pia
-
ne olur kim olduğunu bilsem pia'nın
ellerini bir tutsam ölsem
böyle uzak uzak seslenmese
ben bir şehre geldiğim vakit
o başka bir şehre gitmese
otelleri bomboş bulmasam
içlenip buzlu bir kadeh gibi
buğulanıp buğulanıp durmasam
ne olur sabaha karşı rıhtımda
çocuklar pia'yı görseler
bana haber salsalar bilsem
içimi büsbütün yıldız basar
bir hançer gibi çıkıp giderdim
ben bir şehre geldiğim vakit
o başka bir şehre gitmese
singapur yolunda demeseler
bana bunu yapmasalar yorgunum
üstelik parasızım pasaportsuzum
ne olur sabaha karşı rıhtımda
seslendiğini duysam pia'nın
sırtında yoksul bir yağmurluk
çocuk gözleri büyük büyük
üşümüş ürpermiş soluk
ellerini tutsam pia'nın
ölsem eksiksiz ölürdüm...
attila ilhan -
pakistan international airlines, harbiye
-
(bkz: piya)
-
panic in air (pakistan hava yolları)
-
sipari$ verince garsonun "ee niye bana soyluyosun ki $imdi sen bunu" der gibi yuzune baktigi mekan.
-
-
harbiye'de hilton'un girişinde, attila ilhanın, divana giderken önünden geçtiği café, şiirin adını oradan aldığı rivayet edilir.
-
ks. ing. peripheral interface adapter
-
hafta sonu sabahlarına karışık tostunu yiyerek baslamaktan mutlu oldugum taksim cafe'si, ama asla kafesi değil.
-
sozlukten bazi yazarlarin kendilerine gizli bulusma noktasi olarak sectikleri mekan, denen odur ki:
bu entrikaci yazarlar, gizli gizli orada bulusur ve yapacakları eylemlere dair hain planlar kurarlarmis*
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap