ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
sözlükçülerin üye olduğu gizli teşkilatlar
-
beni adamdan sayıp alacak örgüte zaten ben girmem.
edit:
yukarıda yer alan repliğin ferhan şensoy'un efsanevi pardon filmine ait olduğu her ne kadar sözlük camiasınca anlaşılmış olsa da, bazı yazarlar yine de filme atıfta bulunmam gerektiği yönünde uyardılar.
düşündüm ve haklı buldum.
işte o repliğin geçtiği sahne
bu muhteşem filmi hala izlemeyen varsa hemen izlesin diyorum.
debe edit:
çok sayıda yazar arkadaş, özelden mesaj yazarak bu repliğin groucho marx'a ait olduğunu belirtti.
zaten sözlükte de daha önce yazılmış.
(bkz: #22508435)
woody alllen'da annie hall adlı filminde bu repliği kullanmış.
bilmiyorduk, öğrenmiş olduk.
bilgilendiren yazar arkadaşlara teşekkür ederim.
rte'nin 4 yeni otomobilciği
-
ömründe 80 euro görmeyen adam, maksimum 800. 000 eurodur diyor bunu da sanki zaruri ihtiyaçmış gibi yansıtıyor. amaç algıymış, yersen.
trt muhabirini ısıran zombi nine
-
filistinli ninemiz, adı alemmiye hammude'ymiş. vefat etmiş, allah rahmet eylesin.
kendisiyle "yapılmaya çalışılan" röportajda komik görüntüler oluşmuş :)
işte o nine
dini bayramda içki içmek
-
herkesi şu dininize inanıyor sanıyorsunuz ya, çok dehşet bir durum.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"ulan 150 lira burs vereceksiniz, istiyosunuz ki tüm akrabalarım ölmüş olsun, tutunacak dalım kalmasın. sakat kalayım, tecavüze uğrayayım. ibneler!"
dersini fazla ciddiye alan resim hocası
-
dersini ciddiye alan matematik, fizik hocasından daha aşağı değildir.
be pezevenk. matematiği, fiziği ciddiye alan hocanın izinden gidip cern de araştırmacı mı oldun da burada salak salak konuşuyorsun. çizmek bir çeşit algılama şeklidir. etrafına öküz gibi bakmanı engeller. detaylara dikkat etmeni sağlar en basitinden. senin gibi düşünen hanzolar tarafından bu ülkede resim dersi bir saate indirildi. herkes muhasabeci olsun, mühendis olsun. tasarım denen şey gökten yağıyor zaten. eğitim ile hiç alakası yok. hırbo. duvarlarıda griye boyayalım. ha olur da birgün firma sahibi olursun, logonu da sen yaparsın reklam filminide iphoneunla çekersin. öküz.
marcao ve kerem aktürkoğlu'nun barıştırılması
-
he lan işimiz yok marcao satılsın diye mesai yapıyorduk. adam milyonların gözü önünde gencecik çocuğu dövdü ama bunlara göre rakip takım taraftarları suçlu. bu kadar omurgasız nasıl olabiliyorsunuz hayret doğrusu.
-en çok favlanan entryim bu olmamalıydı.
the purple rose of cairo
-
ilginç diyalogları, olağanüstü fantastik kurgusu ve eşsiz müzikleriyle harika woody allen filmi. ana film bir yandan o içteki filmin kurmaca dünyasını alt üst etmekle uğraşırken, bir yandan da yeni bir kurmaca evrene sürükleyiverdi bizleri..kurmaca bir eser yazmak ne kadar uğraş isteyen bir iş olduğunu bu film de tekrar anımsamış oldum. o içteki filmin olay örgüsü karakterlere nasıl da bağlı..eğer en ufak bir karakter atlamasında, eksilmesinde hikayenin büyüsü nasıl bozulur, daha dağrusu eser nasıl sönük kalır? işte bu soruyu cevaplamama yardımcı oldu diyebilirim bu eser için. sözün kısası, kurmaca dünyasıyla* uğraşanlar için kesinlikle izlenmesi gereken bir film...
şanlıurfa'da iki motorcunun öldürülmesi
-
aslında urfa'nın amsterdam, bern, barselona olduğunu öğrenmemize neden olmuştur.
hee amk heee çok güzel çok misafirperver çok sıcakkanlı yer.
ulan siz bu ülke sınırları içinde akp'nin %60 alıp da insanlarının hoşgörülü, misafirperver, açık fikirli, sıcakkanlı olduğu yer mi gördünüz?
önüne kebap koydu diye neredeyse sevinçten ölecekler amk.
tüm motivasyonu öteki diye adlandırdıkları milyonlarca insana kan kusturmak, bastırmak hatta şartlar gereği öldürmek olan bir ideolojiye ölümüne bağlı bir il bu sıfatların hiçbirinı taşımaz.
hani aralarında yaşamasam inanacağım.
yazdıklarımın konu dışında olduğunu biliyorum lakin olay üzerinden bok çukuru yerleri göklere çıkarmayın amk.
ben danla bilic sorularınızı bekliyorum
çocukken yapılan abukluklar
-
kreş öğretmeninin söylediklerini aşırı derecede ciddiye almak. öğretmen en geç akşam saat dokuzda yataklarımıza yatmış olmamız gerektiğini söyler. akşam anneme ''anne saat kaç dokuzu geçti mi?'' diye sorarım. boş bulunup ''evet iki geçiyor'' demesiyle hıçkırıklara boğulurum. bir saate yakın geç kaldığım için ağlar, zorla sakinleştirilip uyutulurum. ertesi sabah öğretmene mahçup bir şekilde ''öğretmenim çok özür dilerim ben dokuzu iki geçe uyudum'' derim. annemin yaptığı kaş gözle dumurdan kurtulup, gülmemeye çalışarak (sonradan öğrendim tabi bunları) ''tamam canım bugünlük öyle olmuş ama bir daha olmasın tamam mı?'' der. alt dudağım titrer vaziyette ''tamam'' diyerek içeri koşarım. ne hisli çocukmuşum.
üst soy bilgisinde rastlanan tuhaf isimler
-
köroğlu. bildiğin ismi köroğlu. lan galiba bir halk kahramanının torunuyum.
selçuk inan'ın soyadının tersten nani olması
-
(bkz: umuyu kcin yrtne)
youtube premium'a ciddi ciddi para ödemek
-
yıllardır 50 farklı platformda üyelik almışımdır. youtube premium kadar hakkını veren olmadı henüz.