ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
içine katıldığı yiyeceğin tadını bozan şeyler
kız arkadaşın yok mu sorusuna alternatif cevaplar
-
- böyle bir şey yok. ama olabilir de.
halil söyletmez'in ekşi sözlük'e sallaması
-
alnına 50cm kaş boyayınca kendini komik sanan bir iqsuzun ekşisözlük yorumu
13 ekim 1975 özel çamlıca lisesi rezaleti
-
sinirden ellerimi ayaklarımı titretmiş rezalet.
kayseri'den okuması için istanbul'a gönderdiğim, selvi boylu biricik oğlumun başına gelen rezalet.
her ay binlerce lira taksidini ödediğim okulun böyle bir rezalete imza atması beni çok üzdü.
yaşanan rezaletin baş aktörü mahmut alnıgeniş adlı bir tarih öğretmeni.
öğretmen demeye bin şahit ister. keşke kpss'de barajı geçemeseymiş. (duyduğuma göre konya lisesi'nden gelmiş çamlıca'ya, şu anda bakan ve işadamı olan öğrencileri varmış. arkası sağlam belli ki)
gencecik çocukları yağmur altında tek ayak üstünde bekleten bu vicdansız psikopat hocanın gereken cezayı alması için tüm yetkili mercilere başvuracağım.
apar topar kayseri'den geldim ve oğlumun fanilası hala ıslaktı, çocukcağız zaten çelimsiz. umarım zatürre olmaz.
bu nasıl bir eğitim nasıl bir disiplin anlayışıdır. sen kimsin mahmut alnıgeniş?
umarım daha kötü uygulamaları olmamıştır bu mahmut adlı kişinin.
edit: sağolsun özel çamlıca lisesi'nin müdürü ve sahibi muharrem gür bana ulaştı. bu mahmut isimli hocadan kendisinin de haz etmediğini söyledi. bu yaşanan olay sebebiyle gelecek ay taksidi bizden dedi.
ama mahmut denilen öğretmenin kötü uygulamalarının peşini bırakmayacağım.
cem yılmaz'ın plat derneği başkanına verdiği ayar
-
cem yılmaz'ın bugün katıldığı bir ilkokul laboratuvarı açılışında, plat derneği başkanı özer imer'e veya imer özer'e verdiği ayardır.
yılmaz, deney tüpünün ucunu eliyle kapatarak salladığı sırada plat başkanı imer, "aman eline gelmesin" uyarısında bulunarak, "şu anda içinde asit var, nasipse içinden oksijeni çıkaracağız" dedi.
cem yılmaz'ın verdiği ayar ise ortamdakiler anlamadığı için olsa gerek, espri sanılmış:
"nasipse mi? böyle de kimya deneyi duymadım. mesela yer çekimi var mı? nasipse var"
http://www.ntv.com.tr/…yidir,b2sv9qb_rucrvmlkttlaza
ben bir suriyeli'yim
-
"o halde ülkene dön" şeklinde seslendiğim kişi söylemi.
(bkz: evet barbar türküm)
10 km uzaktan selektör yapan bmw'li
-
çift şeritli yolda karşıdan gelirken yapıyorsa radar var demek isteyen bmw'lidir. büyük ihtimalle tüp de taktırmıştır arabaya.
lao tzu
-
"bilmediğini bilmek en iyisidir. bilmeyip de bildiğini sanmak tehlikeli bir hastalıktır." diyen taocu.
1 şubat 1963 ankara uçak kazası
-
tarih sayfalarına ulus faciası olarak geçen, 120 kişinin hayatını kaybettiği elim uçak kazası.
tarihler 1 şubat 1963'ü gösterirken beyrut-ankara seferini yapmakta olan lübnan'a ait bir havayolu şirketi middle east airlines-air liban yolcu uçağı ankara esenboğa havalimanı için inişe geçtiği sırada türk hava kuvvetleri'ne ait douglas c-47 tipi nakliye uçağıyla çarpışır. her iki uçak da altındağ ilçesinin farklı bölgelerine düşer. kazada yolcu uçağı içinde bulunan 11 yolcu ve 3 mürettebat, türk hava kuvvetleri uçağında bulunan 3 türk askeri personel ve uçakların düştükleri bölgelerde bulunan 103 kişi hayatını kaybeder.
sonradan yapılan incelemeler sonucunda her iki tarafta da birtakım ihmaller tespit edilir. yolcu uçağı, aletli uçuş kurallarına uyması gerektiği halde görerek uçuş protokolüne geçer ve bu durumu esenboğa havalimanı'ndaki yetkililere bildirmez. askeri uçak da gerçekleştirdiği görev uçuşunu havalimanı yetkililerine bildirmez. dolayısıyla askeri uçağın bölgedeki uçuşundan haberdar olmayan kule yetkilileri, lübnan uçağına iniş için okey verir ve sonrasında ise havacılık tarihimizin en korkunç kazalarından biri gerçekleşir.
yolcu uçağının düştüğü iş hanında istanbul ve garanti bankaları vardır. uçağın yakıt deposundaki yakıt, bu bankaların gaz borularının patlayarak tutuşmasıyla yangını körükler ve birçok insan maalesef bu binalar içinde yanarak hayatını kaybetmiştir.
rahmetimiz gazabımızı aşacaktır
-
(bkz: oo tanrı)
bir minibüste yaşanabilecek en dumur olaylar
-
minibus normal yolunda giderken bir kızın bağırarak "müsait bir yerde inebilir miyim. yaa kaçırdım tüh" diye bağırması. aşırı heyecanlanarak çantasını falan savurarak aşağı inmesi. henüz 200 metre gitmemişken yerde bir cüzdan görmem. en arkada oturduğum için yan tarafta oturan bir çocuğa "kızın cüzdanı düşmüş alıp şöföre versene" demem. çocuğun cüzdanı görür görmez "duruuun" diye bağırması. şoföre bir kahraman edası ile dönerek "kapıyı aç kaptan" demesi. cüzdanı kaptığı gibi aşağı inmesi. minibüsün geldiği yöne doğru son sürat koşmaya başlaması. en arkada oturan ben ve bir arkadaşımın minibüs ahalisine olayı canlı canlı anlatmamız.
rt:ben
a: arkadaş
rt: olm bu cüzdanı alıp kaçmasın şimdi?
a: yok lan kızın peşinden gidiyo. ona verecek cüzdanı.
rt: aha kıza bağırıyo.
a: duydu kız. döndü geliyo o da bak.
rt: hee gördüm.
a: bak verdi cüzdanı.
rt: aha muhabbet ediyorlar. hadi abi işimiz var.
a: harbiden çocuk iyice muhabbeti koydu
rt: lan yoksa bir aşk mı başlıyo.
bizi dinlediklerinden haberimiz olmayan minibüs ahalisinin yarılarak gülmeye başlaması. çocuğun aynı deparla gelip minibüse atlaması. minibüsün alkışlarla sarsılması. şoförün " aslansın be. sizin gibi gençler oldukça..." temalı bir konuşma yapması.
tek başarısı evlenip çocuk doğurmak olan kadın
-
her gün parçacık çarpıştıranlar tarafından eleştirilendir. nedir başarı abi onu söyle bana? on yıldır çalışıyorum, patron zırıltısı çekiyorum. müdür olsam mı başarı, bu bok gibi iş hayatında? marie curie olsam mı başarı? erkeklerin hepsi birer pierre curie veya einstein mı? yoksa van gogh veya beethoven mı? siz başarılı beyler, gece 10'lara kadar mesai yapmak mı başarı? yoksa beyninizi elin kalantorunun cebini biraz daha doldurmak için tüketmek mi?
başarı ne biliyor musunuz ?
mutlu olabilmek. kimisi bunu ev kadını olup çocuk yapmakta bulur, kimisi çılgın gibi çalışmakta. ama tek bildiğim mutlu insan diğer insanların kıçı, başı, hayat tercihleriyle uğraşmaz, kendi işine bakar.
edit: 25 yıldır ben canımın istediği saatte kalkamıyorum, gündüz istediğim saatte istediğim yere gidemiyorum. bir insan evladı şu veya bu şekilde bu özgürlüğü elde edebilmişse başarılıdır bence mesela.
babanın söylediği unutulmayan sözler
-
kötü alışkanlıklarla ilgili;
''hiç elma yememiş birinin canı asla elma çekmez.''