hesabın var mı? giriş yap

  • mario puzo'nun baba kitabında anlattığına göre omertanın ortaya çıkışı çok eski değil, mussolini devrine dayanıyor. 1900 lerin başında başta sicilya olmak üzere italya nın birçok yerinde büyük ve zengin aileler feodal düzen içinde yaşadıkları toprakların ekonomisinden adaletine kadar her şeyi ellerinde bulunduruyor ve merkezi otorite bile bu ailelere pek ilişemiyor. mussolini iş başına gelmesiylr beraber kafayı bu ailelere takıyor ve onları bitirmeye and içiyor çünkü bu derebeylikler var oldukça italya'yı tek başına elinde tutması haliyle imkansız. mussolini yıllarca çeşitli yöntemlerle saman altından bu aileleri zayıflatmaya çalışıyor ama başarılı olamıyor. kendine göre bir tek çare kalıyor: hepsinin kökünü kazımak. mussolini taburlarca italyan askerini-polisini sicilya ya gönderiyor ve halkı aile üyesi olsun olmasın resmen kendi ordusuna kırdırıyor. (bkz: katliam) sonunda ailelerin kökü gerçekten kazınıyor, mussolini kazanmış gözüküyor ama (kalan) sicilya halkının bilinç altına kendi devletine karşı büyük bir nefret ve öfke kazınıyor. halk zalim devlete karşı tüm inancını yitiriyor ve normalde devletin karşılaması gereken ihtiyaçlarını devletin karşılamasından bundan böyle utanç duyuyorlar. bu yüzden bir sicilyalı çiftçi, oğlu öldürüldüğünde, suçluların yakalanacağından emin olsa bile polise gitmektense sessiz kalmayı tercih ediyor. problemini kendi kendine de halledemeyeceğine göre nüfuzlu ve zengin bir hayırseverin (mafya babası da diyebiliriz) yanında soluğu alıyor ve derdine çare istiyor. mafya babası da çiftçinin polisten önce kendisine gelmesi hoşuna gidiyor çünkü o da haliyle atalarını katleden polisten veya devletin herhangi bir organından nefret ediyor, ayrıca bu iş için para da alıyor. (don corleone'nin kızının durumu için kendisinden önce polise giden mezarcıyı azarlamasını hatırlayın) gün geçtikçe bu olay bir gelenek halini alıyor adına da omerta deniyor yani devletin kurumlarına güvenmeme onları reddetme davranışı.

  • bu iki adam en son görüştüğünde akp iktidar, erdoğan başbakan olmuştu. bu sefer erdoğan peygamberliğini ilan edecek diye çok korkuyorum.

  • 2016 mayıs - meclis tutanaklarından:

    mithat sancar (mardin) – oscar wilde’ın bir sözünü aktarmak istiyorum sizlere.

    zeyid aslan (tokat) – kim?

    mithat sancar – oscar wilde.

    zeyid aslan – o kim ya? (gürültüler)

    mithat sancar – araştırın, ne yapayım?

    başkan – bunu düşünelim.

    ahmet sami ceylan (çorum) – necip fazıl’dan biraz örnek verir misin? bu medeniyetin değerleri de var. buradan örnek ver.

    başkan – arkadaşlar, mithat bey’i bekleyelim, sözünü bitirsin, ondan sonra.

    halis dalkılıç – senin bu medeniyete bu kadar yabancılaşman bizim zorumuza gidiyor.

    mithat sancar – bir dinleyin. tam da bunu söylüyor. dinleyin, değerlendirme sizindir. oscar wilde millîdir, millî değildir, onu da tartışın ama şu sözü, lütfen, bu sizin değerlendirmelerinize karşı iki dakika düşün, sonra da bağırın çağırın.

    “kaba güce karşı koyabilirim ama kaba bir mantığa katlanamam. kaba bir mantık yürütmede adil olmayan bir şeyler vardır. kaba mantık, zekâya da bel altı vurmaktır.”

    başkan – konu üzerinde konuşalım.

    mithat sancar – esasen konu üzerinde konuşuyoruz.

    adnan günnar (trabzon) – sayın başkan şimdi oscar ödüllerinden bahsetmenin sırası mı?

    ayşe acar başaran (batman) – “oscar wilde” dedi ya!
    burcu çelik özkan (muş) – oscar wilde,wilde.o, ödül falan değil yani “oscar wilde” diye bir adam."

    (bkz: anayasa komisyonundaki oscar wilde tartışması)

  • valla ligin haline bakıyorum da, perez'in örnek göstermesi küçümsemek değil, olsa olsa iltifat olur gibime geliyor. ben olsam tamamen görmezden gelir, yok gibi davranırdım.

  • iyi de aga; adamlarin karsisina cikip adamlara nazi dediniz lan 2017 yilinda. ustelik bunu soyleyen adam da erdogan yani. ben anlamiyorum ki sonra sizi boyle kapak edince niye boyle sesiniz hirlamaya basliyor yine.

    hep bir magdursunuz

    tanim: hakedene iyi kapak olan kapaktir.