hesabın var mı? giriş yap

  • videodaki iki genç sahilde takılırken aniden dev bir parmak izi beliriyor üstünde de yeni çağın başlangıcı yazıyor, ne anlama geliyor olabilir altından ne çıkacak merak ederseniz takipte kalın
    bkz: esrarengiz parmak izi
    edit: altından hangi dizi, hangi olay çıkacak akıllara sorular düşürür.
    edit 2: gökyüzünde bir anda beliren parmak izi ipucu olabilir.
    edit:3 ucu açık olay, ne olduğunu anlamak için takipte kalmak gerek.
    edit 4: soru işaretleri giderek artıyor bu yeni çağ ne zaman başlıyacak acaba?

  • gemicik sahiplerinin finoları gelmiş 9 yıllık reno 12 arabasında katledilen adamın oğlunu ağzı havyarlı olmakla itham ediyor. sadece bir köprüden milyarlarca doları cukkalayanların paralı askerleri gelmiş onlar elit bi garibanız ayağı çekiyorlar. insan mısınız lan siz? ne cins bir mahluksunuz?

  • güzel bir muhitte güzel bir plazada çalışıyoruz. günlük yemek ücretimiz 45 tl. etrafta yemek yiyebileceğin en uygun fiyat 75 tl. bütün şirket çalışanı hep bir ağızdan üst yönetime mail attık "biz bu lüks muhitte plazada çalışmak istemiyoruz verdiğiniz paranın yetebileceği bir muhite geçiş yapalım ya da yemek ücretini ortam koşullarına göre düzeltin lütfen" diye.

    yönetim dudullu'ya taşınmaya karar verdi.

    muhit: batı ataşehir

    10.06.2022 editi: 65 tl oldu.
    11.04.2023 editi: 130 tl oldu.
    03.10.2023 editi: 167 tl oldu.
    21.01.2024 editi: 240 tl oldu.

  • ceviz kurdu, cevize gireceği kadar bir delik açar ve cevizin içine girer. cevizin içi insan beynine benzer, kurt başlar cevizi yemeye. elbette ki buraya kadarı normal. yedikçe şişmanlar şişmanladıkça karnı büyür. yeterince doyunca yükünü tutunca! gitmek ister ama girdiği delikten çıkması mümkün değildir istese de çıkamaz. işin enteresan ve daha da kötü tarafı; içi yenilen cevizin kabuğu da kurumuş ve iyice sertleşmiştir. artık o deliği genişletmek de imkansızdır. kurtçuk oturup etrafına bakar, düşünür taşınır delikten geçip çıkmak için tek çaresi vardır; zayıflamayı beklemek. aç kaldıkça zayıflar, eski cılız haline döner. ve bir gün bitap düşmek üzere ilk başladığı gibi cevizden çıkar. ama çıktığında mevsim bitmiş, ortada aç ve cılız bir kurtçuk ile bir içsiz bomboş bir ceviz kabuğu kalmıştır.
    kimi insanlardaki para ve mal-mülk hırsı da ceviz kurdundaki iştaha benzer. hırsı yenip, artık yeter dediğinde baharlar ve yazlar bitmiş olur.

  • oğlunu okutup, büyütüp, itü ye sokmuş annenin ben ayaklarını öperim. değil ona ezik demek telaffuzuna bile laf söylemek senin haddine mi? be şerefsiz!

  • öyle bir rezil ülkedeyiz ki öyle rezil bir durumdayız ki bir patlama sesi duyunca şehirlerimizde aklımıza kazadan önce terörist saldırı geliyor.

    öyle bir rezil öyle aşağılık bir dönemdeyiz ki, patlama tarihi ile seçim tarihi arasında ne kadar az bir zaman varsa, iktidarın bilgisi dahili ile doğru orantılıdır diyoruz.

    ve ne aşağılık ne acıdır ki bunun gerçek olduğunu da biliyoruz.

    o zamanki başbakan davutoğlu diyor ki; bildiklerimi konuşsam insan içine çıkamazlar. e be kansız o zaman başbakan sendin. senden habersiz, erdoğan'dan habersiz mi oldu onlar?

    reziller alçaklar.

  • en yakın rakibinden sadece bir kaç cm² daha büyüktür.

    edit: sözlüğün 28 milyonuncu entry'sinin bu olması gerçekten çok vahim oldu :/ bilsem şiir falan yazardım.

    edit 2: yozgat'taki dayıma selam gönderiyorum.

  • bugün habertürk köşe yazarının dinlediğini söylediği kayıtla birlikte kesinleşmiş olay. veyis ateşin de ortadan kaybolmasıyla birlikte bütün taşlar yerine oturmuş durumda.

    süleyman soylu belirli insanlardan yüksek miktarlarda rüşvet almak karşılığında devletin adaletini "satıyor".

    hala görevde olması utançtır. türk devletine yakışmaz. acilen görevden alınıp yargıya teslim edilmesi gerekiyor.

    ses kaynağı: https://www.youtube.com/watch?v=n4x9l1jxzic

    edit: kaynak soran arkadaşlar var. köşe yazısı zaten şuan bütün medyada yayılmış durumda. ses kaydı gelince buraya ekleyeceğim. bir iki gün veriyorum kaydın çıkmasına

  • 1991'de yugoslavya'dan bağımsızlığını kazandıktan sonra yavaş yavaş avrupa ve dünya futbolunda adından söz ettirmeye başladı.

    ilk olarak euro 96'da çeyrek final gördüler, dünya futbolunda adından ilk söz edilişleri ise davor şuker önderliğinde fransa 98'deki üçüncülükle oldu. finalin kapısından dönen hırvatlar, artık dünya futbolunda söz sahibiydi. o jenerasyonda boksic, prosinecki ve ülkemizde teknik direktörlük yapan tudor ve bilic gibi isimler vardı.

    daha sonraki turnuvalara çoğunlukla katılsalar da, gruplardan ötesine geçemediler ta ki euro 2008'e kadar.

    euro 2008 hırvatlar için dönüm noktasıydı. zira modric, rakitic ve mandzukic'li jenerasyonun sahneye çıktığı ilk organizasyondu ve aynı zamanda hırvat lanetinin ve loserlığının da başlangıcıydı.

    turnuvaya çok iyi başlamışlar almanya'nın da yer aldığı grupta 9 puanla lider olmuşlardı. çok iyi oynamalarına ve yarı finali sonuna kadar hak etmelerine rağmen dramatik biçimde elendiler bize.

    semih'in yaşattığı travmadan sonra euro 2016'ya kadar sessizliğe gömüldüler.

    yine çok iyi başladılar turnuvaya ispanya'nın önünde lider oldular ve portekiz karşısında yine çok iyi oynamalarına rağmen, bir toplarının direkten döndüğü maçta uzatmalarda portekiz'e kaybettiler.

    bu maçın ardından hırvat loserlığı olarak başlık da açmıştım nitekim bizde de yüzüp yüzüp kuyruğuna getirip sonunu getiremeyen biliç örneği vardı.

    bu turnuvaya dek hırvatlarda iyi başlayıp iyi oynayıp sonra bir şekilde iyi oynadığı maçı kaybetme durumu vardı. bitirişi yapamıyorlardı bir türlü, stresi kaldıramıyorlardı, iyi oynamalarına rağmen kaybediyorlardı.

    aslında bakılırsa danimarka maçında yine hortlayacaktı bu durum. uzatmalarda kaçırılan penaltı ve seri penaltılarda danimarka'nın kaçırdığı her penaltıya karşı penaltı kaçırmaları, dedim tamam bizim hırvatlar yine çok iyi oynadıkları grup aşamalarından sonra elenecekler ama öyle olmadı.

    bu kez rusya maçında uzatmada öne geçtiler sonlara doğru yediler. dedim tamam yine kaybedecekler. yine kazandılar.

    ve dünkü ingiltere galibiyeti. bu turnuvada hırvat loserlığı mu desem şanssızlığı mı kırıldı ve tersine döndü talih yüzlerine güldü.

    bana kalırsa bir avrupa kupası bile kazanabilecek bir jenerasyon (modric-rakitic-perisic-mandzukic gibi isimler) yarı final bile görmeden elenecekken hak ettikleri yere finale euro 2008'den 10 sene sonra çıktılar.

    modric'in de dediği gibi bu jenerasyondan çok şey bekliyordu hırvatlar ve 2008'den beri üstlerinde bir lanet vardı. ve modric önderliğinde fransa 98'deki başarının da üstüne çıktılar.

    bakalım fransa 98'de kendilerini finalin eşiğinden döndüren fransa'ya karşı bu kez neler yapacaklar?

  • ülkemizde çok sayıda sempatizanı bulunan futbol kulübü. geçmişinde ise ilginç bir tesadüf saklı...

    brian clough, 6 ocak 1975'te kulübün menejerliğine getirilir. bu dönemde forest ingiltere ikinci kademesindeki ligde, küme düşme hattına yakın bir sıralamadadır. ligde oynadıkları 42 maçın sadece 12sini kazandıkları sezonun ardından, sonraki sezonda 1976da galibiyet sayısını 17ye, sıralamasındaki yerini 8inciliğe yükseltir. 1976-77 sezonunda 42 maçta aldıkları 21 galibiyetle birinci lige yükselirler.

    1977-78 sezonunda beklenmedik bir dönem yaşanır. forest, birinci lige yükseldiği yıl 42 maçta 25 galibiyetle, açık ara farkla birinci lig şampiyonu olur. aynı sezon finalde liverpool fc'yi geçerek ingiltere lig kupasını kazanırlar ve double yaparlar.

    1978-79 sezonunda avrupa kupasını, lig kupasını alırlar. sezonun finalini ise fc barcelona'yu avrupa süper kupasında iki maçlı eleme sonunda geçerek triple yaparlar.

    1979-80 sezonunda da bir kez daha avrupa kupasını kazanırlar. 89 ve 90'da iki kez üst üste lig kupasını kazanırlar. premier league’in kurulmasıyla birlikte, 91 ve 92'de üst üste iki yıl 8inci olurlar.

    1992-93 sezonunda liverpool galibiyetliyle başladıkları sezona, sonraki 10 maç üst üste kazanamazlar. sezon ortasında dalganan performansları, sezonun son 14 maçına sadece 2 galibiyet almaları sebebiyle lig sonuncusu olarak küme düşerler. sezonun son maçı ipswich town'a karşıdır. brian clough'ın oğlu nigel clough premier league'e veda maçında son golü atar.

    baba brian'ın dipten alıp, zirveye taşıdığı kulüp, kümeye forest forması giyen oğlunun golüyle veda etmiştir...