hesabın var mı? giriş yap

  • yav he he. ne güzel de tespit yapıyorsunuz. muhalifler mi antep'de, urfa'da, konya'da suriyeli dövüyor? senin kalelerin bunlar. artistlik yapıp, algı operasyonu kasmayın. git seçmenine sor bakalım, ne düşünüyor bu suriyeli işgalciler için?

  • 36. dogum gününü kutlayan bekar bayan arkadaşın, neden hala evlenemedigi konusunda bir sohbet açılmıştır. arkadas yaşadıgı ilişkilerden bahseder ve annesiyle şöyle bir diyalog geçer;

    -tamam benim de hatalarım oldu bıdıbıdıı
    -ah suzan ah
    -noldu anne?
    -keşke seni ilk isteyene verseydik
    -aa ne alakası var şimdi anne?
    -e ondan başka isteyen olmadı be yavrum.

  • bilgisayar oyunuşinaz bir sevgiliniz varsa, kendisini tahrik etmesi muhtemel bir eylem olacaktır.

    (online interactions not rated by the esrb)

  • 11 yabanciyla sahaya cikarken yabanci siniri gelsin, turk oyuncular formayi kaptiktan sonra daha fazla yabanci hakki.

    gercekten galatasaray'in durumuna gore sekillenen bir konu bu.

  • hasankeyf yeni yüzüyle misafirlerini mi bekliyor!!??
    ya insan şu haberi yaparken biraz utanır be!
    ne yüzsüz, ne arsız, ne ar damarı çatlamış insanlarsınız...
    güzelim hasankeyfi yok ettiniz bir de yeni yüzü mü diyorsunuz?
    şeytansınız şeytan!

  • kendine özgülüğün tavana vurduğu bir yöre lehçesi. doğal komikliği ve sempatikliğinin altını çizebilmek için aşağıdaki olayı örnek olarak aktarıyorum sizlere..

    trakya'dan gerçek bir hikayedir!

    yaşlı bir amca eşeğinin üzerinde karayolunda seyretmektedir.
    bunu gören trafik polisleri amcaya takılmak isterler ve
    durdururlar.

    polis- be amca, necin dakman golani? (golan: emniyet kemeri)
    amca- dakmam be işte!
    polis- e bak gördün mü, şimdi ceza keseceyik.
    amca- kes bakalım ne keseceysan da gidecem, acele işim var.
    polis- peki amca, cezayı sana mı yazalım yogsam eşeğe mi?..
    amca- ???
    polis- yani cezayı sana yazarsak 5 milyon deycen, eşeğe 3 milyon deycen.
    amca- bana kes o zaman.
    polis- neden sana keseyoz amca?
    amca- onun sicili temiz ossun, polis yapcez onu!

  • doğum yapmak gibi, ölmek de aşamaları ve fark edilebilir ilerlemeleri olan bedensel bir süreçtir. doğumda olduğu gibi sürecin hızı da kişiden kişiye değişebilmektedir. bazen ölmeyi (veya doğum yapmayı) mümkün olduğunca güvenli ve rahat hale getirmek için tıbbi desteğe ihtiyaç duyulur.

    ölüm yaklaştıkça çoğu insan yeme ve içmeye olan ilgisini kaybeder. yine de sevilen bir yiyecekten 1-2 kaşık kadar yemek zevk verebilir.

    ölmekte olan insanlar sürekli olarak enerjiden yoksundur. hepimiz hastalığın neden olduğu yorgunlukları hissetmişizdir. şiddetli bir grip enfeksiyonunda yataktan çıkamama durumu veya ameliyat sonra iyileşme sürecindeki aşırı yorgunluk gibi. uyku genellikle enerjimizi yeniden şarj eder ve iyileşmenin bir parçası olabilir ancak vücut ölüme doğru ilerledikçe uyku yavaş yavaş daha az etki gösterir.

    ölmekte olan bir kişi giderek daha az uyanık zaman geçirir. ancak uyku gibi görünen şey yavaş yavaş bilinçsizliğe dalmaya dönüşür. uyandıklarında, insanlar bilinçsizce ve huzur içinde uyuduklarını bildirirler.

    ölmekte olan kişi herhangi bir semptomu uzak tutmak için düzenli ilaçlar kullanıyorsa bu aşamada ilaçları yutmak için uyanık olmasını gerektirmeyen alternatiflere geçme zamanı gelir. cilt yamaları, şırınga pompaları ve fitiller kullanılabilir. bilinç kaybının genellikle ilaçlardan değil, ölüm sürecinin kendisinden kaynaklandığını bilmek önemlidir.

    ölüm ilerledikçe kalp daha güçsüz çarpar, kan basıncı düşer, cilt soğur ve tırnaklar sararır. kan basıncı düştükçe iç organlar daha az çalışır. huzursuzluk dönemleri veya kafa karışıklığı anları olabilir ya da sadece giderek derinleşen bilinç kaybı olabilir.

    insanların ölürken neler yaşadıklarını araştırmak için kanıtlanmış bir yolumuz yok. son araştırmalar, ölüme yakın olsa bile, bilinçsiz beynin odadaki seslere tepki verdiğini gösteriyor. bununla birlikte, müzik veya seslerin ölmekte olan bir kişiye ne kadar anlam ifade ettiğini bilmiyoruz.

    bilinçsiz insanların solunumu, beyin sapındaki solunum merkezi tarafından oluşturulan otomatik kalıpları takip eder. ölmekte olan insanlar ağızlarının ve boğazlarının farkında olmadıkları için şiddetli, gürültülü ancak belirgin bir sıkıntı olmadan nefes alabilirler.

    solunum, tekrar eden döngülerde derinden sığa ve hızlıdan yavaşa doğru hareket eder. sonunda nefes alma yavaşlar ve çok sığ hale gelir, nefes almada duraklamalar başlar ve solunum durur. birkaç dakika sonra oksijen tükendiği için kalp atmayı bırakır.

    ölüm şeklini bilmek ve aşamalarını tanımak, bu sürece giren kişilerin neler yaşamakta olduklarını anlamalarına, olası komplikasyonlardan daha az korkmalarına ve semptomları gidermek için tıbbi yardıma ihtiyaç duyulursa yardım isteme güvenine sahip olmalarına yardımcı olur ve böylece “güvenli ve rahat” (ağrısız, korkusuz, paniklemeden) bir şekilde ölebilirler.

    bbc'nin ölüm hakkındaki kısa filmi

    kaynak