hesabın var mı? giriş yap

  • vol 2
    1971 yili kasim ayina gelindiginde ekonomik kriz artik evlerde hissedilmeye baslanmisti. sagci ve solcu gruplarin kavgasi tansiyonu yukseltiyor ve ulke yavas yavas iflasa dogru ilerliyordu. temel gida urunleri piyasada bulunmuyordu, enflasyon artisi kontrol edilemiyordu. ilk 6 ayda gerceklesmis olan ekonomik iyilesme artik kotu bir tablo yansitmaktaydi. hergun tekrarlaran grevler ve is durdurma eylemleri allende´yi caresiz birakiyordu.

    433. gun : bu kadar sikintilarin oldugu bir donemde sili halkini ikiye bolen bir olay gerceklesti, fidel castro´nun sili ziyareti. 10 kasim 1971 de fidel 10 gunluk bir gezi icin sili´ye geldi. ama gezi beklenildiginden uzun surdu, yaklasik bir ay. fidel gezi suresi boyunca bakir madenlerini, fabrikalari ve universiteleri ziyaret etti, bazi sehirlerde halka konusma yapti. fidel´e bu gezide o siralarda ismi bilinmeyen ama daha sonra sili´nin yonetimini ele alacak santiago garnizon komutani olan general augusto pinochet eslik ediyordu. fidel´in gezisinin uzun surmesi, katildigi etkinliklerde cosup eglenmesi sili basinini kizdirmaya baslamisti, artik basin fidel dans ederken biz yiyecek bir seyler ariyoruz baslikli manset atiyorlardi. allende´nin yardimcilarindan biri olan ricardo muñoz, daha bir hafta gecmeden allende bu ziyaretten rahatsiz olmaya baslamisti, ikinci hafta dolayli yollardan artik fidel´e gitmesi gerektigi bildirildi diye demec vermisti. 3 aralik 1971 de estadio nacional´de veda toreni yapilarak fidel yolcu edildi.

    463.gun : 1971 yilinin sonlarina dogru gida uretimi yapan firmalar uretimlerini durdurdular. baskent santiago´da et bulunamiyordu, gelen deniz urunleri ise halkin ihtiyacinin cok altindaydi. allende´nin ekonomi bakani jose cademartori´ye gore ise bu firmalar hukumeti zor duruma sokmak icin kara borsacilik yapiyordu.

    ulkedi kriz ortamina ragmen, allende hukumeti metro insaatina hiz veriyor, zengin semtlerinde alis veris merkezleri aciyordu. allende´nin cok onem verdigi proje olan gabriela mistral kultur merkezinin insaati buyuk bir hizla ilerlemekteydi, ne yazik ki bu kultur merkezi askeri darbe olduktan sonra pinochet´in gizli karargahi olacakti.

    673. gun : 1971 temmuzunda sili halkinda ki kutuplasma yasama etki etmeye baslamisti. sagci gruplar allende´´yi makaminda ziyaret ederek hosnutsuzluklarini dile getiren bir manifesto verdiler. o toplantida bulunan julio bazan ziyareti anlatiyor : allende problemlerimizi ve tehditlerimizi duymazdan geldi, bizleri efemine bir grup olarak gordugunu ve tehditlerimizden korkmadigi belirtti.

    12 kasim 1972 de 56 bin kamyoncunun katildigi grev basladi. kamyoncular hukumetin kurmus oldugu icin tasimacilik sirketinin kapatilmasini, kredilerde esneklik yapilmasini ve yedek parca ithalatinin arttilmasini talep ediyorlardi. allende´ye gore bu grev kendisine karsi amerika tarafindan finanse ediliyordu. kamyoncularin grevi benzin istasyonlarina yansidi, benzin bulamayan istasyonlarda satisi durdurma karari aldi.

    allende kamyonculara seslenerek : faşistlerin ve onları destekleyen gericilerin hileli manevralarına aşılmaz bir engel oluşturacağız. bu engel , şili'ye karşı çıkan emperyalist piclerin çıkarları icin onlarla işbirliği yapanlara karşı, iç savaş arayanlara karşı olacak.

    allende´nin bu konusmasi tansiyonu dusurmeye yetmedi, kamyonculardan sonra otobus soforleri de greve basladi ve kucuk esnaf kepenk kapatmaya basladi. hukumet bu eylemlere sert bir dille cevap vermedi, dukkanlar polis zoruyla acilmaya zorlandi, bu emre direnenler goz altina alinmaya basladi.

    791. gun : bitmek bilmeyen grevler ve enflasyon %173 lere kadar yukselmesi uzerine generallere kabine yer vermek zorunda kaldi. general carlos prat ic isleri bakanliga, amiral ısmael huerta bayindirlik ve iskan bakanligina, general claudio sepúlveda maden bakanligina getirildi. askerlerin gorevi gelmesi bazi asiri sag goruslu kisilerde hukumeti askerlin yardimiyla bitirme dusuncesini ortaya cikardi. bu kisiler patria ve libertad orgutu altinda sag goruslu universite ogrencilerine silahli egitim vermeye basladilar. bunun uzerine solcu gruplar da koylerde ve fabrikalarda orgutlenmeye basladi.

    818. gun : allende birlesmis milletler toplatisi icin amerika, meksika ve kuba gezisine basladi, geziye baslarken sili tarihinde bir ilk olarak yerine vekil olarak general carlos prats´i birakti.

    enflasyonun yukselisi onlemiyordu ve temel tuketim malzemeleri hala karaborsadaydi ve sili halki yeni bir olusumla tanisiyordu, bitmek bilmeyen kuyruklar. seker, un, pirinc, margarin gibi gida maddelerine ulasmak icin 4-5 saat kurukta beklenmesi gerekiyordu. artik sili halki tamamen kutuplasmisti, bir tarafta isciler, koyluler oteki tarafta sanayiciler, zengin kisim ve sag goruslu politikacilar. enflasyoun yukselmesi artik kontrol edilemiyordu,

    22 aralik 1972 de uc is adami, hotel carrera´da toplanarak ulke capinda grev baslatma karari aldilar. allende´ye gore bu eylemin arkasinda da cia bulunuyordu. televizyon programlarinda sag goruslu politakacilar ulkeyi daha iyi organize olmus bir ekibin yonetmesi gerektigi soyluyordu, kast edilen bu ekip silahli kuvvetler idi.

    1972 yili enflasyonun durdurulamayan yukselisi ve devam eden kuyruklarla bitiyordu. allende hukumeti bir acil durum plani hazirladi, bu plana gore grevde bulunan kamyonlara devlet el koydu ve baskent santiago´ya temel gida urunlerinin tasimasi saglandi. daha sonra demir yollari grevi de polis baskisiyla bitirilip ulkenin ic kesimlerine yardim gonderilmeye baslandi.

    1973 subatinda, artik bazi temel gida urunlerinin dagitimi karneye baglandi. haftada bir sepet dolusu temel gida urunu veriliyordu, kimilerine gore iktidar kendine yakin olanlara karne dagitimini daha once yapmis ve iktidara yakin olan kisiler daha cok yardim alabilmekteydi. karne dagitimida cozum olmadi, kara borsacilik onlenemez hale gelmisti, piyasada seker, kahve, pirinc, yag bulmak artik mucize gibi birseydi.

    913. gun : 4 mart 1973 te parlamento secimleri yapildi. secimlerden once sag partilerin amaci mescliste cogunlugu ele gecirip, allende hukumetini bitirmekti. secim sonuclari sag partilerin istedigi gibi sonuclanmadi, mecliste yeterli cogunlugu saglayamadilar. secimlerden sonra 27 mart 1973 te, allende hukumette bir degisiklige gitti, bakanlik gorevinde bulunan generaller gorevlerini birakilar.

    918. gun : secimlerden 5 gun sonra allende hukumeti daha cok polemik yaratan bir reformu acikladi, herkese esit egitim. bu programa gore fakir ailelerin cocuklari, zengin ailelerin cocuklarinin okudugu kolejlerde parasiz egitim alma hakkina sahip olacaklardi. kimi politikacilara gore bu elma ve armutu birlestirmek gibi absurd sayiliyordu. sili katolik klisesi de programi elestirince sokaklarda ogrenci olaylari basladi. bu tepkilerden sonra hukumet bu programi iptal etmek zorunda kaldi.

  • 2018 yılı içerisinde ocak ayında gerçekleşen olay. birilerinden bir yerlerden talimat geliyor. personel alınacak diye. kimseden habersiz sessiz sedasız personel alım yönetmeliği bölge müdürlüklerine gönderiliyor. başvurudaki tek kriter 18 yaşını doldurmuş olmak ve 30u geçmemiş olmak. kpss aranmıyor, dil aranmıyor. bölüm eğitim aranmıyor hiçbir kriter yok nerdeyse. dediğim gibi tek kriter yaş. başvurular ise sadece ptt şubelerinden dilekçe yoluyla yapılıyor. başka hiçbir türlü başvuru kabul edilmiyor. işe alım ile ilgili yönetmeliğin linkini paylaşacağım sizinle.
    bu 2000 personel alımı acil istihdam olarak nitelendirilmiştir. personel alım bilgisi o kadar gizli ve el altından yürütülüyor ki kulaktan kulağa ancak internet sitelerine 31 ocak tarihinde düşüyor ama nasıl başvuracağın konusunda hiçbir bilgi yok. ve işin komik tarafı son başvuru tarihi 31 ocak. bu işe alınacak 2000 kişi kim neden bu kadar gizli saklı personel alımı yapıldı merak konusu umarım benden başka cesareti olan birileri bu konuyu dile getirir de o 2000 kişi ifşa olup açığa çıkar.
    yönetmelik

    google personel alım arama sonuçları.
    başı cemaatlerden yeterince ağrımış bir millet olarak bugün ptt'de olan şey yarın diğer kurumlarda olur sonra niye işsizim diye ağlamasın kimse.

    düzenleme: bazı arkadaşlar yalan yanlış bilgi verdiğimi söylemeye çalışıyor 2017/2 personel alımlarında kpss şartı ile mülakatı dahi geçip alımı gerçekleşmeyen insanlar tanıyorum hatta onlardan 2 tanesi ocak ayı içerisinde tekrar başvuruda bulundu ve başvuruları geçersiz sayıldı. biraz araştırmaktan üşenmeyin duyum ile hareket edecek yaşta kimse olduğunu düşünmüyorum burada.

  • wikipedia'dan alıntı;

    ''sharing is also a common freegan practice. food not bombs recovers food that would otherwise go to waste to serve warm meals on the street to anyone who wants them. the group promotes an ethic of sharing and community, while working to show what they consider to be the injustice of a society in which they claim fighting wars is considered a higher priority than feeding the hungry.''

    yani diyor ki, yemediğin, tüketmediğin besin maddelerini paylaş. bir paylaşma ortamı yarat. bunları çöpe atmak yerine, bunları bulamayanlara ver, değerlendir. en küçük bir besin maddesi bile boşa gitmesin. çünkü senin ihtiyacın olmayan şey, başkası için çok büyük bir ihtiyaç olabilir. herkes freeganist olursa eğer, öncelikle insanların ihtiyaçlarını karşılayabilmek için bir zincir oluşturulur. üretim yapılır ve bu üretimde insan gücü kullanılır. herkes, kendi yiyeceğini kendi üretir, bu üretimde bireyler ihtiyaçlarından fazla olanı da üretmek için gücü olmayanlarla paylaşır. burada ''beleşçi'' olarak tanımlanabilecek olan kişi ise, bu üretime katılıyormuş gibi yapıp, çalışmayandır. ancak freegan olan kişi, sadece çöp toplamaz. aksine üretmeyi de seçer. ancak bu üretim için de, tamamen doğaya dönmek ve doğayı tamamen anlamak gerekir. şehirde yaşayan bir insanın üretim yapması oldukça zordur.

    freeganism, savaşlara harcanan paranın bırakılıp, aç insanların doyurulması için kullanılmasını ister. bu isteğinde de oldukça hayalci olsa da, tutarlıdır. eğer bu para, insanlığın yiyecek, giyim ve yaşam koşullarını düzeltmek için kullanılsaydı, bugün tüketim toplumlarının en fazla şikayet ettiği aşırı tüketim ve sonuçları gibi durumlar oluşmazdı. aslında en küçük bir tüketim malzemesinin, örneğin kolanın, ne kadar vahşi bir kapitalizmle üretildiğini bilenler, bunu bildikleri halde bu tüketime devam edenlerin ''ne yapalım. tüm mamüller, bu spor ayakkabı, bu laptop, bu kola böyle üretiliyor. aç mı kalalım? bunları kullanmayalım mı? o zaman hiç yaşamayalım olsun bitsin. '' açıklamasına karşı bir duruştur. yani ''ne yapalım?'' sorusuna verilmiş bir cevaptır, cevap da ''üret'' tir. kapitalizmin insanlar üzerindeki en büyük etkisi, üretmemeyi aslında psikolojik olarak yediriyor olmasıdır. bireyselcilikle, toplumların içindeki boşlukların tamamlanmayacağı oldukça aşikarken, freeganistler, oldukça ütopik de olsa, bu duruma karşı bir tepki hareketi olarak doğmuşlardır.

  • anlatayım da içiniz soğusun.

    20 - 25 dakika önce evinde lazım olduğu için bizdeki ufak taş motorunu istemeye geldi mahalleden bir komşu. ayaküstü de muhabbet ettik beş on dakika.

    bu komşunun çalıştığı fabrikanın sahibi kendi şahsî hesabından bütün işçilerine 1000'er liralık migros alışveriş kartı vermiş.

    tabii ki çok güzel bir davranış. yüzlerce çalışanına gönlünden kopmuş yardım etmiş adam bu salgın döneminde kullansınlar diye. gelin görün ki bizim bu komşu abi fabrikada " migros'tan alışveriş çeki vermiş çünkü orada içki de satılıyor " gibi laflar etmiş.

    bir de bize anlatırken öyle sinirli, öyle kendini haklı görür bir hâlde ki!

    bu konuşmalarını patrona iletmişler tabii ve adam da verdiği kartı geri almış.
    utanacağı yerde hâlâ kendini haklı görüyor bizimki de.

    babam, " kendin kaşınmışsın. cuma'ya bile gelmiyorsun, sonra olur olmadık yerlerde adamlık yapmaya çalışıyorsun! " diye cevap verdi de " iyi akşamlar " dedi gitti adam öylece motoru alıp.

    zerre acımadım.
    bre malın önde gideni! evinde çoluk çocuğun var. ne güzel 1000 liralık alışveriş hakkın olacaktı durduk yere.
    ne diye şov yapıyorsun?

    toplumda artık çok var bu tipler o yüzden gerçekten iyi olmuş diyorum.
    böyle sert tepkilerle akıllanırlar belki.

    dipçe: yine okuduğunu anlamayanlar doluşmuş başlığa! adam, " ben içki satılan yerden alışveriş yapmam! " demiyor. böyle dese kimse laf edemez ben de dahil. sonuçta adam buna mecbur değil. hatta böylesi iyi niyetli bir patrona durumunu doğru dürüst açıklasa idi eminim o patron o kartın yerine 1000 liralık normal bir çek bile verirdi gitsin istediği yerden alışveriş yapsın diye.

    yalnız bu komşumuz hem kartı kabul ediyor hem de patronun arkasından sallıyor! bu ikiyüzlülüktür! bunu eleştiriyorum. " adam neden içki satılan yerden alışveriş yapmıyor? " demiyorum!

  • -sen kilo mu aldın ?
    - sen zayıfladın mı ?
    -sen daha iş bulamadın mı?
    -sen de saçları iyice döktün mü?
    -sen daha evlenmedin mi?
    - çocuk yapmıyor musunuz ?

    bunları ve buna benzer soruları soranlar azaldıkça , anlayın ki toplum olarak çağ atlamış bulunuyoruz.

  • "başbakan ensar'ı savundu, aile bakanı ensar'ı savundu, cumhurbaşkanı ensar'ı savundu, müsade edin de çocukları da ben savunayım"

    kemal kılıçdaroğlu

  • dandik bir firmayla görüşmenin bir kısmı tamamlanmıştır. devamında,

    ik: akıcı yazıyor ama ingilizceniz ne seviyede?
    kedish: isterseniz ingilizce devam edelim.
    ik: eheheu yok benim pek iyi değil aslında da!
    kedish: (iç ses) -teallam sabrımı mı sınıyorsun!-