ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
nagehan alçı o bölgede çok seviliyor
-
kadıköy'de, izmir'de alacağın yeni oy oranlarını görünce anlarsın kaç yüz kişi olduğunu...
yaran facebook durum güncellemeleri
-
sevgili dr. oetker;
burası turkiye burada babaanneler supangle yapmaz. yapsa yapsa sütlaç yapar, baklava yapar, kabak tatlısı yapar. babaanneme 'supangle yaparmısın?' dedim. şimdi oturduk sübhaneke okuyoruz.
doktor kıza talip olan haddini bilmeyen öğretmen
-
cahil hallerini sakın unutma
öğretmene dil uzatma sebepsiz.
sen anandan yine çıkardın amma
okumayı yazmayı bilmezdin şerefsiz...
keriz silkeleme odaklı geliştirilmiş şeyler
-
dürüst bir türkiye cumhuriyeti vatandaşlığı. kurallara uyarsın, borcun ödersin, iş sahibi olmak için sınavlara ve mülakatlara girersin bir karşılığı olmaz. diğer tarafta ceza yersin, vergi kaçırırsın, trafik magandasi olursun, mafya olursun..vs. devlet senin yerine hepsinin bedelini üstlenir. bu tamamen keriz silkeleme degil midir?
türkiye'de kaliteli dondurma olmaması
-
birazdan şu pastane bu dondurmacı diyenler doluşur. he kardeş istanbul dan maraş a gideriz dondurma yemeye.
her köye bir ziraat mühendisi atanması
-
yıllardır neden yapılmadığını ben de merak ediyorum. imam atamaktan daha anlamlı ve verimli olacağı kesin.
when nietzsche wept
-
bir websitesinde kitabın özeti olarak şunlar yazılmış:
1. hepimiz bir sürü parçadan oluşuruz ve bu parçalar kendilerini ifade etmek için çırpınır. bizler yalnızca varılan son uzlaşmadan sorumlu tutulabiliriz, her parçanın sahip olduğu karmaşık dürtülerinden değil.
2. ideal evlilik ilişkisi, her iki insanın da yaşamını sürdürmesi için bu ilişkiye muhtaç olmadığı zaman kurulandır.
3. biriyle tam bir ilişki kurabilmen için önce kendinle ilişki kurabilmelisin.
4. kendi yalnızlığımızı kucaklayamazsak, inzivaya karşı kalkan olarak başka birini kullanırız. yalnızca bir kartal gibi yaşayabilen insan-başka birine sevgisini verebilir; yalnızca o zaman o insan bir başkasının büyümesi ve gelişmesiyle ilgilenebilir.
5. her insan, gerçeğin ne kadarına dayanabileceğini seçmeli.
6. en çok çiğ damlası, en sessiz gecede düşer.
7. mezarlıkların, insanın zihnini dinlendirdiğini ve yaşamdaki önceliklerin değerlendirilmesini sağladığı söylenir.
8. en çok arzu edilen kadın en çok korkulan kadındır. tabii bunun nedeni onun ne olduğu değil, bizim onu nasıl gördüğümüzdür.
9. ikili yaşam ilave yaşam gibi. insana adeta uzatılmış bir yaşam sunuyor.
10. bizler arzu edilenden ziyade arzu etmeye aşığızdır.
11. kendini iyi biri olarak gösteriyor -kimseye zarar vermiyor- yalnızca kendinden ve doğadan başka kimseye! sırf pençeleri yok diye kendilerine iyi diyenlerden biri olmaktan vazgeçirmeliyim onu.
12. uygar, kibar ve görgülü bir adam. vahşi tabiatını ıslah etmiş, içindeki kurdu kuzuya çevirmiş. ve buna ılımlılık diyor. bunun asıl adı, vasatlıktır.
13. bastırılmış hınç insanı hasta eder.
14. yaşadığımız şeyleri biz icat ederiz. dolayısıyla icat ettiğimiz şeyi de yok edebiliriz.
15. tanrının ölmüş olması demek, varolmanın amacı olmadığını göstermez.
16. ölümün geliyor olması, yaşamın değerli olmadığı anlamına gelmez.
17. yaşam planınız sizin elinizde değilse, varlığınızı rastlantıya bırakmışsınız demektir.
18. kimler daha emniyette, kimler daha rahat, kimler sonsuza dek mutludur? yalnızca sığ zihinli olanlar yani sıradan insanlar ve çocuklar.
19. insanların tarzları iki temel bölüme ayrılabilir: ruhunda sükunete kavuşmak ve mutlu olmak isteyen insanlar inanmalı ve iman etmeli, ama hakikatin peşindeki insanlar iç huzurundan feragat edip yaşamlarını bu sorgulamaya adamak zorundadırlar.
20. başkalarının kurallarına uymak, insanın kendini yönetmesinden çok, hem de çok daha kolaydır.
21. size düşen ödev kendinizi kabullenmenizdir, benim sizi kabullenmemim yollarını aramak değil. (kendinden hoşlanmayan pek çok insan gördüm; bunlar önce başkalarını kendileri hakkında iyi düşünmelerini sağlarlar.bunu başarınca da bu sefer kendileri de kendileri hakkında iyi düşünmeye başlarlar. ama bu sahte bir çözümdür; bu başkalarının otoritesinin altına girmeyi kabullenmektir.)
22. aslında verir gibi yaparak hediyeyi kendiniz almaya çalışanlardan biri misiniz?
23. bir dost dinleneceği bir yer aradığında ona verilecek en iyi yer sert bir yataktır.
24. aslında kimse kimseye yardım edemez; insan kendine yardım etme gücünü kendi içinde bulmalıdır.
25. neysen o ol.
26. daha derinlere inip motivasyonlarınızın kaynağını bulun! hiç kimsenin bir şeyi sırf başka birisi için yapmadığını göreceksiniz. insanın bütün eylemleri kendine yöneliktir, bütün hizmetleri kendine-hizmettir, bütün sevgisi kendini sevmesindendir.
27. yazılarımdaki başarı, sürüler halinde yaşamanın getirdiği rahatlıktan kendimi bilerek ve isteyerek uzaklaştırmamdan; kötü ve güçlü eğilimlerle yüz yüze gelme cesaretini gösterebilmemden kaynaklandı. araştırma ve bilim, önce inançsızlıkla başlar. ancak inançsızlık başlı başına strestir. yalnızca güçlüler buna dayanabilir.
28. gerçeğin ne kadarına dayanabilirim ?
29. beni öldürmeyen şey, beni güçlendirir.
30. birinin kendisini başka birine açması ihanetin kapılarını açar ve ihanet insanı çok rahatsız eder.
31. bir kişi köprüyü geçmek üzere -yani, öteki kişiye yaklaşıyor- o anda karşıdaki kişi, o kişinin zaten yapmayı düşündüğü şeyi yapmaya davet ediyor. o zaman birinci adam adım atamıyor; çünkü artık yapacağı şey, diğerine boyun eğmek gibi geliyor, belli ki yakınlaşma yolunu engelleyen şey, güç.
32. ölümün son iyiliği bir daha ölmeyecek olmaktır.
33. kafası bir sürü kitaba gebe ve baş ağrılarının nedeni de beynin doğum sancıları olduğu düşüncesinde.
34. kemikleri, eti, bağırsakları ve kan damarlarını kaplayan deri nasıl insan görünümünü katlanabilir hale getiriyorsa, ruhun ajitasyonu ve ihtirası da kibirle kapatılmıştır; ruhu kaplayan deridir.
35. kendi alevlerinizde yanmaya hazır olmalısınız: önce kül olmadan kendinizi nasıl yenileyebilirsiniz?
kaynak: http://www.missfreedom.i-p.com/kitap1.htm
tavuklu börek
-
debe editi: uzun zamandır debe'yi takip etmiyorum. bu entry nasıl bu kadar favorilenmis ki diye suphelenince aklıma geldi, ve bingo. kahkaha attım, yemek tariiyle debe'ye girmek de biraz komik oldu. ama herkese çok teşekkürler.
sözlüğü tarif defteri olarak kullanıyorum bazen. çünkü, yemek yaparken asla tek bir tarife bağlı kalmam, illa tariflere kendimce bir seyler eklerim. ve sonuç güzel olduysa, o artık benim tarifimdir ve hep o şekilde yaparım. ama çok sık yapmadığım bir tarifse, yaptığım ekleme ve çıkarmalar aklımda kalmıyor. o yüzden burada entry girip tarifi de ölümsüzleştirmeyi seviyorum. tavuklu börek de öyle bir tarif.
5 yufka
sos: 2 su bardağı süt,
2 yumurta
1 yemek kaşığı yoğurt
1/4 su bardağı sıvı yağ
içi: 250 gr mantar
1 kapya biber
3 parça haşlanmış, didiklenmis tavuk göğsü
tuz, karabiber, 1 diş sarımsak
kaşar peyniri rendesi
beşamel sos: 2 yemek kaşığı tereyağı
2 yemek kaşığı un
500 ml süt.
bulamak için:galeta unu
mantar ve kapya biberi minik minik doğrayıp, çok az yağda soteliyoruz. daha sonra tuz, karabiber ve sarımsak da ekleyip, suyunu salıp çekene kadar pişiriyoruz.
bir kenarda beşamel sosu hazırlıyoruz. 2 yk tereyağını eritip, içine un koyuyoruz. un iyice kavrulup kokusu çıkınca, süt ilavesiyle, normalden biraz daha cıvık kıvamda bir beşamel sos hazirliyoruz.
beşamel sos da pişince, içine mantarlı biberli harcı ve haşlanmış didiklenmis tavuk etini de ekleyip iç harcımızı hazırlıyoruz.
1 yufkayı açıyoruz, sosu her tarafına gezdirip, ortadan ikiye katliyoruz. yarım daire halindeki bu yufkayı, 6 eşit parçaya bölüp, ic harcından birer kaşık koyuyoruz. çok az kaşar peyniri rendesi de ekleyip(fazla koymayın, taşmasın) büyük bir sigara böreği gibi sariyoruz. en son, böreğin dış kısmını tekrar hazırladığımız sosa bulayıp, galeta unuyla kapliyoruz.
tüm yufkalara aynı işlemi yapınca, 190 derece önceden ısıtılmış fırında, kızarana kadar pişiriyoruz.
afiyet olsun*
thy hostesleri
-
hay tüküreyim güzellik tutkunuza
buyrun size dünyanın en büyük havayollarından delta nın kabin ekibi.
http://www.ausbt.com.au/…endants-cabin-crew--pr.jpg
buda avrupadan klm.
http://i2.cdn.turner.com/…ms-horizontal-gallery.jpg
ulan uçağa seyahat için biniyorsun bin koltuğuna ikramını al git tatilinimi yapıyorsun ailenimi ziyaret ediyorsun napıyorsun onu yap! sana ne elin kadınının güzelliğinden bacağından fiziğinden sana ne!
fernando muslera
-
kaleciliğini falan geçtim can adamdır.
antalya'da akdeniz üniversitesi'ndeki maçtan sonra omuzumdaki oğlum uzaktan takım otobüsüne bakıp el sallarken, bize aşağıya iniyorum diye işaret etmiş, sonrasında yanımıza gelmiş, çocuğu kucağına almış, fotoğraf çektirmiştir.
yüzündeki o gülümseme asla sahte değildir.