hesabın var mı? giriş yap

  • bir gün netten tanıştığım bir arkadaşımla istanbul film festivali'ne gitmek için plan yaptık. messenger üzerinden telefonlarımızı aldık. film günü için sözleştik.

    ertesi gün taksimde buluşmadan bir saat önce son durum nedir diye aradım, telefonu meşguldü. herhalde işi vardır dedim, yola çıktım. taksim'e gelirken yine aradım yine meşgul, ardından üç dört defa daha ard arda aradım hep meşgul. 5-6 aramadan sonra ekildiğime kanaat getirdim. içimden de ertesi gün msn'de atacağım nutuku planlamaya başladım. sorumluluktan girdim, insana saygıdan çıktım, aklıma geldikçe sinirlendim, sinirlendikçe tasarladığım cümleler sertleşti.

    bir yandan da sinema salonuna yürüyorum. o arada tanımadığım bir numara aradı, "naber napıyorsun ben geldim sinemaya" diye. bir anda dumur oldum kafamdaki tüm kurgu iptal oldu. sonra aradığım numarayı tekrar kontrol ettim. meğer msn'de görüp kaydettiğim numara kendi numarammış.

    bazen böyle mallıklar yapıp üstüne sinirlenebiliyorum kusuruma bakmayın :/

  • videoda asil komik olan sey rus'un soz konusu turk guresci tarafindan soylenen kufurleri ayni sekilde tekrar etmesidir.

    asdfghjk

  • açıklamada şu cümle dikkatten kaçmamalı:

    "sorunların demokratik siyaset alanında, barış içinde, çağdaş şekilde konuşarak çözülmesi dışında herhangi bir yöntemi benimsemiyoruz."

    kim ne der bilemiyorum ancak ben bunu "pkk ile araya mesafe koymuyorlar" argümanına karşı çok net bir ifade olarak algıladım.

  • üst edit: "yalancıyı sikmiyorlar ki" dedirten anlamsız ve ahlaksız bir iddia. zira kaybolsa ne olacak?

    haber
    görsel

    benim dışımda kimse yazmasın. ahlaksızlar pirim görmesin.

    ekleme: bizim insanımızın sorunu bu arkadaş işte. bir tane kansız burada trollük yapıyor, muhalifmiş gibi görünün alçaklar başlığa girdide bulunuyor, muhalifler de gelip sövüyor. sorarım, böylesi bir günde böyle bir başlığı açacak kadar aşağılık, vicdan yoksunu, alçak ve düşük zekalı birinin sözlerine argümanlarla cevap vermek kime ne fayda sağlar? bu gibi kansızların amacı zaten cevap almak değil, kansızlık yapmak. illa zor yoldan mı öğreneceksiniz yani?

    ikinci girdide yazmışım işte, neyini uzatıp ite köpeğe prim verme derdindesiniz ki? iki fav kasmak için iki beğeni almak için bir tarafınızı yırtmanıza değer mi?

    ekleme2: başlık gündeme girmiş... allah sizi ıslah etsin.*

  • efsane geri dönmüş. yayını biraz geri alınca geldiğim ilk sahnesi:

    kadın: tekneyi de sen yaktın değil mi?
    kürşat: evet, yakhhtımm, ben yaktım. önce malını yaktım, şimdi de canını yakacağım.
    kadın: yaktın ya! daha ne yapacaksın! bana baksana sen..
    kürşat: şşşşşş.. sakin ol yenge, bilmemkimi kastetmiyorum. sen şimdi şunu düşün; kendi kanımdan birine bunu yapabildiğime göre, senin kanından birine neler yapabilirim...

    helal olsun be reyiz. 15 sene geçti ama itlikten, puştluktan bir adım kaymamışsın. adamsın adam!

  • çok yakın bir arkadaşımın başına gelen olay. paylaşmamı istedi, kendi ağzından paylaşıyorum.

    mengerler'den sıfır araç alacağım niyetiyle gidip kazalı araç ile karşı karşıya kalabilirsiniz. dikkatli olmanızı tavsiye ederim. zira benim başıma geldi.

    bir süredir araştırdığımız 2023 model chery tiggo 8 pro luxury aracın alımı için mengerler davutpaşa ile anlaştık ve siparişimiz geçildi. 26.01.2024 tarihi itibariyle döviz ve altın bozdurarak (200bin tl sıfır faizli kredi ile birlikte) satış bedelini yatırdık. 29.01.2024 tarihinde faturamız kesildi ve beklemeye başladık. 01.02.2024 tarihinde vekalet çıkarmamız istendi ve aracın 1-2 gün içinde teslim edileceği belirtildi.

    bu arada aracın kasko ve sigortalarının yapılması da istenmişti. ancak hemen akabinde sigorta ve kasko işlemini bekletmemiz istendi. biz tabi anlam veremedik. biraz ısrar edince araçta hasar olduğu ve bu hasarın boyutunun tespitinin yapıldığı tarafımıza iletildi. 1 hafta boyunca hasarın ne olduğu tarafımıza bildirilmedi. yine (1 hafta civarı süren) ısrarımız sonucunda aracı bize gösterdiler. aracın tavanında boydan boya derin birçok çizik (hatta yarık bile diyebiliriz) ile birlikte bu çiziklere bağlı olarak paslanma olduğunu gördük.
    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    görsel

    biz, bayiden hala olumsuz bir tavır beklemediğimiz için ne yapacaklarını, nasıl bir yol izleyeceklerini, bize nasıl bir teklifle geleceklerini sorduk. kendileri de merkezden ve chery'den haber beklediklerini söylediler. tabi biz de yine beklemeye başladık. bir süre sonra bize aracı tamir ederek %7 değer kaybı ödeyebileceklerini belirten bir teklifte bulundular. eğer çizikler derin olmasaydı aslında bu teklifi değerlendirebilirdik. ancak açıkçası çiziklerin derin olması ve tavan sacının yarılmış ve paslanmış olması nedeniyle bu teklif bize hiç makul gelmedi. makul gelmeyen kısım ödenecek miktar değil hasarın büyüklüğü ve yerinden kaynaklanmaktaydı. ( tavan hasarı = takla atmış karinesi korkusu) dolayısıyla teklifi kabul etmedik.

    24.02.2024 tarihinde bize 2023 model kalmadığı için 2024 model araç vermeyi teklif ettiler. ancak, tüm bedelini ödemiş olmamıza ve üzerinden 1 ay civarı süre geçmiş olmasına rağmen kendi kusurları ile araç teslimi sağlayamayan firmanın bize teklifine baktığımızda sanki kusur bizimmiş gibi yine üstüne para kazanmak istediklerini gördük. bunu da kabul ettik. ancak elimizdeki tüm parayı araç için kullandığımızı hatta kredi çektiğimizi belirtip en azından bizden istenen farkın sene sonunda alınmasını talep ettik. bu talebimiz de kabul görmedi. bize verilen cevap ''isterseniz hukuk yolunu tercih edebilirsiniz'' oldu. hasılı adam diyor ki ''paranı alırım, istersen hasarlı aracı çakarım, istemezsen git mahkemelerde sürün''. biz işte maalesef bu noktada uyandık. bu cevaba kadar “koskoca firma, mutlaka hakkaniyetli bir çözüm sunacaklardır, marka değerini zarar gelsin istemeyezler” düşüncesinde idik.

    açıkçası ben çok şaşırdım. asla ve asla chery almam diye düşünürken mengerler markası işin içine girince, ''kurumsal firmadır, problem olursa arkasında duracak muhatap bulabiliriz'' diye ikna oldum. gel gör ki ortada ne kurumsallık var ne de ticari ahlak.

    şimdi ben parayı ödediğimde sıfır bir araç alabiliyordum. şimdi paramı geri istesem aynı aracı bulamıyorlar, bulsalar da fiyat aynı değil. üstüne fark istiyorlar. tüm dövizimi ve altınımı türk lirasına çevirmiş olmam ve geçmiş 1 ayda benim çektiğim sıkıntı ve araçsız kalmam da cabası. tazmin var mı? yok! müşteri memnuniyeti? hak getire.

    edit: bazı arkadaşlar %7 iyi teklif demiş. öncelikle ben sıfır araç almak istedim. kazalı araç istemedim. hadi diyelim, olmuş bi kaza, çaresine bakalım; %7’yi kim belirledi? tavan hasarlı bir araçta %7 makul mü? ben o aracı alsam satarken %7 indirimle satabilecek miyim? size tavan hasarlı bir aracı %7 indirimle verseler alacak mısınız?

  • öncelikle düğün değil şenliktir.

    bu tarz saçmalıkların bu ülkede prim yapıyor olmasına anlam veremiyorum. herifin biri orada çük kaldırmış geziyor, ortalıkta bir sürü çocuk ve onları kameraya almaya çalışan bir sürü insan. bir de çocuklara kızıyor kameranın önünden çekilin diye.

    ne garip bir memleketiz ya.

  • okulun ilk günü. gökçenur (g) anaokuluna başladı. abisiyle (m) aynı okulda. abisi 5'e gidiyor.

    dayı: gönçenur ne yaptınız bugün okulda?
    g: hiç bi şey yapmadık... müdür benimle konuştu.

    şaşkınlık. acaba bi sorun mu var, kavga falan mı ettiler düşüncesiyle soruyoruz:

    d: ne dedi müdür sana?
    g: bilmem, bi şeyler dedi, hatırlamıyorum...

    daha çok meraklandık

    d: bi şey mi oldu?
    g: ...ıııı...

    herkes abisine döndü. mehmet, ne oldu? kardeşinle ilgilenmiyor musun?

    m: yaa, müdür herkesi topladı, açılış konuşması yaptı. bu salak öndeydi, müdür kendisiyle konuştu zannediyor...

  • kardes yeni alınan * cep telefonunun bokunu cıkarmaktadır.
    dogal olarak ne arayanı ne soranı vardır o da paso oyun oynamaktadır sabah aksam demeden.
    73 - yeter artık bırak su telefonu ne anlıyorsun? gec bilgisayarda oyna cok istiyorsan
    kardes - sarjı bitsin diye oynuyorum ben
    73 - niye ki??
    kardes - tekrar doldurucam
    73 - ......