hesabın var mı? giriş yap

  • ya konuya tam hakim olamadım ama sanırım entry girmek yoluyla reklam yaptığına dair söylentiler var, hatta salçalı falan bir tanesini gördüm, okudum.

    bak sevgili ssg buradan sana sesleniyorum; sözlükten reklam yoluyla dünyanın parasını kazanıyorsun, başka yan gelirler de vardır tam olarak bilemiyorum. hayatın güzel, hayatın şekerli, hakkındır lafım yok kazan, ye, iç.

    ama arkadaşım bir şeyi de bize bırak, zaten şurada sıfır kazanç ile yazıp çiziyoruz bari bunlardan para kazanma imkanı varsa onu da bize bırak, bize pasla. teklif sana gelmiş olabilir, "hacım bir iki entry'de adımızı geçir, parası neyse verelim" denmiş olabilir ama güzel arkadaşım "ben yapmıyorum ama şu şu arkadaşlara ileteyim parayı da onlara verin siz" deme büyüklüğünü göster. 10 bin lira kazanırken bırak 500 lira da biz ekmek yiyelim, her şeye sen yetişme. senden çok rica ediyorum. hadi bize para falan verdiğin yok onu geçiyorum da bari böyle ufak reklam işlerini bize pasla hacım valla ayıp ediyorsun.

    sözlerimi nat nat nat çokonat diyerek bitiriyorum. selamlar, sevgiler.

  • yine ayşe arman'la röportaj yapmış. "iklim farkındalığı" yaratmak istediği şu yeni şarkısıyla ve doğayla ilgili konuşmuş yine.

    tüm yazı bodrum'da teknesinde geçiren kendisi değilmiş gibi, denizi olabildiğine kirleten değilmiş gibi, eşinin denize işerken fotoğrafı yokmuş gibi "çevreci".

    çocuğuna uygun ana okulu bulamayıp "bari ben açayım" deyip milleti silkelememiş gibi de "halkçı"

    10 reklamdan 7-8 tanesinin müziğini kendisi yapmamış, piyasayı domine etmemiş gibi de "eşitlikçi"

    pandemide millet ekonomik zorluklar içinde çabalarken, bu durumu "koza içindeyim gibi düşündüm, kelebek gibi çıkayım kozadan" dememiş gibi de "akıl hocası"

    nefret ediyorum böyle halktan kopuk yaşayıp, halka akıl veren "elitist" insanlardan.

    ya olduğun gibi görün ya da göründüğün gibi ol ya da hiç sesini çıkarma, fikir yürütme de ne olduğun ortaya çıkmasın.

    edit : röportaj yorumlarında da bayağı giydirmişler. neyse ki samimiyetsizliğini anlayanlar çoğunlukta

    ayşe arman'ın nil röportajı

    edit : yahu şu denize işemekle ilgili ne kadar mesaj geldi, bunun neresi yanlış diye. arkadaşlar, yanlış olan direkt tekneden denize işemek. yoksa ben de yüzerken çok sıkıştıysam ve etrafta da kimse yoksa elbette denize işedim. ikinci önemli nokta da, nil ve familyası gibi "kelebek, böcek, koza, doğa, saygı, deniz, toprak...vs" diyip, böyle birşey yapmak. umursamaz davranışlar, şımarıklık, yaparım kimse karışamaz tavrı ve sonrasında da işte bu samimiyetsiz konuşmalar.

  • kompleks bir prodüksiyona, özenle seçilmiş sayısız sample'a, şok edici derecede güçlü ve kararlı bir politik söyleme, ve o söylemin konu edindiği olaylara/mekanlara/zamanlara uyum sağlayan kaotik ses efektlerine sahip efsanevi public enemy albümü.

    yenilikçi prodüksiyon ekibi the bomb squad'ın koca bir albümlük sample malzemesini tek bir şarkıya sığdırması, ezilenlerin tepkisini tüm öfkesiyle dinleyiciye sunan chuck d'nin bilinçli sözleri, ona eşlik eden flava flav'in dinleyiciye rehberlik etmesi, terminator x'in scratch'leri, toplumun noksanlarına yapılan eleştiriler ve black steel in the hour of chaos isimli şaheserde görülebilecek storytelling yeteneği bu albümü komple bir rap albümü yapıyor. albüm bunun da ötesinde şu ana kadar yapılmış en kaliteli rap albümlerinden bir tanesi ve hip-hop kültürünün gelişimi söz konusu olduğunda rap tarihinin en çok önem teşkil eden kayıtlarından biri.

    işte böyle efsane olunuyor, işte böyle başyapıt yapılıyor..

  • güzel film, hayatınızı değiştirecek film olmayabilir ama zaman kaybı demek de zalımlık olur. o kadar da şaabmayın gençler.

    --- spoiler ---

    başkanın özel kalem müdürünün bizzat başkanın oğlu olması, nasa'nın başında anestezi uzmanının olması aslında çok paralel evren sayılmaz, birkaç bin km ötede olabilecek şeyler bunlar. abartı olsun diye yapmışlar ama abartı olmamış bizim için.

    "kuyruklu yıldız aslında hiç yok" diyenler sanırım covid diye bir hastalık yok diyenlere ithafen eklenmiş.

    look-up'ı don't look-up olarak değiştirerek bunun üzerinden hamaset yapan siyasiler var...
    "size yukarı bak diyolar çünkü onlar size yukardan bakıyolar" falan gibi akp siyaseti var. gerçekten amerika da böyle mi lan?
    bizim kadar varoş ve kalitesiz mi siyaset?

    --- spoiler ---

  • bu millet sigarayı ve içkiyi bıraksa, bir de arabayı bırakıp hollandalılar gibi bisiklet sürmeye başlasa devlet iflas eder.

    zamlara ekstra fiyat gelmesi durumudur.

  • amerika'da iki genç adam ot içerken yakalanır ve mahkemeye çıkarlar.
    yargıç, "sizler iyi insanlara benziyorsunuz, size hapse girmeden önce ikinci bir şans vermek istiyorum. bu hafta sonu dışarı çıkıp, insanları uyuşturucu kullanmamaları için ikna etmeye çalışacaksınız" der ve mahkeme pazartesi gününe ertelenir.

    pazartesi günü gelir ve yargıç ilk adama ne yaptığını sorar.

    -sayın yargıç, 17 insanı sonsuza dek uyuşturucuyu bırakmaya ikna ettim.
    + 17 mi? harika. bunu nasıl yaptın?
    -diyagram kullandım sayın yargıç. şunun gibi iki daire çizdim: 0 o ve dedim ki, büyük olan uyuşturucu kullanmadan önceki beyniniz, küçük olan uyuşturucu kullandıktan sonraki.

    bunun üzerine yargıç "bu takdire şayan bir yöntem" der ve ikinci adama döner "ya sen ne yaptın?"

    -sayın yargıç, 156 insanı sonsuza dek uyuşturucuyu bırakmaya ikna ettim.
    + 156 mı?!! bunu nasıl yaptın?
    -benzer bir diyagram kullandım sayın yargıç. şunun gibi iki daire çizdim: o 0 ve dedim ki, bu hapse girmeden önceki g*t deliğiniz...

  • temel olarak iki tür (bkz: mızka) vardır: diatonic ve (bkz: chromatic harmonica). diatonikler genelde 10 delikli olur ve temel notaları vardır. örneğin c mızıkasındaki deliklere üfleme veya içine çekmeyle sadece c (do) majör dizisinin sesleri çıkar.

    kromatiklerde ise genelde 10-12-14 deliklidir ve bunaların bazılarında da "pompa" denilen bir mekanizma bulunur. bu pompa yardımıyla kromatik mızıkadan bir oktavı oluşturan 12 ses de çıkartılabilir.

    (bkz: mızıka) konusunda önce ne tür müzikten hoşlandığınız ya da ne tür müzik çalmak istediğinize karar vermelisiniz mızıkada. kromatik mızıka daha çok klasik müzik, caz, latin müzikleri çalmak için kullanılır.(bu müziklerin armoni yapısı nedeniyle çok sayıda sese ve geçişe ihtiyaç vardır pek bilmiyorum da öyledir herhalde.)

    diatonikler is blues, rock gibi müziklerde daha çok kullanılır. diatonik mızıkanın öğrenmesi göreceli olarak daha kolaydır.
    mızıka seçmeden sonra ilk iş mızıkayı düzgün tutmaktır. mızıka (sağ elini kullananlar için) sol elin baş parmakla işaret parmağının arasına oturtulup ağıza paralel şekilde tutulur, sağ el de elin büyüklüğüne göre istenen şekilde mızıkayı tamamen kapatacak şekilde sağ elin üstüne kapatılır.

    sonraki kısım ise mızıkadan düzgün bir şekilde tek nota (single note) çıkarabilmek. düzgün bir tek nota parmaklarınızla bir tek delik dışında tüm delikleri kapatıp mızıkaya üfleyip içinize çekmenizle çıkan sestir.

    bu gerçekten en önemli kısımıdır mızıka çalmanın.

    single note çıkarmak için kullanılan 3 teknik vardır:

    1) dil yuvarlama. genetik bir özelliktir. herkes yapamaz tam olarak dilini u şekline getirmeyi. yuvarladığınız dili mızkaya yapıştırısınız. mızıkayla hava alış-verişini yuvarlanan dilin ortasından yapar dille etrafdaki delikleri kapatırsınız. yapması zordur.

    2) dil ile kapatma. dilinizi kullanarak üfleyeceğiniz deliği ağzınızın sağ (sol) tarafında bırakır dilinizle sol(sağ) tarafta kalan delikleri kapatırsınız.

    3) balık dudağı(düz üfleme): ayna karşısında bir süre çalıştıktan sonra dudaklarınızı balık dudağı şekline getirip havanın girip çıkması için sadece bir delik genişliği kadar yer bırakıp.

    ben şahsen bu tekniği (3) kullanarak çalıyorum. diğer teknikler ilerki seviylerde bazı efektleri yapmak için avataj sağlasa da gerek dil sağlığınız için gerekse kolaylık bakımından 3. teknik daha mantıklı gözüküyor benim açımdan.

    düzgün tek nota sesleri çıkarmak gerçekten çok önemli. tam istenilen bir ses çıkarılana kadar 2 hafta süre geçebilir.

    gelelim harmonikalara.

    blues çalmak için piyasada en uygun fiyata alınabilecek nispeten en kaliteli aletler hohner ya da lee oskarların major diatonik harmoniklarıdır.

    orta üst seviyedekiler:

    hohnerın blues harp, marine band, special 20, pro harp, big river harp orta üst seviyee modeleri bunlar yaklaşık 25$ civarındalar. daha ucuz istiyorsanız hohner blues band fiyatına göre en üstün performansı veren mızıka ama bulunması kolay değil pek.

    blues çalmak için ise major diatonik mızıkayı "second position" ya da "cross harp" adı verilen teknikle çalmak gerekiyor. bu teknikle perfect 5'liler çevrimine göre c mızıkadan g blues şarkılar çalınıyor. (yani mızıkanın tonundan 5 yarım ses daha pes tondan blues çalınabiliyor.

    internetten araştırmayla daha detaylı bilgi bulabilirsiniz ancak genel olarak ditaonik harmonikalarda blues dizisi (major pentatonik ya da tam bilmiyorum bunu da) second position da:

    2:(bkz: diatonic harmonika)nın delik numarası
    d:draw (içine çekme)
    b:blow (üfleme)
    db:draw bend (bükme - içine çekerken havanın açısını değiştirip sesi yarım ses tizleştirme)

    2d , 3db , 4db , 4d , 4b , 5d , 6b

    major blues şarklara bu dizideki notaları kullanarak rahatça eşlik edebilirsiniz.