• roma imparatorlarindan. augustus'tan sonraki imparatordur. nasil bir imparator oldugu konusunda celiskili bilgiler vardir.
  • tam adi "tiberius iulius caesar augustus". ikinci roma imparatoru (m.s. 14-37). son yillarinda tiranlik yönetimi kurmus. orduyu, iktidarini tehdit edebilecek tek güç olan senato'yu sindirebilmek için kullanmis. öldügünde, geride devraldigindan yirmi kat büyük bir hazine birakmis. julius caesar ve augustus'a yapildigi gibi yilin bir ayina imparatorun adini verme uygulamasina son vermis. roma'daki dört yahudinin soygun girisimi üzerine tüm yahudi cemaatini sürgüne yollamis. tiberius, oglu drusus'un ölümünden sonra devlet isleriyle az ilgilenir olmus. ömrünün geri kalan kismini capreol adasinda geçirmis. canavar tiberius efsanesi de orada kaldigi on yillik dönemde ortaya cikmis. tutuldugu bir hastalik sonucu igrenç ve ürkütücü bir görünüm alan tiberius akli dengesini de yitirmis. ada çevresinde bir dizi iskence odalari yaptirmis. bazi kaynaklara göre zamanini cinayet ve iskenceye dayali vahsi eglencelerle geçirmeye baslamis. kendisine varis olarak da caligula'yi secmis.
  • gerçek adı tiberius claudius nero olan, fakat augustus tarafından evlat edinildikten sonra tiberius julius caesar augustus adıyla ortalıkta dolaşan i.ö. 42 yılında doğmuş, 2 numaralı roma imparatoru.

    augustus 'tan farklı olarak askeri alanda yetenekliydi -kimileri augustus'un askeri bilgisini ve cesaretini savunur, yanılırlar, zira agrippa olmasa başta actium olmak üzere hiçbir savaştan başarıyla ayrılamazdı augustus-

    roma tarihinin 2. imparatoru olduğunda ilk işi, augustus'a minnet borcunu ödemek oldu. ne yaptı? augustus 'la işbirliği içindeki mal düşkünü, para babalarından oluşan senatoyu topladı ve augustus'un tanrılaştırılmasını ve ona roma'da tapınılması için hazırlıkları gerçekleştirdi. yine augustus'un eşi livia 'ya augusta ünvanı verildi. -hatta iulia augusta adı ile imparatorluğun çeşitli yerlerinde kendisine tapınıldı.-

    roma tarihinde, augustus'a en sadık kalan imparator olan tiberius, ilk yıllarında başarılı olmuştur, diyebiliriz. -babasından öğrendiği senatus la menfaat ilişkileri iyi yürütme mevzusunu çok iyi kullanmıştır. bunun babası da böyleydi yani. marcus tullius cicero ve kimi mal canavarı memurların desteğini, yine onlarca vatan haini olan marcus antonius la birleşerek hiç etmiş, sonra geri dönüp m. antonius 'u cleopatra 'nın köpeği olduğu gerekçesiyle vatan haini ilan ederek, herkesin desteğini arkasına almış, yönetim aşkını gizleyerek ülkeyi bir güzel yönetmiştir. ha şu söylenebilir; günümüzde de medya-hükümet ilişkisi ne boyuttaysa, senatus-augustus ilişkisi de aynı moddaydı.- senatus 'la iyi ilişkileri devam ettirmiş, her konuda onların fikrini almaktan geri durmamıştır.

    senatus kendi eyaletlerini yönetirken, tiberius ise italya üzerinde sosyal ve dini konularda hukuksal yetkiye sahip bulunuyordu. imperator ünvanını kullanmadı, kendisine pater patriae denilmesini de reddetmişti. -hatırlamalıyız ki; bunun babası da aynı şeyleri yapardı; reddederdi; ama masa altından ona buna kazık sokarak, kendi geleceği için en yakınındakileri bile harcayarak, kendisine denilmesini istemediği ünvanların da üstüne çıkardı.-

    derler ki; "tiberius, augustus'un kendisini ilk ardıl olarak seçmemesine alındıydı.." -augustus, imparatorluğu tiberius 'a bırakırken şöyle demiş; "zalim kader beni oğullarım gaius ve lucius'tan mahrum etti, tiberius caesar mirasımı alsın." bu da tiberius'a yönetimi devrederken, augustus'un aslında gönülsüz olduğunun bir başka ifadesiymiş.-

    ayrıca; tiberius, tiberius claudius nero ve livia 'nın oğluydu. daha sonra livia, augustus ile evlendiğinden, onun üvey oğlu olmuştu. yani bu ne demekti? tiberius iulius soyuna mensup değildi. -claudius'lar soyundandı.- imparatorluk çevresinde bu sorun yaratabiliyordu, ayrıca ikiyüzlülüğü -valla ben hiç şahit olmadım- , çevresindekilere tepeden bakışı, sevilmemesinin diğer nedenleriydi.

    tüm bunlar bir tarafa; asıl onu sevilmeyen kılan maiestas denen yasayı sehiplenmiş olmasıydı. -başka bir başlık altında bunu açıklamıştım, ama üşengeç okurlar için buraya ufak bir alıntı yapayım; "roma'nın cumhuriyet döneminden beri var olan ve sadece başkaldırma ve darbe girişiminde bulunanlar için uygulanan lex maiestatis , sadece başkaldırma ve darbe girişiminde bulunanlar için değil, aynı zamanda imparatora saygısızlık gösterenler üzerinde ve hatta senatorlere yapılan suçlamalarda bulunanlara karşı da uygulanır oldu."- "söz hakkı, özgürlük, imparatorun keyfine sıkıştırışlmıştı" denilebilir.

    öyleyken, böyle. böyleyken, şöyle..
  • kaptan kirk'un ikinci adi.
  • bakirelerin idam edilmesinin yasaklanmasını emretmiştir. bu kararının ardından mahkum bakirelerin idam cezaları, halkın önünde cellatların tecavüzüne maruz kalmalarının akabinde infaz edilmeye başlanmıştır.
  • her sey bir yana, kendisinden once julius sezar'in adini temmuz ayina, agustus octavian'in adini da agustos ayina veren senotunun 'eylule tiberius diyelim' teklifine 'onucuncu sezara ne yapacaksiniz?' seklinde cevap verdigi icin saygi duydugum imparator
  • koskocaman roma imparatoru olsa da aile saadetini bir türlü tadamamış bir abimizdir kendileri.

    annesi augustus'un ikinci karısı livia'dır. augustus kendisini evlat edinip imparator varisi gibi yetiştirmeye başlamış, agrippa'nın yanında generallik stajı yaptırmış ve agrippa'nın kızıyla evlendirmiştir ama agrippa'nın ölümü üzerine augustus tiberius'u boşatmış ve agrippa'nın dul karısı ve aynı zamanda ilk karısından olan kızı yaşlı julia'yla biraz da zorlamayla evlendirmiştir. sırf roma'yı yönetebilmek için böylesine karmaşık aile ilişkilerinden sıkılmış olacak ki bir ara "senatonuzu da, politikanızı da" deyip rodos'a kaçmıştır. ama taht varisleri bir bir ölünce iktidarın kokusunu alıp agustus'un tek varisi olarak roma'ya dönmüştür.
  • kaptan kirk'ün dedesinin adıdır. tabi kendisinin, kullanmadığı ikinci adı da aynı zamanda.
hesabın var mı? giriş yap