• ayrıntılardan oluşur. (bkz: mimik).
  • "ah, bu insan yüzleri! her şeyimizi bağladığımız, durmadan yanıldığımız, istediğimiz kadar bol hasletler, adilikler, iyilikler, kötülükler, delilikler, akıllılıklar, sevdalar yüklediğimiz insan yüzleri!
    yanılsak da zararı yok! bu yüze olmazsa ötekisine yükleriz saydıklarımızı. yanılmamız muayyen bir insan içindir; insanlar için değil. o halde yanılmıyor sayılırız." *
  • ne kadar az şey yazılmış. oysa benim ilgimi çekiyor. metroda, otobüste, nerede olursa olsun bana bakmazlarken incelemeyi seviyorum onları. sürekli birilerinden gözlerimi kaçırmak zorunda kalıyorum bu yüzden. bazıları çok güzel, şaşılacak derecede güzel. onu bu kadar güzel yapan ne diye düşünüyorum bakarken, öyle inceliyorum. bazıları çok sert, şaşıyorum. asimetrik olan parçalarını bulmaya çalışıyorum. bulana kadar da bakıyorum. onları güzelleştirmiş mi yoksa çirkinleştirmiş mi diye düşünüyorum. kusursuz yüzler hoşuma gitmiyor. çizgileri, alışılmadık hatları seviyorum. bazılarının çirkin bulduğunu ben beğeniyorum ya da tam tersi güzel denilenler bana sıradan geliyor. yaşlı yüzlerin nasıl yaşlandıklarına bakıyorum. bazıları çok çizgili ama çok güzeller. bazıları neredeyse pürüzsüze yakın, tekrar şaşıyorum. ben nasıl olacağım, hangi çizgilerim belirgin olacak diye merak ediyorum. sevdiğim yüzlere dokunmak istiyorum ama kendi yüzüme dokunulmasından hoşlanmıyorum. mimiklerini, kirpiklerini, dudak kıvrımlarını, burunlarını incelemeyi seviyorum. hiç gülmez gibi bir yüzün gülümsemesiyle şaşırıyorum kimi zaman. yaşlıları genç halleriyle hayal ediyorum, çizgilerini zihnimde geriye sarıyorum, güzelleşiyorlar. sonra onların bu genç hallerini düşünüyorum, yanlarına gidip bir şeyler anlatmalarını söylemek istiyorum ama sadece bakmakla yetiniyorum. ben böyleyken birilerinin beni incelemesindense nefret ediyorum, sabit kalmıyorum sanki bu yüzden, yüzümü cama dönüyorum. bu bir alışkanlık haline geliyor bazen insanları dinlemek yerine onlara baktığımı fark ediyorum. bazen onlara baktığımı fark edip rahatsız oluyorlar gözümün kaydığı yerden. istemli yapmıyorum. fark edince yaptığımı, gözlerine odaklanıyorum ama bu sefer de başım dönmeye başlıyor; şimdi anlayacaklar diyorum. bu sefer kendi yüzümü düşünüyorum: belli ediyor muyum? yutkunuyorum. kafa sallıyorum. bir süre başka yöne bakıyorum. sonra geçiyor. döngü.
hesabın var mı? giriş yap