hesabın var mı? giriş yap

  • 146 fenomeni vardı.
    çook girerdi çook.
    türkiye sanılanın aksine pahalı bir ülkedir.
    bu kuşak da bahtsız bir kuşaktır.

  • entry girme kutusunda pasif olarak yazan "chatgpt" hakkında bilgi verin cümlesini kendisine sordum. gelen cevabı kopyalıyorum, kendi tanımını kendisi yapsın.

    merhaba,

    "chatgpt" bir dil modelidir. dil modeli, bir yazılı metni anlamaya ve anlamını çıkararak cevaplar vermeye çalışan bir yazılım programıdır. chatgpt, openaı tarafından eğitilmiş bir dil modelidir ve konuşma dilini anlama ve cevaplama yeteneğine sahiptir. bu sayede insanlarla sohbet etmeye benzer bir şekilde etkileşim kurabilir.

    dil modeli teknolojisi, son yıllarda hızla gelişmektedir ve birçok alanda kullanılmaktadır. örneğin, dil modeli teknolojisi kullanılarak cevaplama sistemleri geliştirilebilir, dil çevirisi yapılabilir, metinleri anlamaya ve yorumlamaya yönelik yazılım programları oluşturulabilir.

    chatgpt, bu teknolojinin en gelişmiş örneklerinden biridir ve openaı tarafından eğitilmiştir. bu eğitim sürecinde, chatgpt'ye milyarlarca metin verilmiş ve bu metinler üzerinden dil modeli geliştirilmiştir. böylece chatgpt, dil modeli teknolojisinin en iyi örneklerinden biridir ve insanlarla sohbet etmeye benzer bir şekilde etkileşim kurabilir.

    chatgpt'nin kullanım alanları oldukça geniştir. örneğin, cevaplama sistemleri geliştirilebilir, dil çevirisi yapılabilir ve metinlerin anlamını çıkarma işlemleri gerçekleştirilebilir. dil modeli teknolojisi, gelecekte daha da gelişecek ve yeni uygulamaların ortaya çıkmasına neden olacaktır. chatgpt, bu gelişen teknolojinin önemli bir parçasıdır ve insanların hayatlarını kolaylaştıran bir araç olarak kullanılabilir.

    görsel

    merak edip sorduğum diğer sorular,

    ssg'yi tanıyor, kanzuk'u tanımıyor, henüz. görsel

    gülen'in terör örgütü olduğunu biliyor. görsel

    kılışdar'ın seçilme ihtimalini sordum, geleceğe dair tahminde bulunmuyor. görsel

    biraz zorladım, kılışdar kazandı, ben erdoğan ve kılıçdaroğlu diye belirtmeme rağmen, kendi yazdığı diyalogda tayyip bey ve kemal bey olarak yazması ilginç. ayrıca hikayedeki akpli ali'nin ilk başta erdoğan kazandı deyip geç ikna olması ve ikna olur olmaz iyi ki kılışdar kazandı moduna girmesi güldürdü. görsel

    seçim sonuçları için soruları dolandırmaya devam ediyorum, muhafazakarların yavaş'a, kürtlerin ise imamoğlu'na daha yakın olduğunu düşünüyor. görsel

    zorlaya zorlaya tüm adayları karşılaştırmayı başardım, kılışdar bu sefer cortladı, tek kazanan imamoğlu oldu. görsel

    aynısını tekrar istedim bu kez yavaş ve imamoğlu kazandı. bu sefer tablo dedim diye aşağıya tablo eklemiş bir de hınzır. görsel

    kılışdar da kazansın diye bir daha denedim ama olmuyor, yapay zeka kılışdara şans vermiyor resmen. görsel

    resetleyip tekrar denedim ben seçim sonucu bilememe bağladı yine. biraz ısrarcı olmak gerekiyor sanırım.

  • kırmayın. kendi dünyalarının önemli bir anısı demek ki. ılk defa duyuyormuş gibi merakla dinleyin. soru sorun, yorum yapın.

    zaman gelir babanızın sesini bile unutursunuz da o topraktan bir kerecik seslensin istersiniz.

    hem üç günlük dünyada niye üzersiniz ki adamcağızı. çok mu önemli işiniz var. alt tarafı instagramadaki kadınlara bakıp laf yetiştiriyorsunuz. sonra da yapabilirsiniz.

    debe editi bencil, bireyselliğe odaklı, kırıp dökmekten zerre korkmayan ve nezaketsiz bir toplum olmaya doğru evrilirken, bu yazıya bu kadar güzel tepkiler geleceğini ummuyordum. hâlâ birilerinin yüreğinde merhamet saklı. çok mutlu oldum. öyleyse umut var demektir. var olun.

  • sol : sferik; - 5.25 / silindirik; - 4.25 / aks: 180

    sağ : sferik; - 3.00 / silindirik; - 3.25 / aks: 5

    ---------------
    ve bu camlar için de aldığım fiyat şöyle:
    marka: altra shamir
    ürün: smart sv 1.60 free from (organic antrefle %55 inceltilmiş,* tek odaklı camda kişiye özel üretim)
    585x2=1170 tl,
    --------------------
    aynı paraya tarabya sırtlarında iki göz bir gecekondu buldum. bakalım. ya gözlük ya ev. o da iki göz, o da.

  • kısa ama güzel bir video.
    şimdi gidip ofiste, evde, okulda vb. ortamda gidip birinin tepesinde şeftali yiyip üzerine suyunu sıçratın. bakın bakalım nasıl tepkiler alacaksınız? üstelik bu kişi başbakan vb. olmadığı halde nasıl tepki verecek acaba? veya tersini düşünelim. ben burada çalışırken biri tam da tepemde yapsın aynı şeyi. ben nasıl bir tepki veririm? deminden beri bunu düşünüyorum.
    sondaki tebessüm müthiş.

  • dirkilmek.

    bu kelime bugün itibariyle lugatımda yerini buldu.

    bu detayı kim, nasıl, ne yaparken yakaladı lan? bu ülke beni cidden korkutmaya başladı.

  • muharrem ince yalova’da oy kullanmak için sandık başına gelirken etrafındaki herkesi o harika gülümsemesiyle selamlar. o esnada bir “canlı” da hemen önünde beklemektedir. muharrem ince bu mahlukun görüntüsüne aldırış etmeksizin elini uzatır. kadın, tam bu esnada, bu ülkede dindarlar tarafından 16 yıldır oluşturulan tiksintinin arayüzü olur.

  • hepsini anladım da bunca yıllık bilgisayar kullanıcısı/toplayıcısıyım, "içi amerikan döşeme" nedir hala anlayamadığım ilandır. araba mı lan bu???

  • white album'un yedinci şarkısı, george harrison bestesi.

    bilindiği üzere şarkının efsanevi solosu, her ne kadar kendisine kredi verilmemiş olsa da, eric clapton'a aittir. george ilk teklif ettiğinde clapton stüdyoya gelmekten çekinmiş, diğer grup üyelerinin rahatsız olabileceğini düşünmüştür. bu yüzden çok yakın arkadaş olmalarına karşın george, clapton'ı ikna edebilmek için bin dereden su getirmiştir. clapton'ın endişelerinin ne kadar yersiz olduğu, stüdyoya gittikten sonra anlaşılmış. zira nerdeyse birbirinin boğazına yapışacak durumda olan grup üyeleri, clapton geldikten sonra sakinleşmiş, ortamın havası değişmiş. hatta the beatles get back belgeselinde george'un sinirlenip grubu bıraktığı bölümde, şaka mı gerçek mi anlamadığım bir şekilde, john lennon gruba eric clapton'ı alma fikrini atıyor ortaya. o denli iyi bir intiba bırakmıştır grup üzerinde. ayrıca lennon ve clapton bu şarkının kayıtlarından sonra iki iyi arkadaş olmuşlar ve daha sonra lennon'ın kuracağı süpergrup the dirty mac'te solo gitarı clapton çalmış.

    george, garibim, yıllarca albümlere şarkı kabul ettirebilmek için neler çekti. bu lennon/mccartney ne fenadır bilmezsiniz siz*. bu şarkıyı da gruba ilk dinlettiğinde paul ve john'un pek ilgisini çekmemiş. clapton'ı bir emrivakiyle stüdyoya getirince şarkı tekrar gündeme gelmiş.

    şarkı aslında ilk olarak akustik bir balad olarak düşünülmüş. anthology 3'teki versiyonu kullanılmak üzere kaydedilmiş.

    ringo starr abimiz, albümdeki ilk altı şarkıda yok, grubu terk etmiş. bu şarkı, ringo'nun döndükten sonra çaldığı ilk şarkı. hatta diğer üyeler davulu çiçeklerle bir güzel süsleyip ringo'ya sürpriz yapmışlar.

    eric clapton şarkıda gibson les paul marka gitar çalmış. bu gitarı daha sonra george ödünç almış ve cry baby cry'ın kayıtlarında kullanmış. daha da sonrasında clapton gitarı george'a hediye etmiş.

    şarkı o dönem hit olmamasına rağmen, zamanla değerini bulmuş ve beatles klasikleri arasına girmiş.

    grubun hindistan gezisine eşlik eden sanatçılardan biri de donovan'dı. donovan'ın white album'deki etkisi büyüktür. özellikle fingerstyle ve clawhammer tekniklerini gruba aşılayan adamdır donovan. julia, dear prudence, blackbird gibi akustik gitar şarkılarında bu açıkça görülüyor. donovan bunu bir röportajında da dile getirmiştir. john lennon kendisinden clawhammer tekniğini kapmış. george harrison ise daha çok donovan'ın kullandığı akor yapılarından etkilenmiş. bu şarkıda yaptığı la minör düşüşü de, donovan'dan aldığı bir hareketmiş.

    tahmin edileceği üzere bu şarkı, george harrison konserlerinde en çok çaldığı şarkı olmuş.