• pervin ünalp'in kaleminden bir oyun. 16 ekim 2009'da şinasi sahnesinde prömiyerini yapan, nesrin üstkanat'ın yönettiği oyundur ayrıca.
    levent şenbay, füsun günuğur, dilara keyf günüç ve deniz alver çamlıdağ rol alıyor.
    ayrıntılı bilgi için: http://www.devtiyatro.gov.tr/…oyunlar/oyun0903.html
  • zevkle seyrettiğim, gayet akıcı bir oyundu. tür olarak da komedi-dram denebilir sanırım. tavsiye olunur.
  • gerçekten komik sahnelerine kahkahalarla gülerken bile aslında içinizden yükselen hüznü bastırmaya çalışmakta olduğunuz fikrinden kurtulamadan izleyeceğiniz nefis ankara dt oyunu... bir de on dakikalık aranın hemen öncesinde zihninizde yankılanmaya başlayan bir şiir* var konuyla ilgili ki..
    bu oyun olmasaydı da bu şiir yeterdi ama bir de oyunun üstüne okuyalım, büsbütün helak olalım:
    "sevgileri yarınlara bıraktınız
    çekingen, tutuk, saygılı.
    bütün yakınlarınız
    sizi yanlış tanıdı.

    bitmeyen işler yüzünden
    (siz böyle olsun istemezdiniz)
    bir bakış bile yeterken anlatmaya her şeyi
    kalbinizi dolduran duygular
    kalbinizde kaldı.

    siz geniş zamanlar umuyordunuz
    çirkindi dar vakitlerde bir sevgiyi söylemek.
    yılların telaşlarda bu kadar çabuk
    geçeceği aklınıza gelmezdi.

    gizli bahçenizde
    açan çiçekler vardı,
    gecelerde ve yalnız.
    vermeye az buldunuz
    yahut vakit olmadı."
  • ---spoiler içeriyor olabilir---

    sürpriz finalli seyirlik. ilk yarıda fazla bir aksiyon yok diye sıkılanlar olduysa da ikinci yarıda artan tempo ve her şeyin günyüzüne çıkmasıyla bir hüzün çöktürüyor izleyen bünyelere. tema adından da anlaşılacağı üzre "geç kalmak" . ama verilmek istenen mesaj ve bu mesajın kaygısı beni rahatsız etti oyun boyunca. seyircinin gözüne sokar gibi her dakka, "ama geç kaldınııız.. hayata geç kalmamak gerekiiir.." vurgusu yapılmaz ki..
  • oyundan çok anlattığıyla ilgili benim söyleyeceğim. geç kalmak, ertelemek, umursamamak gibi insanın elinde olmadan ortaya çıkan davranışlara bu denli saldırılması, izleyen herkesin aklına "ben ne yapıyorum hakkaten" düşüncesini getirir hemen. doğal olanı da budur. sanat dediğimiz şeyin amacı zaten düşünmek istemediklerimizi gözümüzün önüne sermektir zorla. ama oyun bitip dışarı çıktığınız anda hayatın öyle olmadığını görmek daha acıdır. sonra düşünür durursunuz; mesajı aldık ama nasıl olacak da olacak? nerden başlayıp hangi yolu takip edicez? yolun sonu nereye çıkacak? bunları çözmeye çalışırken de ertelenen şeylere biraz daha fazlası eklenmiş olur. tam bu anda oyunu tekrar izlemek lazım sanırım.
  • hayal dünyası daha zengin ve daha cesur bir rejisörün eliyle çok daha şahane yorumlanıp, çok daha nefis bir oyun yaratılabilirdi.

    ayrıca

    --- spoiler ---

    oyun boyunca, belli aralıklarla çalan ama asla cevaplanmayan telefon harika bir ayrıntı.

    --- spoiler ---
  • daha evvel hiç bir tiyatro oyununda ağlamamıştım. o derece güzel oyunculuk, öylesine insanın içine dokunan kelimeler...
    tekst i çok başarılı idi. oyunculuklar göz doldurdu. hem bu kadar çok gülüp hem de bu kadar duygulandığım gözlerimdeki yaşlara hakim olamadığım bir oyun izlememiştim.

    emeği geçen herkesin ellerine sağlık.
  • konu izleyicinin gözüne çok fazla sokulmuştu galiba. ya da ben ışıklar karardıktan sonra sürpriz ses ve ışık yanılsamaları beklediğim için hayal kırıklığına uğradım... ya da şinasi sahnesi'nin, tek kişilik şehir oyununda metindeki boşlukları dolduran ışık sistemine vurulmuştum...
    ankara dt'nin daha iyi oyunları olduğunu biliyorum...
  • kötüydü. klişelerle doluydu malesef. tüm oyuncuları çok iyi olsa da, oyunu kurtaramadıklarını gösteren (bkz: ankara devlet tiyatrosu) oyunu.

    ps: kaçalım artık buradan arkadaş!
  • ne kötüydü deyip yerilecek ne de çok güzeldi deyip methedilecek bir oyun. vasat kelimesi daha uygun olacaktır. esasen oyun kurgusu iyi, fakat diyaloglar çok basit ve sıradandı. mesajı almayı izleyiciye bırakmaktan daha çok gözüne sokmaya çalışmış. daha iyi ve üzerinde çalışılmış diyaloglar ile etkileyiciliği artabilirdi. yine de gidilmesi halinde pişman olunmayacaktır.
hesabın var mı? giriş yap