ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
14 aralık 2015 beşiktaş galatasaray maçı
-
maçtan önce, beşiktaş'ın kalesinde kimin oynayacağını merak ediyordum. ilk yarı bitti, hala kimin oynadığını merak ediyorum.
edit: dk 54. günay oynuyormuş.
sosyal medya dili
-
yepyeni bir dil, çok farklı bir ifade tarzı.
twitter, facebook, ekşi sözlük, friendfeed... gibi ortamlarda yazarken kullanılan dil. kullanılan platformun teknik özelliklerinden kaynaklanan sınırlar var bir yanda. misal twitter'daki 140 karakter, friendfeed'deki 350 karakter sınırı gibi. öte yandan özel hayatı ifşa etmenin de herkes için farklı sınırları var.
sanırım en tanınanı facebook etkinliğine yurtdışında olacağım yazmak. ama onla da kalmıyor. doğruyu tam olarak ifade etmeye platformun şartları el vermeyince, gerçeği kırpmak zorunda kalıyorsun. işte gerçeği neresinden kırpacağın da sana kalıyor. zaten seni çok iyi tanımayan insanlar var ortamda. eğer makası doğru yere vurursan, hem yalan söylememiş oluyorsun, hem de bu hiç tanımadığın insanlara hava basabiliyor, şanslıysan prim yapabiliyorsun.
birkaç örnek vereyim:
"italyancamı ilerletecek zaman bulabilsem keşke."
takipçinin düşünmesi beklenen: italyancası var. oh oh şahane.
gerçek: bon corno prinçipessa ve yemek isimleri dışında italyanca tek kelime bilmiyorum.
"istemediğimi anlatmak için daha ne yapabilirim? bunaldım."
takipçinin düşünmesi beklenen: vaaaay, peşinde köpek olan erkek/kadın var desene. ben de kimse senle ilgilenmez zannediyordum. peşinde koşanın olduğuna göre fark edemediğim bi şey olmalı. dur az da ben koşayım.
gerçek: turkcell yeni kampanyasını tanıtacak diye günde 10 tane mesaj atıyor.
"insan çalıştırmak çok yorucu. o kadar laf anlatacağıma kendim yaparım dediğim oluyor ki bu çok yanlış.
takipçinin düşünmesi beklenen: ooo adam yöneticiymiş. müdür mü, şef mi neyse artık.
gerçek: yurtiçi kargo'dan paket gelmedi hala. gidip kendim alasım da yok. öfff.
"millet kafileler halinde amsterdam'a gidiyor. gidin gidin. benim bulamadığım bir şey bulursunuz belki orada."
takipçinin düşünmesi beklenen: amsterdam'a gitmiş. beğenmemiş. demek ki daha güzel yerler de görmüş.
gerçek: değil amsterdam'a, izmit'e bile gitmedim.
"mmmm kendi tarifimle gnocchi yaptım. nefis."
takipçinin düşünmesi beklenen: uu hem italyan mutfağını biliyor, hem değişiklik yapabilecek kadar hakim mutfak işlerine.
gerçek: üç tane patatesi duru suda haşladım. çatalla ezip üstüne tuz biber ektim de yedim.
yaran inci sözlük entry'leri
-
başlık: insanın kendi boku osuruğu neden
1- kendine kötü kokmaz lan :/
2- panpa annen seni yakışıklı oğlum diye sevmiyor mu ?
google'ı bikini istemediğime ikna etmek
-
google girip mikrofona tıklıyoruz sonra mikrofona 3 defa "kışlık lastik, kışlık lastik, kışlık lastik" diyoruz sorun çözülüyor.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"sim city'de okul karşısına hapishane yaptırdığım için halk ayaklanınca şehri ateşe vermiştim. ondan beri gördüğüm en kötü kriz yönetimi bu."
erdoğan'ı bize ödünç verin
-
isterseniz tapusuyla verelim diyerek destek olduğum fikir.
yaran diyaloglar
-
bundan kac zaman once hatirlamiyorum ama, baskul almak bi' beyaz esya magazasina girdim. niyetim hem fiyat ogrenmek, isime gelirse almak. neyse yasli bir amca var satista. nedir ne degildir diye sordum.
ben-kac lira bunlar amca ?
amca- filankes lira.
ben- e tavsiye ediyomusun ?
amca- bunu ustune sabah donla cikip tartilcan kizim .
ben- ohom.. taksit filan oluyo di mi ?
amca- sabah kalkican, bisey yiyip icmeden, donla cikican bunun ustune oyle tartilcan.
ben- heee... sey neyse ben bi iki yere daha bakayim.
amca- sutyen donunla cikican ustune !!
ben- haa. ooldu. hayirli isler.
amca- don, don mutlaka onunla tartil.
yemin ederim, nasil ciktim, nasil kactim hatirlamiyorum.
odur budur, herkese derim bunu.
-donla tartil !!
ahmet hakan'ın 29 temmuz 2016 tarihli yazısı
-
-geçen senelerden birinde sırf artistlik olsun diye 10 kasım'da saat 9'u 5 geçe ayağa kalkmamış ve bunu marifetmiş gibi bu köşeden cümle aleme ilan etmiştim
türkiye'nin en çok okunan gazetesinde köşesi olan bir adamın kalibresi bu işte. artizlik olsun diye. yazık.
gerek yok ahmet hakan, "gölge etme" yeter.