hesabın var mı? giriş yap

  • önce pişmanlık nedir onu iyice bir öğrenmek. yoo dostum, her hayıflanmanız pişmanlık değildir. günün birinde içine sine sine yapmış olduğun şey başka bir gün başına kabaklar patlattığında yaşadığın üzüntü de değildir pişmanlık.

    pişmanlık en başta kendinden ve yaptığın şeyden tiksinmeyi, alternatifleri reddedip kendini o hale bile isteye sokmuş olmanın getirdiği yabancılaşmayı içerir. hayatta üzülecek, baya bi kırılıp dökülecek, zaman zaman sürüneceksiniz, bunların kaçarı yok, ama pişmanlığın kaçarı var: içinize sinmeyen hiçbir şeyi çok büyük bir mecburiyetiniz, hayat memat meseleniz yoksa yapmayın.
    kişiyi en acıtan yabancılaşma kendine olandır, kendinizi yine ta kendinizden yıpranmış, ter kokmuş, yakası paçası kaymış bir tişört gibi çıkarıp atmak istemiyorsanız -işte pişmanlık tam olarak budur- yaptığınız her şey önce sizin içinize sinecek. ananızın, babanızın, kuzeninizin, komşuların, whatsapp kanka grubunuzun, iş yerindeki fatma'nın değil.

    her eyleminizde bir crush on durumu yaşayın, bu sadece aşk değil, iş, arkadaşlık, yeni bir kıyafet, gezilecek görülecek bir yer, eve alınacak bir koltuk da olabilir, ama ona tutulun.
    herkes akın akın evleniyor diye "benim bundan çocuğum olsa nasıl güzel olur" hissi yaratmayan biriyle evlenmeyin, herkes oraya gidiyor diye size çivili koltukta oturuyor hissi yaratacak yere gitmeyin, herkes alıyor diye "eve gitsem de şunu üzerimden fırlatıp atsam" diyeceğiniz o rahatsız bluzu almayın. herkes size "aaa biraz manyak galiba" diyor diye onların diliyle konuşmaya başlamayın. düşecek ama kalkacaksınız da, kimsenin yara izi bir başkasında sızlamaz, kaşınmaz, sadece uzaktan bakıp "acıyor olmalı" dersiniz, (burada yara ve iz kelimelerini yeni nesil ağlak edebiyatçılar gibi sadece aşk meşkle iniltili kullanmıyorum) sizin kendi yara izleriniz olsun yoksa öğrenemezsiniz, hem "yara izi yarayı açan kılıçtan daha etkilidir"* tecrübeyi gösterir. kendiniz olun ve sonunda batsanız da çıksanız da vurulmadığınız hiçbir şeyin peşinden gitmeyin, tercihlerinize laf söyleyen insanlara karşı mottonuz da şu olsun: "sa-na-ne a......."

  • çocukken bu adamların gazete köşelerini okur, bunlar herhalde bizim gibi cahil insanlar değil ki köşe sahibi vs diye düşünürdüm.
    bunların bu vasatlığı ülkeyi akp’ye bıraktı.

  • benim gibi bir yetenek düşmanına bile resim çizdirmeyi başarabilmiş yöntemdir. kulağına yeteneğini fısıldar ve içindeki kızıl canavarı uyandırır.

    'resim yapmayı öğrenin' diye başlar,
    'yapamaz mısınız?
    yapabilirsiniz! üstelik şimdi resim yapmak üzeresiniz. ' diye devam eder ve 'tab'ooolum bakma sen o kadar sığır bi adam da değilsin esasında lan' mesajını işler. sen 'valla mı nasıl lan harbi mi' iç sesiyle okumaya devam edersin.
    conni gordon'un ressam olabileceğinizi anında kanıtlama yönteminin kullanılması başlangıç için uygun bir yoldur. (iddialı)

    aşağıdaki conni gordon egzersizini uygulayın. göreceksiniz ki sadece dağların biçimini değiştirerek, ufkun yüksekliğini değiştirerek, ağacın dallarının ve yapraklarının sayısını, biçimini değiştirerek veya resimdeki başka öğeleri değiştirerek, başka başka birçok görünüm elde edilebilir.

    başlamadan önce, birkaç dakikanızı vererek, gökyüzü, tepeler, bir ağaç ve bir de gölden oluşan basit bir manzara çizin.
    aynı manzarayı çizmek için kullanacağınız conni gordon yöntemi şu basamaklardan oluşur:

    birinci basamak - anahatlar:

    https://i.hizliresim.com/oydkxq.jpg
    (şu resmi bir köşeye açın ve yönergeleri uygulayın)

    büyükçe bir dikdörtgen kutu çizin; merkezine bir nokta koyun. nokta ile kutunun alt kenarı arasındaki uzaklığın yarısından yatay bir çizgi çekin. sonra, bu çizgi ile merkezdeki nokta arasına inişli çıkışlı bir çizgi çekerek değişik yüksekliklerde bir tepeler dizisi yerleştirin.

    ikinci basamak - destek:

    https://i.hizliresim.com/qp2jmk.jpg

    çizginin üstünde kalan beyaz alan gökyüzü alanı olarak destek sağlayabilir. tepe yamaçlarını kalemi çok bastırmadan çizgilerle doldurarak gölgelendirin ve kalemi daha çok bastırarak su yüzeyini gösteren çizgiler oluşturun; ama göl alanının tümünü bu çizgilerle doldurmayın.

    üçüncü basamak - biçim

    https://i.hizliresim.com/6ynq3v.jpg

    göl kıyısı boyunca uzanan tepelerin eteklerine değişik boylarda gelişigüzel sazlıklar çiziktirin. kutunun tepesinden alt kenarına kadar uzanan 's' biçiminde bir ağaç gövdesi çizip içini doldurun. gövdeye daha kısa, 'y' biçiminde dallar ekleyin.

    dördüncü basamak - ayrıntılar:

    https://i.hizliresim.com/rodxm7.jpg

    ağacın ana dalları arasına kabaca çizilmiş, yaprak biçimlerinden oluşan başka başka büyüklükte, koyu, kıvrık yaprak kümeleri yerleştirin ve bunları yeni dallar çizerek ana dallara bağlayın. yeri, eğimli çayır ve yaban otu alanlarıyla kaplayın.
    nasıl, kolay değil miymiş!

    kaynak: tony buzan - aklın gücü(head first)

    not: valla oluyor. kendi çalışmalarımı bilahare aktaracağım.

    edit: aktaramadım.

    (bkz: https://youtu.be/qmklnnfy_x0)

  • güzel bir doğal seçilim videosuydu. güçlü ve hızlı olan ayakta kaldı. zayıf ve ezik olan ise ayıklandı

  • damacana maliyetini düşürmek ve daha az pet kullanmak için var olan "mantık hatası"dır. pet şişeler preform adı verilen formda üretilirler ve gramajına göre fiyatlandırılırlar. daha sonrasında kalıba konularak şişirilirler. video

    mevcut şekilde sadece damacananın ağız kısmı daha sağlam yapılır ve bu, preformun üst kısmındaki plastik yoğunluğu artırılarak kolayca sağlanır.

    19 litrelik suyun ağırlığını taşıyacak bir kulp yapmak için damacananın preformu daha ağır (daha fazla hammadde kullanılmalı) olmalıdır. şişirme sırasında sadece kulp kısmını yoğunlaştırmak mümkün değildir mümkün olsa dahi damacananın kalanı ağırlığı taşıyamayacaktır. bu nedenle kulp yapmak için damacananın tamamı daha yoğun olmalıdır. bu da maliyet demektir.

    bir de ek bilgi vereyim bundan birkaç yıl öncesinde bulgaristan'dan preform ithal etmek tüm vergi ve nakliye giderleri dahil olduğunda bile türkiye'den satın almaktan çok daha uyguna geliyordu. halen bu şekilde mi bilemiyorum. preformun %20 daha ağır olması dahi yurtdışına ciddi bir para akışı demektir. preform olarak alsanız da kendiniz üretseniz de hammaddesi yurt dışından gelmekte ve parası dışarıya çıkmaktadır.

    3-5 tl'ye alabileceğiniz şu aparatı kullanmak suyu satanlar için daha ekonomik ve karlıdır. siz de bu aparatlardan alabileceğiniz gibi (bazı firmalar bedava verir) bunun gibi tekerlekli taşıma araçlarından da edinebilirsiniz. iki türlü de doğaya vereceğiniz zarar çok daha az olacaktır.
    __

    entry derli toplu olsun diye* damacanaların neden 19 litre olduğunu da ekleyeyim:
    19 litre değil 18,9270589 litredir bu da 5 galona tekabül eder. (ekşi şeyler)

  • bazen canı çok acıtan eylemdir.

    yaklaşık 1 yıl önce kaybettiğimiz canım dedemden geriye kalan eşyalardan biri de cüzdanıydı. açıp baktığımızda içerisinde 55 yıllık hayat arkadaşı babaanemin, çocuklarının ve biz torunlarının fotoğraflarını gördük. hayatı boyunca kalbine sığdırdıklarını bir de cüzdanında taşımış benim aslan dedem. nurlar içinde yatsın.

  • - cengiz kargo..ama yorgunum aşağı iner misiniz?
    - elbette..hemen geliyorum..
    ..
    - merhaba..
    - merhaba..önce şu paketi vereyim..
    - aa şey..iyi de bu bana gelmemiş ki..
    - evet..en üst kattaki eve geldi ama onlar inmek istemediler..siz çıkarın bi' zahmet..
    - yuha!
    - yorgunum..