ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
norveç sermayesinin türkiye'den çekilmesi
beşiktaşlı olmak
-
2007 yılıydı yanılmıyorsam. istanbul'da garajistanbul diye bir mekanda koçani orkestar grubunun konseri var, ben de oradayım çok sevdiğim bir arkadaşımla. konser süper, adamlar zaten inanılmaz eğlenceli. istanbul'a dışardan gelen herkesin ilk fark ettikleri şeylerden birisiyle karşı karşıyayım: pek çok tv ünlüsü var etrafta. tanıdık bir kaç yüz, birkaç ünlü işte. yok dream tv'nin viceyi bilmem ne falan da çarpıyor gözüme. o sırada gözüm bir hanımefendiye takılıyor. çok güzel, çok zarif. çalan grubu dinliyor mutlulukla. kim dersiniz? şevval sam. ama nasıl güzel, nasıl zarif. şimdi şevval sam, şevval sam olarak orada durmuyor olsa, belki de bütün geceyi ona bakarak geçirmek isterdim. ama yapamıyorum. aklım 1 dakika içinde bu zarif hanımın kim olduğunu, ne kadar hoş olduğunu ve aynı anda ona bakmamam gerektiğini söylüyor. niye? çünkü bu hanımefendi sarı fırtına metin'in eşi de ondan. 2007'den önce ayrılmışlardı ama benim için hep metin tekin'in eşi işte. bakamıyorum, utanıyorum. benim için beşiktaşlı olmak, şevval sam'ı görünce utanıp başka yere bakmak, süleyman seba'yı her görüşünde duygulanmak, nartallo'nun bile iyi futbolcu olduğuna inanıp onu sevmek, madida'yı ölmüş bir aile büyüğünü yadeder gibi hayırla yad etmek, hiç tanımadığım taraftarları, inönü'yü dolduran adamları her haftasonu evimden izlerken onlarla gurur duymaktır.
pişman olmak isteyenlere tavsiyeler
-
hissettiğiniz gibi yaşamak yerine küçük hesap peşinde koşun. sürekli kaygılanıp geleceği düşünün. gerisi gelecektir.
a milli futbol takımı'nın 2002 dünya kupası dönüşü
-
"başarıyı kiminle kazandığınız değil kiminle paylaştığınız önemlidir."
-şenol güneş
gelmiş geçmiş en felsefi söz
-
ilimle geçen bir gece , ibadetle geçen bin geceden hayırlıdır.
hz.muhammed
amerikan film klişeleri
-
yaramazlık yapan, mızmızlanan çocuğa annesinin çocuğun tam ismiyle(kimlikteki ismi) seslenmesinden sonra çocuğun anında dünyanın en uysal çocuğuna dönüşüvermesi.
-edie sana otur yerine dedim. yemeğini bitirmeden oradan kalkamazsın !!!
- hayır anne daha fazla yemek istemiyorum.
- edward christopher jerkinson lütfen yerine otur ve o yemeğini bitir.
- peki anne...
nedendir bilinmez, kimlik isminin amerikalı çocuklarda etkisi çok büyük.
silifke'de yanmayan şehit mezarı
-
kabe bile selde yıkılıyor neyin masalını anlatıyorsunuz.
ayrıca buna göre doğal afette mezarı zarar gören şehitlere hakaret etmiş sayılırsınız.
zira bu mantığa göre gerçek şehit ile kofti şehit buradan anlaşılır gibi bir sonuç çıkıyor.
haluk levent samimiyetsizliği
-
bir gün istiklalde dört arkadaş elde biralar yürüyoruz. gitar çalıp para toplayan bir şarapçı gördük. biz de sarhoş ve genciz, yanına oturduk. o bizden içki istedi, biz de ondan şarkı. çalıp söylerken adam bize ”ne çalayım” diye sordu. o sıra haluk levent'in kağızman şarkısı her listede bir numaraydı. benim de nereden aklıma geldiyse geldi ve ”kağızman çal be” dedim. tam o sırada arkamdan bir ses ”ne çalsın, ne çalsın!” dedi. kafamı bir çevirdim haluk levent. dört kişi, alkolün bokunu çıkarttık diye düşünürken haluk gülümseyip karşımızda dikiliyordu.
bizim grupta kahkahalar ve gülüşmeler
abi dedik gel sen söyle bari.
yok dedi işim var ama dönüşte uğrarım..
iç sesimiz direkt ”yalaan” diye fısıldadı. uğramayacaktı.
ama dönüşte uğradı! ve bizi de utandırdı.
siz dedi çalın ben amcaya para toplayacağım...
yoldan geçenleri çevirip gitar çalan şarapçı için tomarla para topladı.
şarapçı belki iki üç ayda kazanacağı parayı bir gecede haluk levent sayesinde kazanmıştı.
işi bitince teşekkür edip gitti haluk. sonra biz de dağıldık
o zamanlar sosyal medya yoktu. adamın kariyeri desen zirvedeydi. peki o zaman bu adam bunu neden yaptı?
sevin, sevmeyin ama ben iyi kalpli bir insan olduğuna bizzat şahit oldum. o yüzden bana samimiyetsiz de gelmiyor.
şimdi yatayım yarın erken kalkar yine yatarım
-
öğrencilik yıllarımın en başarılı deneyimlerine sahip olduğum kısmını özetleyen felsefe
rus ordusunun 200 tankı ormanda unutması
-
arabayı yıkamacıda unutmuş birisi olarak rahatlamamı sağlamış hadise. aynı şey değil gerçi ama olsun. o orduyu verin bana tümünü kaybederim yeminle.
behzat ç. denince akla gelenler
-
"dünyanın ekseni on iki santim yerinden kaydı, sen bana bir santim bile yaklaşmadın."
tabii ki; (bkz: savcı esra)
ekleme: [https://www.youtube.com/watch?v=holvbhpjm1q https://www.youtube.com/watch?v=holvbhpjm1q]
kaliteli olduğu halde kalitesiz sanılan markalar
-
(bkz: torku)