ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
sözlükçülerin ihtiyacı olan nakit para
-
700 bin tl.
bir arkadaşa saat alacağım kendisi bakan.
gerisi gelir zaten.
mezarına annesinin geldiğini fark eden bebek
-
ölmüş bebeğinin üzerinden prim kasmaya çalışan tiktoker'ın zırvasıdır. ağır konuşmak istemiyorum ortada ölen bir bebek var, konuşsam oldukça can yakabilirim... hesaba yüklenen bir videoda kompresörü çalıştırmayı unutmuşlar...
çocuğun ceset torbası içerisindeki fotoğrafını bile paylaşmış... allah akıl fikir versin. umuyorum (maalesef) üzüntüden yaşadığı psikolojik çöküntü kaynaklıdır bu ve destek ile çözülür. aksi durumda prim kasmak için bunu yapıyorsa diğer çocuğunu da almak lazım elinden...
edit: ceset torbalı fotoğraflar silinmiş. (kaydetmedim, bu nedenle sormayınız.)
yediğin peynirin parasını ver diyen koca
-
tanıyorum ben bunu. adı erdal. kireçburnunda bakkal işletiyor. paraya karşı inanılmaz bir sempatisi var.
çocuklarla girilen komik diyaloglar
-
ege (5) çay bahçesinde sandalyesinde otururken bir yandan da bacaklarının arasını tutmaktadır...
romica: oğlum çişin mi geldi?
ege: hayır, çişim gelse sağa sola sallanırım böyle.
romica: eee, neden pipini tutuyorsun o zaman?
ege: aşağıya bastırmaya çalışıyorum beni dinlemiyor!
babası: çadır mı kurdu pipin oğlum?
ege: saçmalama, burası orman mı, senin kulağın kamp yapıyor mu?
ışid'e 10 tane atom bombası atsak sorun biter
-
(bkz: paladin bas)
5 ayrı ölü dil bilen insan
-
söz konusu insanlardan biri de benim fakat türkiye'de bu iş üzerine çalışanların neredeyse tamamı alman olduğundan üzülerek, kısmen başka bir iş yapmaya çalışırken, akademik hayata devam etmek için geceleri uyumayı unutuyorum. öğrenmek isteyenlere tavsiyem, hayalet olarak yaşamayı göze alıyorsanız 3000 yıllık metinleri okumak çok keyifli ve değerlidir.
annesinden kalan ahırı kütüphaneye çeviren çocuk
-
haberi okurken insanın yüzüne küçük bir tebessüm yerleştiren bu ülke için hala umut var duygusu taşıyan 17 yaşındaki lise öğrencisi hüseyin ege kök'tür. hüseyin, rahmetli annesinin bıraktığı ahırı köydeki çocuklar kitap okuyabilsinler diye kütüphaneye çevirmiş. başlarda annesinden kalan 150 kitap varmış sadece fakat iyi insanların yardımıyla bu sayı binleri bulmuş ve ortaya harika bir sonuç çıkmış. hüseyin kardeşimiz kurduğu kütüphane için de şöyle bir açıklama yapmış: "okuma alışkanlığının artması amacıyla bu yola çıktım. öncelikle bir traktörün römorkunda yakın köyler dahil gezerek kitap dağıtmaya başladık. ilk olarak annemden kalan 150 kitapla başladık ve geldiğimiz süreçte ise yaklaşık 3 bin 500 kitabımız oldu. kütüphanemizin ilk kitaplarını annemden aldığım için biz de onun adını kütüphanemize verdik. bundan sonra gelecek olan kitapları da ihtiyaç sahibi okullara vermeyi düşünüyoruz. amacımız türkiye'yi aydınlığa kavuşturmak."
umarım türkiye senin de dilediğin gibi aydınlığa kavuşur canım kardeşim. seni böyle güzel yetiştiren annen ışıklar içinde uyusun.
chp'nin raporunda mülteciler kalıcı denmesi
-
yanlışlıkla seçimi kazanırız diye korkan chp'nin muhalefette kalabilmek için yayınladığı göçmen politikası.
z kuşağının sabah akşam noodle yemesi
-
z kuşağı devlet yurdunda kalan, porsiyonları yetmeyen, iki öğün bile doğru düzgün yiyemeyen, kahvaltısı akşam yemeği için uzun uzun kuyruklara girmesi gereken, cebinde doğru düzgün parası olmayan, odasında ocağı tenceresi olmayan aç bir kuşak.
gizli saklı odaya soktuğumuz kettle ile bu yurtta ancak noodle yiyebiliyoruz acıkınca. çok özür dileriz sevgili büyüklerimiz.
gelen mesajlara inanamazsınız, biri yazmış kettle sokabiliyorsanız tost makinası da sokabilirsiniz diye. sonra da yazmış gece bişi yemeyin zaten diye. ne kadar yaratıcı çözümler bunlar. yurtlara gideken annemizin al yavrum dediği kettle, 10 liraya satılan su ısıtıcılarla bir tutup tüm yurda tost makinası aldıracak. malum partinin “bir daha yemek istesinler” önerisi ile aynı zekada bir çözüm önerisi gerçekten.
ayrıca durduk yere de üç beş kişi “beyinsiz çünkü z kuşağı” yazmış. y kuşağı sanki bir halta yaramış bu ülkeye de z kuşağına bir şey bırakmış. beyninizi kullansaydınız da sizlerin kararlarının bedelini z kuşağı çekmeseydi. durduk yere sonraki kuşağa beyinsiz deme ihtiyacı duyan bir kuşağı da çok ciddiye almamak gerekir neyse. bütün bu meselenin, noodle yememiz ve maddi problemlerimizin olması z kuşağının beyinsizliği ile ne alaka ya ne alaka… parıl parıl zihinler gerçekten. biri de yazmış ben amerikada okudum ettim harika bi y kuşağı örneğiyim diye bravo sana bravo bebeğim.
ayrıca olaya sadece ucuzluk açısından bakmak da yanlış. ben pratik oluşundan da söz ettim.
ibb caz konserinde alkol satışı yapılması
-
ivedilikle tüm belediyelerce örnek alınması gereken aksiyon.
edit: gelen bir mesajı aynen aktarıyorum:
(#128169764) ne o yunan mı işgal etti ne bu heves böyle mi seçim kazanacak muhalefet
edit 2: alkol üzerinden alınan vergi düşünülürse, bu ibb'den hükümete bir kıyaktır.
edit 3: çok basit bir olguyu unutmamak gerekiyor; bu üretimi, dağıtımı ve satışı serbest bir ürün.
ben danla bilic sorularınızı bekliyorum
-
(bkz: burayı terket)
yapılmış en aptalca dalgınlık
-
vakt-i zamanında yüzme bilmediğimi unutup havuza mutena saltolarla dalmıştım da, "ulan boğuluyoruz yaa şuna bak" diye düşünürken biri gelip almıştı beni dipten.