horace sebastiani

• iii. selim zamanında fransanın osmanlı imparatorluğuna gönderdiği elçi, geleneksel olarak fransa ile ittifak içerisinde bulunmasına rağmen bir osmanlı toprağı olan mısıra saldıran fransa^* ile ittifakını bozup rusya ve ingiltere ile ittifak kuran osmanlıyı tekrar fransa saflarına çekmek için gönderilmiştir. bu elçinin gönderilmesi üzerine rusya apar topar osmanlı topraklarına saldırmış ve bazı kaleleri ele geçirmiştir, bunun üzerine osmanlı rusyaya savaş ilan etmek istemiş fakat ingilterenin sert tepkisi ile karşılaşmıştır, ingiltere osmanlıya rusyaya savaş ilan etmemesini tehditkar ifadeler ile söylemiş fakat sebastianinin de etkisi ile osmanlı rusyaya savaş ilan etmiştir. ingiltere bunun üzerine osmanlıya bir ültimatom vererek rusya ile barış ve ingiltere ile ittifak anlaşması yenilemesi yapılmasını istemiş ayrıca rus ve ingiliz gemilerinin boğazlardan serbest geçişine izin verilmesini istemiştir, bu isteklerin yerine getirilmemesi halinde bozcaada yakınlarında bulunan ingiliz donanmasının istanbulu bombalayacağını da ilave etmiştir. bu ültimatom kısa zamanda rededilmiş bunun üzerine boğazları geçen ingiliz donanması marmaraya girerek adalar önünde demir atmış ve ültimatomu yinelemişlerdir. bu olayın osmanlı imparatorluğuna etkileri çok şiddetli olmuş, halk paniğe kapılmıştır zira bu imparatorluk tarihinde ilk kez olan bir olaydır ve başkent istanbul direkt olarak tehdit altındadır. bu olayın etkisi ile saray ültimatomun kabulü eğilime girmiştir. bu aşamada sebastiani duruma el koyarak hükümeti direnmeye ikna etmiştir, konuşmasına söyledikleri şunlardır:
  "böyle beş on gemiye başkenti teslim etmek ne demek? bundan sonra osmanlı devleti bağımsızlığından ve toprak bütünlüğünden ne yüzle söz edebilecek? bu donanmada asker yok ki karaya çıkıp da memleketi zapt etsin. sadece sarayburnuna yeteri kadar top yerleştirseniz bu donanmayı harap edebilirsiniz. tehlike onlar için sözkonusu, hem sizin ateşinizden hem de uygunsuz bir rüzgar ile karaya vurmaktan korkarlar. rüzgar elverse ve sizin toplarınızda işe yaramasa bile, yapabilecekleri nihayet istanbulun bir iki mahallesni topa tutup yakmaktan ibaret olacaktır. istanbul da ikide bir de yangın çıkıyor. farzedelim ki yine böyle bir yangın oldu, bir iki mahalle kül oldu. yanan yerler yapılır ama, bir kere yıkılan devlet itibarı bir daha onarılabilir mi?"
  
  bu sözler üzerine gaza gelen hükümek seferberlik ilan etmiş, halktan bir gece içinde 7000 gönüllü toplanmış ve boğaz kıyısına toplar dizilmiştir, bu sırada ingilizlere anlaşmanın kabul edileceği izlenimi vererek oyalanmış ve zaman kazanılmıştır, hazırlıklar bittiğinde ise ültimatoma kesin bir red verilmiştir, bu sırada karaya inen bazı ingilizler ve donanma komutanının oğlu da esir alınmıştır. ingilizler saldırmaya cesaret edemeyip çanakkale boğazına doğru hareket etmeye başlamışsa da yolda osmanlı ateşinden kaçamamış ve 3 gemi batırılmıştır. bu olay ayrıca o tarihlerde ingilizlerin denizlerde yenilmezliğine de darbe vurmuş bir olaydır.
• napolyon'un zamanında en güvendiği generaldir.
  
  sultanın huzuruna gelen hıristiyan elçilerin kılıçlarıyla girememesi önemli bir kural olmasına rağmen, general sebastiani'nin kılıcıyla sultanın yanına girmesi önemli bir ilktir osmanlı tarihi açısından.
• kendisi ile ilgili wikipedia sayfası soyle
  
  http://en.m.wikipedia.org/…n_sébastiani_de_la_porta