• (bkz: hangi bati)
  • batı dünyasının dış politikasını etkileyen kültürünün temeli ve yansımaları için arsızlık ve kültür. yazarı ibrahim okur.
  • alevlenen tartışmalar, entegre olma çabaları, kopenhag krakerlerini sırım gibi bir ambalajla vitrinlemek.. zannediyorum ki bütün bunlar özenilen batı dünyasına dühul olmak adına yapılan çalışmalar.bazı aydınlar, batı dünyasını motor olarak kabul ediyorlar.bazıları içinse, biz bu tür yasal değişiklikleri yapınca zaten kendiliğimizden entegre olmuşuz..
    ama kazın ayağı, arnavutköydeki hayali üçüncü köprü gibi sallanıyor.çünkü yasal değişimler ve tepeden inme buyruk kurallar* bir topluma ne derece uyuyor, onu tartışmak gerekir.detaylara bakalım; minibüslerin ab mevzuatında bir karşılık bulamayıp, toplu taşıma aracı olarak araba mezarlığına kaldırılacak olması, sakatatsever bir toplum olan türk toplumunun bundan mahrum bırakılacak olması, toplu gösterilerde şiddet kullanmayı adet haline getirmiş güvenlik güçlerinin göstericilere insanca muamalede bulunma zorunlulukları ve nihayet kayıt dışı ekonomisi kayıt altına alınanından daha yüksek bir hasılat ederi yaratan bir ülkenin kemikleşmiş davranışları.. işte bunlar kültür.. parantez içinde "iyi"siyle ve "kötü"süyle bunlar kültür..bizi biz yapan değerler.mikro bir değerlendirme ile yöre yöre kültürel farklılıklar incelenebilir.parçalanmışlıklar ayrıksılık değil, çeşitlilik yaratırlar.

    şu halde, batı dünyası dediğimiz muğlak dünyanın, avrupa'nın tam göbeğinde mi yoksa amerika'nın nevada eyaletinde mi (en uç örnek) ee hiç olmadı, istanbul nişantaşındaki bir reklam stüdyosunda mı olduğunu kim bilebilir.

    batı dünyası bir imagination olmuştur artık, o içimize işlemiştir.kendi kültürünü olumlu-olumsuz ayırt etmeksizin harmanlayan bir ülkenin çocukları olarak, ister tepeden inme buyurulsun, ister kültür şoklarıyla kafamızda şimşekleri patlasın, manuple olan bir ortak bilincimiz var.

    40 senedir kapılarını tıklattığımız şüphesiz batı dünyasının bir parçası olan ab'nin tüm yokuşa sürmelerine aldırmaksızın girişimde bulunma sebebi de bu kafalardaki imagination'dur.tanzimat ve meşrutiyetler ile yaklaşılmaya çabalanmış..

    batılı gibi yaşamak, batılı gibi düşünmek, bir batılı gibi jest ve mimiklere sahip olmak hem ailede hem de eğitim sistemi içerisinde yüreklendirilen bir hadise..

    sürekli batıya giden bu ayaklar bulamayaak batı dünyasını, batı dünyası denilen yanılsama hepimizin odasındaki aptal kutularının içinde, monitörlerinin merkezinde, kullandığı ev içi teknolojide, hadi hepsini geçtim; dediğim gibi bu coğrafi bir anlamdan ziyade, felsefesi olmayan ancak sosyolojik bir gerçekliğin zaferi.. batı dünyası !? biz onun ellerinden öperiz..
  • (bkz: westworld)
  • "batı dünyasında bizler özgürlüğü bireysel bir kendini anlatım olarak yaşarız. doğu'da ise özgürlük bir katılım olarak yaşanır." rollo may - freedom and destiny

    "batı dünyasında intihar üzerine yürütülen düşünümleri kateden bütün büyük izlekler augustinus tarafından ele alınmıştır: şantaj, özgürlük, korkaklık, cesaret, akıl, delilik, umutsuzluk, ıstırap, başkaldırı ve daha birçokları." eric volant - intiharlar sözlüğü

    (bkz: batı/@ibisile), garp
  • demokrasi ve insan hakları konusunda aşmış ülkelere sahip ülkeleri var.ama bir yandan da mehmet akif'in ''medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar'' sözünüde unutmamak gerekir.
  • jean baudrillard'ın "sonuna geldiğinde anlamını yitiren bir yolculuk gibi, anlamsız bir kıyıda son bulur" dediği metafizik dünya.
hesabın var mı? giriş yap