ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ahmet kural'ın savcıya verdiği ifade
-
eğer ifade bu şekildeyse tam olarak buna benziyor
bütün ile tüm arasındaki fark
-
ekleme: dil derneği'nin tanımını da eklersek biraz daha netleşecek konu.
dernek, bütün için şöyle diyor:
1. eksiksiz, tam: bütün gün resim yaptı. “güler bütün güller bu sabah / bir ağızdan şarkı söyler gibi açıyor her bahçede.” -n. cumalı.
2. parçalanmamış: bir bütün ekmek. bir bütün elma.
3. çok sayıdaki varlık ve nesnelerin hepsi, tümü: bütün ağaçlar çiçek açtı.
tüm içinse şöyle diyor:
1. bir şeyin olancası, bütünü, topu, °tamamı: parasının tümünü kaybetti. “gençliğin ve aşkın tüm içtenliğiyle pembe düşler görmeye başladı.” -a. behramoğlu.
tdk, bütünü şöyle tanımlar:
1 eksiksiz, tam.
2. sıfat çok sayıdaki varlık ve nesnelerin hepsi.
tdk, tüm için de şu tanımı yapmıştır:
1. bir şeyin bütünü, tamamı, hepsi.
örneğin, sait faik'in bütün öyküleri, orhan veli'nin bütün şiirleri basılır; ordunun tümü teslim olur.
kristen stewart
-
ahlaksız adamların hayal dünyasına meze olmuş oyuncu kişilik.adam şu kız için çocuklarını doğrayacağından falan bahsediyor ciddi ciddi, dalga amaçlı yazdığını düşünmüyorum çünkü kimse çocuklarını kesme konusunda böyle dangalakça bir cümle yazmaz şaka olarak bile.
atilla taş'ın türk milletine yaptığı saygısızlık
-
eğer ki o kurt siyaset üstü bi simgeyse, türk milletinin simgesinden prim yapmaya çalışan partiler utansın o zaman.
imamoğlu'nun büfecilerin ekmeğine göz dikmesi
-
eminönü, kadıköy, bağdat caddesi gibi yerlerde 3 bin lira kirayla büfe işletenleri ortaya çıkarmış olay.
bugüne kadar bu millete ne kadar kayıp yaşattıklarını siz hesap edin.
kalori sayarak kilo vermek
-
nasıl kilo verilir ve kilo vermenin alınan kalori ile ne kadar alakası var?
yediklerini değiştirirsen (bu kısmı çok önemli) kilo verirsin. bu da temelde aldığın kalori ile alakalı mıdır? tabi ki. ama işleyiş ve süreç, `kalori sayımına fokuslanıp diğer her şeyi yok sayarsanız, kesinlike doğru noktaya varamayacağınız kadar handikaplı.
neden kalori saymak bu kadar bilimik şekilde bize enjekte ediliyor?
kilo vermenin eşittirinin, sadece kalori saymak olduğunu araştıranların arka planına biraz bakmak lazım!! hangi şirketler, ne için bu araştırmaları yapmış?
çünkü şöyle bir şey düşünüyorum, kapitalle az buçuk alakası olan biri olarak? farkında mısınız abur cuburların üzerlerinde kalorileri yazıyor (yazmak zorunda), ama bazı abur cuburların kalorileri, paketlerinin üzerinde daha belirgin bir şekilde yazılıyor. neden?
çünkü, sen bakacaksın, diyeceksin ki "ben kilo vermek için kalori sayıyorum, günde 1500 kalori almam lazım (kilo vermek için), bu cips 80 kalori, o zaman ben bu cipsi yiyeyim ve günde almam gereken 1420 kalori kalsın"... owww :)
şimdi, araştırmaların bizleri bu derece "kalori sayma" işine fokuslandırmasının nedenini umarım anlatabilmişimdir.
31 mart 2015 elektrik kesintisinin çok büyütülmesi
-
az biledir.
bir sokak, cadde, semt, köy, ilden bahsedilmiyor.
tüm bir ülkenin elektriğinin kesilmesinden ve ikna edici bir açıklama yapılamamasından bahsediliyor.
ülke ve insanları zaten gergin. hayat yalan dolan olmuş, eskiden olduğu gibi mum yakıp oturamayacağız. biz de gördük mumlu geceleri. ama sene 2015. planlama, koruma, öneme yok, acil durum yönetimi yok.
enerji bakanlığı'nın açıklaması "ay biz de şaşırdık" iken, bu başlık saçma olmuş.
bayram bayram derken bayram da bitti
-
bayram gezmelerinde hal hatır sorulduktan sonra söylenecek söz bulunamadığı anda sessizliğin ortasına yapıştırılan cümle.
ustaların yevmiyelerinin çıldırmış olması
-
çünkü bakkal açar gibi üniversite açtığımızdan her yer mezun dolu. 1 ustaya 100 üniversite mezunu düşüyor. diplomalı çalışanın her yerde alternatifi var ama ustanın yok.