• alayın içinde ne zaman nerden çıkacağı belli olmayan, elinde telsiziyle sürekli gezen, gördüğü aksaklıkları çözülmesi için makamındaki emir astsubayına bildiren çok baba bir albaydır.

    319. kd. olarak orda bulunduğumuz bir ay içinde kah kantinde yarım saat sırada beklerken, kah soğuk havada revirin önünde hasta vaziyette titrerken birden bire çıkagelmiş ve nacizane sorunlarımızı çözmüştür. allah razı olsundur.

    #11945766
  • aşırı rüzgar ve yağmurlarda kesinlikle eğitim yaptırmaz ama yemin töreninde 319'uncu kısa dönem erlerin sucuk gibi olmasına hiç ses etmemiştir.

    tabii o soğukta ve yağmurda yediğimiz suyun gittiğimiz yerde içme suyunu (yemekhane [kamara] dahil) kantinden başka bir yerde (kantinde sıraya girerek bildiğin pet şişe su satın almaktan bahsediyorum.) bulamayacağımıza dalalet olduğunu anlayıp değerini bilemedik o ayrı.
  • iskenderun deniz alayında her yerden çıkabilecek potansiyele sahip albaydı. fanatik galatasaylıdır. 2008'de şampiyon olduğunda alayda galatasaray marşı çaldırmıştır. kendi postası serbest zamanda üzerinde fener formasıyla dolaşırken görmüş, çıkartmasını istemiş, askerde itiraz edince diskoya attırmıştır.
    kendisiyle ilgili çok anım vardır ama kendimi açık etmemek adına küçük bir anekdot aktarabilirim.
    acemi askerlerin geldikleri ikinci gün askerleri yemeğe götürüyorum. 300 kişiyi tek başıma sıranın başı sonu dağılmasın diye kontrol etmeye çalışıyorum. hepsi acemi aval aval etrafa bakıyorlar kimisi sıradan çıkıyor, kimisi yanındakiyle koyu muhabbete dalmış. tabi düzeni sağlamak için bağırıyorum ''asker düzgün dur, önüne bak, acele et, konuşma'' derken(sesim duyulsun diye biraz fazla da bağırmış olabilirim) uzaktan bir ses geldi. tabi ki hemen tanıdım. bölüğü durdurup yanına koştum. selamımı verip kendimi tanıttım. acemi askerlerin görmeyeceği bir yerde bana güzel bir fırça attı. 2 günlük askere niye bağırıyorum diye. tabi ki itiraz etme bahane üretme şansım yok. o sırada alaya yeni atanmış albay yardımcısı hüseyin sağlam'ın sesi geliyor. ''kim bu bölüğün çavuşu'' içimden bugün kabul günüm diye düşünüp fırça bittikten sonra koşturmaya başladım. gene selamlar kendimi tanıtmalar. ondanda güzel bir fırça yedikten sonra, hüseyin albay uzaktan sualp albayı görünce fırçayı kesti. bende aldım bölüğümü yemekhanenin yolunu tuttum. bu da böyle bir anımdır kendisiyle.
  • mükemmel asker nasıl olur sorusunun cevabı olan kurmay albay. şimdilerde özel bir tersane de çalışıyor. gerçekten çok kaliteli ve saygılı bir askerdi keşke amiral olarak görebilseydik kendisini. kendisine karşı o kadar falsom olmasına rağmen bir kere bile kizmamistir bana.
hesabın var mı? giriş yap