreticisinin sorunları ve karborsacılar üzerine gidildi. fakat fatsa'da tüm bu güzellikler, döneminde etkisiyle, hep sol söylemin slogancılığı içinde yapıldı ve fatsa hep devlet'in ve sağın hedefinde oldu.
    zamanin hükümet başkani süleyman demirel çorumda yaşanan katliami görmezden gelerek "çorum'u birakin fatsa'ya bakin." diyebilmişti. göreve yeni atanan ordu valisi raşat akkaya "fatsa'yi vatan topraklarina katmaya geldim." demişti. 14 temmuz nokta operasyonuyla devlet fatsa'ya 2000 askerle birlikte, tanklarini, toplarini yiğarak girdi.
    fikri sönmez hapse atıldı ve zor koşullar altında, 1985 yılında hapiste hayatını kaybetti.
    yıllar sonra uzaktan o günlere bakıldığında, kamplaşmış sağ ve solun slogancı zihniyetinin ardında büyük bir halk hareketi ve gerçek bir demokrasi deneyimi olduğu görülebilir.
    fikri sönmez'in şu sözleri bunu kanıtlamak için yeterlidir:
    "belediyecilik demokrasinin bir sonucu değildir, demokrasi belediyelerde başlar"
    bugün dünyanın en ileri demokrasisini yaşayan iskandinav ülkelerine baktığınızda tüm yetkilerin, finansal gücün küçük belediyelerde oduğunu, ama halkın da bu belediyelerde sürekli katılımcı ve kontrolör olarak yer aldığını görürsünüz.
    fatsa ve fikri sönmez deneyimi her ne kadar tipik türk ayar kaçırması ve sol slogancılığı arasında kalmış olsa da, türk halkının demokrasiye belki de tek direk katılımını gerçekleştirmesi açısından çok önemlidir.
    bu girişim de o geçmişteki bir çok güzelliğin faşizmle kesildiği gibi kesilmiştir. türkiye'nin böyle güdük kalmasının nedeni bir genç toplumun heyecanlarının ve inançlarının o yıllarda binbir baskı, katliam ve darbelerle tüketilmiş olması değil midir zaten, a dostlar?
  • bu ülkede övgüyü en çok hak edenlerden biri, inançlı ve inandıgını yasayan bir dev yolcu, terzi, belediye baskanı, insan.
    1938 dogumlu, 1985'te cezaevindeyken öldü

    fatsayla ilgili şöyle demişti:
    - belediyenin aldığı tüm kararlar halkla tartışılmıştır. halkın onayı olmayan hiçbir iş belediye tarafından yapılmamıştır. halk yonetime katılmıstır. tek cümleyle halk belediyede söz ve kara sahibi kılınmıstır.

    ve bu yüzden öldürüldü.
  • istanbul üniversitesi ve tahminen diğer bir çok mekanda solcuların her ölüm yıldönümünde "fatsa fikri sönmez", "fikri sönmez yaşıyor" gibi ilk bulunduğunda gerçekten yaratıcı olan ve geleneksel solculuk anlayışıyla hala kullanılan sloganlara konu olan insan.
  • (bkz: terzi fikri)
  • terzi fikri'den önceki chp li belediye başkanı yatalak hasta olduğundan vekaletle yöneliyor. kanalizasyon çalışmalarının kazısı yapılmış, fakat ödenek yokluğundan durdurulmuş. kentin her yanı çamur deryası ve sivri sinek sarmış. koleradan elli insan ölmüş. dönemin ordu mv bu sivrisinek seslerini teybe kaydederek götürüp mecliste dinletmiş. belediye çalışanları parasızlıktan 9 aydır maaşlarını alamıyor. yağ, şeker, sigara, benzin karaborsada. ilçede kumar, fuhuş, alkol, rüşvetçilik, elektrik ve su kaçağı ayyuka çıkmış. seçimlerden önce chp li belediye başkanı vefat eder. terzi fikri solun bağımsız adayı olarak seçilir. fakat belediye meclis üyeliklerini ap, msp ve chp paylaştığından bir tek meclis üyesi yoktur. mazbatasını alınca chp ilçe başkanını alıp ankara'ya para bulmaya gider. 8 milyon gibi komik bir parayla döner. bu kez de meclis üyeleri çalıştırmayarak düşürmek isterler. terzi fikri halka gidelim der. halk neyi nasıl yapmamızı istiyorsa onları öyle yapalım der. söylenecek söz kalmamıştır. terzi fikri halka gider. her mahallede bir mahalle meclisi ve bu meclislerin görevlendirdiği mahalle komiteleri oluşturulur. her mahalle temsilcisi ve stk nın temsilcilerinden oluşan bir kent meclisi kurulur. halk meclisi ve komiteleriyle öncelikle kentin çamurdan, rüşvetten ve karaborsadan kurtarılmasını ve yöntemlerini belirler. en acil sorunları olan çamura son kampanyası başlatılır. fakat para yoktur. halk para yoksa herkes kendi sokağındaki çamuru atarsa kent temizlenir der.terzi başkan araçları ben temin ederim der ve yse, dsi ve karayolları gibi devlet kurumlarından araç temin eder. halk işe koyulur. başkan ordu ve ünye'den de araç temin eder. çevre halkı fatsa'ya yardıma gelir. yardıma gelenleri evlerinde misafir etme kararı alınır. el arabası, traktör, kamyon ve kamyonet benzeri araçlarla üç yıldır çamura, sivrisineğe ve koleraya maruz kalan kent on günde temizlenir. kanalizasyon boruları döşenip iş tamamlanır. hemen arkasından karaborsaya, kaçakçılığa ve tefeciliğe son kampanyası başlatılır. bu kampanyada bir belediye meclis üyesinin dükkanında karaborsa malı yakalayan zabıtalara, dükkan sahibi ben belediye meclis üyesim, bana işlem yapamazsınız der. tereddüte düşen zabıtalar, o işyerinden başkanı ararlar. başkanın cevabı sert ve kesindir; bu halk onu ve beni karaborsayı önlemek için seçti. eksiksiz muamele yaparak tüm karaborsa mallarına el koyun talimatını verir. bir belediye başkanı bir gün mutlaka oyuna muhtaç olduğu meclis üyesine böyle bir işlemi yapmaktadır ve belkide bu bir ilktir. kısa sürede karaborsa kaçakçılık ve rüşvet bıçak gibi kesilir. halk artık belediyesine giden her kuruşun kendisine hizmet olarak döndüğünü yaşayarak, belediye bütçesini, gelir ve giderlerini kendisi yaptığından işin içine girerek sahiplenmiştir. kaçak elektirik, kaçak su, rüşvet ve karaborsayı zabıtaya bırakmadan halk kendi kendine denetlemektedir. fatsa halk kültürü şenliği düzenlenir. yöre kültürü esas alınarak yapılan bu şenlikler büyük ilgi görür. özellikle fatsa çocuk korosu yurt çapında konserler verir. el sanatları atölyeleri kurulur. spor müsabakaları düzenlenir. ülkenin çeşitli yerlerinden gelen ressam, şair, karikatürist vb sanatçılar kendilerini ifade eder. toplumsal içerikli filmler getirilir. tiyatro gösterileri ve müzik konserleri yapılır. kütüphaneler ve okuma salonları açılır.
    kentin ancak iki giriş yolu vardır ve önemli bir trafik sorunu yaşanmaktadır. istimlak parası olmayan belediye başkanı arsa sahiplerini ikna ederek, şehre beş giriş yolu daha açar. bunları gören en katı muhalifi terzi fikri'yi çağırarak 'gördümkü sen bizim için doğru ve güzel şeyler yapıyorsun. al şu tapumu ve bize bir park yap der. böylece şehrin merkezine bir park yapılır. kendisinden önce 9 ay maaş alamayan personele eski alacakları ödenmiş ve artık düzenli maaş almaktadır. tüm bunları ankara'dan bir şey almadan (ilk günlerinde aldığı 8 milyon haricinde) kendi becerisi, halkın katkısı belediye olanaklarını en doğru kullanarak 8 ay içinde gerçekleştirmiştir. 8. ayın sonunda 12 eylül darbesi onu belediye başkanlığından alarak, erzincan dgm lerinde, niçin bunları yaptın diye yargılarken zindanda katletmiştir.
    bu arada biz fatsa'da restorancı dostun ikramı ikinci şişeyi devirmişiz ve arabasıyla bize fatsa'yı gezdiriyor ve eski halini anlatıyor. babam bana kızıp duruyor. "pis herifler siz hep devlete karşı yürüyüş yaparsınız. başka b.k bilmezsiniz. bak bu memleketin devrimcileri ne kadar güzel işler yapıyor." 24 yıl önce fatsa'da restarancı selahattin'le yaptığım bu sohbetten akıl defterime düşen notlar ve anılarla terzi fikri'nin yerel yönetim devriminden birkaç örnek verebildim. ilgilenen okurların "bir yerel yönetim deneyi" yazar, perter aksakal'ın kitabını okumalarını öneriyorum. çağdaş dünyanın 3-5 yıl önce keşfettiği; katılımcı, şeffaf, denetlenen ve hesap verebilen yönetişim bilimini ve safsidialiteyi terzi fikri 25 yıl önce bu ülkede yaşattı. zindandaki ölümünden kısa bir süre önce dgm de yaptığı savunmasında şu özgün tümcesiyle tarihimize önemli bir anekdot olarak kazındı. "ben ne yaptiysam, halkimla birlikte yaptim."

    interneten alınmıştır
  • her yerde terör estiren fasistlerin katliamlarini sürdüremedikleri için zamaninda hakkinda her türlü yalani yaydiklari belediye baskani.
    yok bu dedikodular dogru olsaydi nokta operasyonu öncesinde "ilçemizde huzurluyuz, dokunmayin" diye hem msp, hem de ap ilçe baskani neden ankara'ya telgraf çeker miydi, onu düsünmek gerek. ama üstünde çok durmamali, ne de olsa meyve veren agaç taslanir
  • kenan evren:
    - ordu'nun fatsa ilçesi... çok güzel bir yer... bilir misin?
    çok iyi biliriz.
    - orada terzi fikri diye biri çıkmış... devlet benim diyor... komite kurmuş... fatsa'yı o komite yönetiyor... ne yapılıp, yapılmayacağının kararını halk veriyor... veya halk adına o komite... yani kararı devlet vermiyor... devlet otoritesi sıfır... devletin kanunları fatsa'da işlemiyor... sana böyle yüzlerce örnek anlatırım... ister misin?
    bu sırada çaylarımız geldi. marmaris koyuna bakarak çaylarımızı içerken... kenan evren sohbetin "bu bölümüne" noktayı koydu:
    - ne yapsın türk silahlı kuvvetleri?.. ordu, mecbur kaldı.
  • macaheli bölgesinden göçmüş gürcülerin köyü kabakdağ'da doğmuştur.
hesabın var mı? giriş yap