hesabın var mı? giriş yap

  • ümraniyede bıçaklı saldırganı bacaklarından vurarak etkisiz hale getiren polis memuru. gerçekten çok temiz bir hamle olmuş. bıçak sallayan elemana sırtını dönmeyip nizami geri çekilme hareketi ve bu arada silahını çıkarmak her yiğidin harcı değil. bravo
    link

    - edit: ankara tıp fakültesi cebeci'de lösemi tedavisi gören hasta için acil ab rh+ aferez trombosit kana ihtiyaç vardır.
    irtibat: belgin tiryaki
    05054785349

  • geçmişlerinde onca vukuat varken nasıl kendilerini memleketin sahibi, bizi de sahip oldukları memleketlerine kasteden düşman bellediklerini anlamadığım beyandır.

  • (bkz: limit hız) karıncanın ağırlığı az ve düşerken havayı yarsın diye özel bir tasarımı şekli olmadığından limit hız çok düşüktür, o yüzden "o hızla çarptığında nasıl ölmüyor?" sorusundaki "o hız" zaten çok düşüktür, muhtemelen 100 metrelik bir bina tepesinden attığında ulaşacağı hız ile 10 bin metreden düşerkenki aynıdır. yani çok yüksekten düşüyorsun diye sonsuza kadar hızlanmıyorsun. kısacası karınca, hafifliği nedeni ile turbulans rüzgar hatta kendi hava direncinin kaldırma kuvveti ile savrulmayıp dikey şekilde düşse bile, çarpma hızı, vücudunun hafifliği ve dayanıklığına kıyasla düşük kalacak ve karınca o anda sağsa sağ kalmaya devam edecektir.

    diğer yandan "sürtünmeden ölür bi kere" cevabı da aynı limit hız fenomeni nedeniyle geçersizdir. hava sürtünmesi hız ile orantılı olduğundan yine yüksek olmayacaktır. 10 bin metredeki hava basıncı azlığı ve esasen, "soğuk" hayvanı direk öldürebilecek faktörler.

  • 1)
    *beyfendi bu kimlik olmuyor,ehliyet veya nüfus cüzdanı varsa alayım.
    -tabi ki buyrun
    *teşekkürler işleminiz tamamlandı.
    -sağolun kib bye

    2)
    *beyfendi bu kimlik olmuyor,ehliyet veya nüfus cüzdanı varsa alayım.
    -sen benim kim olduğumu biliyor musun ? hede hödö
    *ama beyfendi prosedür var
    - amirini çağır ,hatta çağırma ben genel md.mahkemeye vereyim ,sende sürüm sürüm sürün
    * siz bilirsiniz
    - hööbe höçööö hebereyyy

  • şöförler her fırsatta kornalarına basıyorlar, sarı ışık yanar yanmaz, birbirlerine trip yapmak için, minibüsçüyse müşteriyi yoklamak için falan, sürekli korna zırt zırt zırt. eğer dışarıdaysanız bunu çok iyi görüyorsunuz ama araçlar dış seslere karşı iyi yalıtıldığından ve şöförlerimiz yayalara saygı göstermek için fazla öküz olduğundan kornaya abanan öküz oranı da sürekli artıyor.

    peki bu öküzleri yola getirmek için ne yapıyoruz? tabi ki korna sesinin bir kısmını aracın içine veriyoruz, eğer başkalarını rahatsız etmeye / kendisi de rahatsız olmaya değecek bir husus varsa, bassın kornaya. ama eğer sokaktilerin keyfini boş yere kaçırmaya niyetliyse, araç içinde birazcık kendi keyfinin bozulmasını da göze almalı.

    beyinciği hedef alışıyla olsun, türk insanının anladığı dilden konuşuşuyla olsun, bence eşsiz bir plan.
    teşekkürler ben, büyüksün türkiye.

  • benim için; peşine neredeyse hiçbir çaba sarfetmeden onlarcasını takabilecekken kalbinin yalnız bana ait olması. farkında mısınız bilmem ama şu hakim düzende bu bir kadından görülecek ne de güzel fedakârlıktır. dürüst ve onurlu olan tüm kadınlara saygılar.

  • benim lan bu. evet ezikliğini hissediyorum.

    lisenin son senesindeyken babam iflasın eşiğine gelmişti. bırak beni bir üniversitede okutmayı, ki özel üniversiteden falan bahsetmiyorum bildiğin devlet üniversitesi, içine düştüğü borç batağından kurtulmak için ek gelire ihtiyaç duyuyordu. ben de bu durumda çalışmak zorunda olduğum için gidemedim üniversiteye. çalışırken açıköğretime kaydoldum. bu süreçte babam iflas etti ve ailenin bütün maddi yükü benim üstüme kaldı. yaklaşık iki sene sonra annem hastalandı. hayatımda bir kez bile hasta yattığını görmediğim annem yataklara düştü, akciğer kanseri dediler.

    işten arda kalan zamanlarda hastanelerde koşuşturdum. bir yandan tedavi masrafları, bir yandan evin masrafları derken fazla geldi, yetemedim. ilk kredimi çektim. malesef çok dayanamadı annem, 9 ay yaşatabildik. annem üniversite mezunu olduğumu görmeyi çok isterdi, göremedi.

    bitirdim açıköğretimi. diplomasını alınca mezarlığa koştum anneme gösterdim. o bilmez açıköğretim falan, diploma işte, üniversite diploması. sevinmiştir.

    kampüs havası solumadım, yurtta öğrenci evinde falan kalmadım, kettle'da makarna yapmadım amk. sizin kadar eğitim almadım ama açıköğretimde okurken çok şey öğrendim.

    mutlu musunuz lan şimdi?

  • gelmiş geçmiş en iyi dizidir.

    çünkü bu cümle sabırsız bekleyişin son bulmasıdır. nihayet başlamıştır, kafalardaki sorular cevap bulacaktır. ya da o sorulara yenileri eklenecektir. ne olursa olsun o cümlenin yaşattığı hissiyatı artık hiçbir dizi veremeyecektir.

    `(bkz: previously on lost)`

  • yazım hataları yaparak harcadığı a4'leri toplasa ufak bir hatıra ormanı yaptırabilecek nesildir. ayrıca sayfa sayısı fazla olsun da göz doldursun diye sağdan, soldan, üstten, alttan çok boşluk bırakıp, yazının puntosunu da yüksek tutmuş nesildir. al sana bir hatıra ormanı daha!

  • karşılaştırmalı çalışma yapmak üzere kullanılabilecek yöntemlerden biri, ama en kralıdır.

    iki türlü yapılabilir. ya ekonometriciler gibi birtakım olasılık değerler tayin eder modelinizi ona göre kurarsınız ki bu yöntem gerçekten iğrençtir, ya da weber'in yaptığı gibi adam gibi tarihsel, toplumsal veriler üzerine akıl yürütürsünüz ki bu yöntem gerçekten şahanedir.

    bir de sanırım türkçesi yok bu kavramın.

  • https://www.facebook.com/…793485944/?type=3&theater

    dinde bug bulmuştur.

    ekleme: losemiyle savaşan küçükler için saçını bağışlamış ama bağış noktasından dışarı çıkınca "başörtümle gizleyecek saçım da yok, neden takayım ki?" diye düşünüp, başörtüsüz gezmeye karar vermiş. bunu da facebook'daki başörtüsü takmama özgürlüğünü savunan bu sayfaya göndermiş.

    debe editi: 19 mayıs atatürk'ü anma, gençlik ve spor bayramımız kutlu olsun. nice özgür günlere...