*

  • memleketin en sevdiği ve her daim yediği demagoji türüdür. sürekli kaynatılır, kulak memesi kıvamına geldiğinde üzerine küstahlık eklenerek servis edilir.
    herkes aynı şeyi yaptığı için, sıradanların kendince sıradan olmadıklarını sıradan bir şekilde anlatma çabasıdır.
  • gorki'nin nadide eserler verdiği edebiyat türü. ana, çocukluğum, benim üniversitelerim, ekmeğimi kazanırken hep aynı acı, hep aynı ezilmişlik...
  • mazlum edebiyatıyla sosyalist edebiyatı karıştırmak dostoyevskivari anlamıyla budalalıktır. mazlum edebiyatı arabesk bir damardan, ezilene ezik sömürülene zavallı, yoksul damgasını vurmaya çalışır, üstüne de bunun rantını yemeye kalkar.

    en başarılı uygulamasını da popüler kültürde ve siyasette gösterir. ama kalkıp da sol bir partinin mazlum edebiyatı yaptığını söyleyemezsiniz zira orada bir edebiyat değil hakikat vardır. mazlum edebiyatı daha çok kapitalist zihniyetin, düzen partilerinin kullandığı birşeydir.
  • ezilen herkes mazlum edebiyatı yapar. hakkıdır. ezilmeyen insanlar da kendilerini biraz zorlayıp mazlum edebiyatı yapabilir.

    asıl marifet 7 yıl boyunca ülkede tek başına iktidar olup, belediyelerin büyük çoğunluğuna sahip olup, önüne gelene esip gürleyip, medyada muhalif gazete, köşe yazarı bırakmayıp hala "bizi eziyürler, bize kötü davraniyürler" diye ağlayabilmektir.

    herkes aynı anda mazlum edebiyatı yapıyordu, birinciliği recep tayyip erdoğan'a verdiler.
  • mazlum edebiyatı ezilenlerin hakkını araması değildir. kendini mağdur gösterip bunun üzerinden prim yapmaktır. kulağımıza nüans olsun.
  • (bkz: loser)
  • zalim icraatından yeğdir.
  • yakında "benim hiç 495 liralık gömleğim olmadı", "benim 495 liram mı vardı ki gömlek alsaydım" vb. mottolu köşe yazıları ile de karşımıza çıkması muhtemel olgu.
hesabın var mı? giriş yap