yüreğin yaban argosu *
-
bir cemal süreya şiiri. şöyle başlar:
bir çocuktun sen
bir çocuktun sen bir bardak duruyordu eşikte;
dolu bir bardak duruyordu eşikte. -
bu cemal sureya siirinin tamami soyledir;
bir çocuktun sen
bir çocuktun sen bir bardak duruyordu eşikte;
dolu bir bardak duruyordu eşikte.
o zamanlar sen daha neydin ki,annen alucra'nin gizli su kurelerinden gecirdi seni;
at arabalariyla ve buyuk bir kalabalikla gidilen bas dondurucu mavi su kurelerinden.
neden sonra aldin o bardagi;o yuzyil beklemis sutu;cirpinarak tulbentten suzulmeye
ugrasan o koyu,o beyaz,o rahatsiz subyeyi ictin elinden;o suregen elinden.
annen miydi? kesik saci ve acik ensesi miydi teyzenin?
ictin elinden.kar mi yagacakti artik?
birdenbire acildi yuzun
birdenbire keskin karanfil kokusu kanirtilmis merakin
birdenbire doruklarda dev bir atin nal izleri
birdenbire tirkazindan kurtulmus kan sicakligi
birdenbire farkina varilmasi bu gece de dun geceki gibi sallanan
bir fenerin
birdenbire donmasi yasalarin donan bir isik gibi
birdenbire esnek bir saniyede toplanmis butun bir cagin agirligi
birdenbire tumdengelmeye baslayan bir gramofon cicegi
gunlerce tume varip varip da
birdenbire karnindan bosalmaya baslayan su,iskeleye
yanasmak uzere olan vapurun
birdenbire gozden siliniveren iki ceylanibahri
birdenbire iki kafes kic guvertede
birdenbire iki kus biri senin kiz kardesinin sandigindaki
kokunun renginde
biri bir ilkokul ogretmeninin koseye atilmis geceliginden
birbirine yapisik iki kus cilgin bir sevincle
birdenbire bir ciglik,
yakindan,en yakindan:
gor bizi dunya,gorsene bizi!
bir cocuktun sen pariltilar yaratacaktin duzensizliginden
bunun icin belki de
masmavi bir ortu gibi birakarak golgeni
gectin resim ceken sogutlerin icinden
bir yalvac ilikligi icindeki ihlamurlari
gecirdin bakislarinin eziklerinden
ve akti durdu
o ilk
o bas dondurucu
o cahil su
siirdi bir cesit:
yuregin yaban argosu.
bir cesit dostluktu
duyardi
cakilin icinde
damla damla gelisen
bir udu.
(papirus,sayi:28,ekim 1968) -
icinde kendimi buldugum siir.
hep ayni yerinde aglamaya baslar, ayni yerinde iclenir, ayni yerinde ic cekerim. -
cok, cok kapali bir ifadedir (bu yuzdendir ki herkes icinde bi yerdedir) tavsan deliginin icine atar sanki insani, ruyalara masallara daldirir cikartir (kimse bilmez belki de gercek boyle bir seydir)
her okudugumda baska bi ses baska bi melodiyle okur bu siiri. ama hep ayni yerinde nefesim kesilir.
gor bizi dunya! gorsene bizi! bir cocuktun sen, pariltilar yaratacaktin duzensizliginden (nooldu onlara?) -
net bir imgeyle açılır şiir. ardından imge muğlaklaşmaya başlar, belirsizlik arttıkça dikkât sezdirilmeden bilinçaltına çekilir...
"birdenbire" ifadesiyle başlayan her dizenin bir ok olduğunu varsayıyorum ve her biri tam yerine isabet eder. bu ifadeyle başlayan dizelerle tempo hızlanır.
"gör bizi dünya" diye seslenilir. yürek yorulur burada, "görsene bizi!" derken yavaşlanır.
"bir çocuktun sen parıltılar yaratacaktın düzensizliğinden", dizesinde isyan seziyorum, anlık isyan yerini kabûle bırakır. tempo düşmeye devam eder...
"ve aktı durdu.... o cahil su" kıtası ile tempo durur. "yüreğin yaban argosu" dizesi ile şiirin parlama noktasına geliriz.
sonrasında kısa bir süre daha usulca akar. şiir biter de içimizde akmaya devam eder sanki.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap