geleneksel gerrain şiir ödülleri
-
her siir yazanin kendisini sair sanmasi sebebiyle ülkemizde bircok birincinin sahip olacagi odullerdir.
sahsen benim adayim travis and tyler durden olur. adamin kendisi zaten siir. yarismaya gerek yok, direktman verin odulu gitsin. vogon da kimmis?
-di mi tirevis? hlakgjrylkjarltjhwbrktjwlk
aklima geldi de, simdi ben bu ikisini bir araya getirip dilek dilemek istiyorum. bir yanimda gerrain, diger yanimda tireviz. dilegim olmasa da, en azindan cem yilmaz olabilirim bence. sonra gelsin milyorlar, gitsin tirilyorlar. komisyon da veririm tabi. o kadar da esek degilim. -
"karnım çok aç
ne oluyor layyn.
seni çok seviyorum
biricik gerrain..
şiiri kim sevmez,
ayıptır layyn,
şairi bari sev
uydurukcu gerrain.
hiç aşık olmamış mı
nasıl olur bu layyyn.
sevsen de sevmesen de
öpiim seni gerrain."
ödülün en büyük adayı da bu şiirdir. zaten tek aday -
-
(bkz: ayı şiir akımı)
-
aşağıdaki şiirimle resmen talip olduğumu açıkladığım ödüller. bütün ödüllere talibim. aynı anda hem birinci hem ikinci hem üçüncü olup mansiyon ödüllerini de alacağıma inandığım başyapıtımı sizlerle paylaşmak istiyorum. şiirimin adı "senden sonra televizyon".
- senden sonra televizyon -
geceler boyu nur yüzlü sakallı bir ihtiyar gördüm ayrıldığımızdan beri,
hep bana seni anlatttı, hep sensizliği, hep geceyi...
sonradan anladım ki o gördüğüm nur yüzlü sakallı ihtiyar
var mısın yok musun yarışmasındaki erzurumlu dedeymiş meğer...
televizyon açık kalmış ey müsrif kadın, açık kalmış televizyon ey müsibet kadın...
demek ki senden sonra erken uyumaya başlamışım, dağılmışım, örse örse olmuşum....
senden sonra televizyon izlemek bana azap olmuş ey deli porsuk!
esra erol'la izdivaç'a katılan her kadını sana benzettim...
gerçek kesit programındaki, sarı bıyığın taciz ettiği yenge sendin...
yemekteyiz programında hasan abi'nin saldırdığı bardaklarda senin yansımanı gördüm:
doğru mudur? doğrudur... arz ediyorum sevgilim... sevgilim arz ediyorum.
lamiya sensin, fikret sensin, hatta bıyığını kessek sanki ali rıza bey'in yüzünde bile seni görüyorum...
kurtlar vadisi pusu'daki çaycı kız da sana benziyor şimdi...
yazık o kıza da mutluluğu bulmadı, aksiyonun içinde abdülhey'e gönlünü kaptırdı...
senden sonra televizyonun inan tadı kalmadı...
dön artık, dönmeyeceksen de evimde yediğin beleş cipsler, içtiğin kolalar haram zehir zıkkım olsun...
sana amerikalı başına buyruk genç imajı sunacağım diye gazozun, kolanın hep kutusunu aldım:
kutu kola, kutu sprite, kutu fanta.... havaya girdim dr pepper's zencefilli gazoz aldım...
tadı iğrenç ama dizilerde filmlerde hep ondan içiyorlardı merak ettim...
bunlar hep masraftı sevgilim... normalde iki buçukluk kolamı almasını bilirdim... daha hesaplı olurdu.
şimdi senden sonra televizyon bana bir azap oldu...
arz ediyorum....
*** -
rekabet arttığı için uğruna bir şiir daha yazdım bu ödüllerin. en azından şimdilik ilk üç garanti.
elevole,
gülevole,
televole...
bizim
kalemizde
heeep
çilevole...
(o değil de ödülü kazanırsam bunun ahmet selçuk ilkan şiiri olduğu aramızda kalsın) -
birinci belli ikinciyi görelim diyerek bodoslama dalış yaptığım nefis yarışma. keşke ülkemizde bu tarz organizasyonlar daha çok düzenlense. ki amatör şairleri tek tek bulup dövmekle uğraşmayalım. işte bana birinciliği getireceğine kesin gözüyle baktığım şiyirim:
bu yol dereye gider
ilerde
çilingir sofralarına uğrar
ayaküstü bir akşamüstü
her plansız yancının sonu
hüsmen
ve hüsmen
çok trakyalı bir kelimedir
sünger gibi içer şerefsiz
yetmezmiş gibi
mezeleri de bitirir. -
daha sonra açıklanacak bir tarihte seksek'te verilecekmiş bu ödüller. ya nere olacağıdı?
-
bir kopyacilik girisimi. arastirmaci gazeteci olarak arayip taradigim, daha once bazi unlu isimlere verildigini kesfettigim odullerdir. mesela bu odulu zaten daha onceden vahe kilicarslan almisti. hatta adamin her biri bin odule layik siirlerle dolu kitabi bile var. kopyaci gerrain, yonetim istifa.
i$te o yapitlar:
canlandim
serin bir gece yarısı
canlanmanın ilk ışığı
tepkimin ilk varisi
dostlar sizin için canlandım
seneler evvel mecburdum
umutlarımla hayallarimle cansızdım
zaman tünelinde kavruldum
arkadaşlar sizin için canlandım
ilk başta gülüp geçtiler
ben unutup başkalarını seçtiler
üstümü paraladım: üşüttü dediler.
cansız mankeni yarattılar
3-5 tane zibidi kanı bozuk!
suratlarına tükürsek olurlar topuk
kara kara düşünüp
bir tokat gibi enselerine indik
günler geçtikçe orta ayak yürüdük
durur gibi yapıp hızla koştuk
varlığımızdan habersiz olanlar
kudurup kafataslarını boyattılar
ben taksimde büyümüşüm
boya kutusu olan arkadaşlarımla
diskoteğe koleje gidenlerle
tarlada ekin ekenlerle
ben gitarımla büyümüşüm
basket antremanlarıyla coşmuşum
adada kızlara kovalayıp
aileme saygı duymuşum
dura dura ayağımda varisler
bacaklarda ağrı dolu romatizmalar
hepsi artık geçti
dostlar sizin için canlandım
kimsesiz çocuklar için
fakir fukara için
var olan dürüstler için
milletim için...
ejderhalar kaçın oralardan
vahe geliyor yakınlarından
adam gibi adam yüreğiyle dağlardan
canladığını haykırıyor bağrından
*
kendimce
sabahın ilk ışıkları
sadece uçak sesleri
kuşların tatlı cıvıltıları
işte sakinlik budur arkadaş
bıraksınlar bu işleri
eski ayağa su dökmeleri
artık devir akıl devri
onurun vicdanında kandırma kendini
biraz gribin etkisi
yalan rüzgarın esintisi
her kesimin birer söylentisi
işte sessizlik budur arkadaş
yağdanlıkla yalakalık diz boyu
dünya onlarla mutlu
benim bütün dünyam satırlarım
kıskananlar çatlasın
*
aydınlanmak
muhtar gibiyim sabah sekizinde
okurum arkadaş;
tüm yazılı basını
aydınlanırım,
o gün anlatırım herkese
mutlu olurum yaşadığım güzel dünyada
*
daha fazlasi icin bakiniz, hatta kitapcinizdan israrla isteyiniz:
(bkz: canlandim)
"iyi bir şairim, de diyebiliyorum" -cansiz manken vaho$- -
sevgili geleneksel gerrain'i hiç tanımasamda, ödül törenine katılıp, bir ödülle dönmek istiyorum naasip ise, tabiatım ödüle aç. iyi kötü şiir fark etmez. öyle susamışım ki aşka. şiir de bir aşk, bir tuti i mucize dudaklarımdan klavyeme düşerken salına salına. ben de yine bir şiir denemesinde bir ajdar inanmışlığı ile çıkıyorum karşınıza. şiirimin adı:
bir köprü gibi akdeniz akşamları, bir törpü sanki ömürden
tırnaklarım törpüsüz,
ah hayat ah sen ne görgüsüz ve kaba..
tırnaklarımda değilimde.
ah hayatta,
doğuştan fransız manikürlü olmadıktan sonra, uzayan tırnaklar beyaza, umutlar yeşile dönmediktan sonra,
neyleyim fransız manikürü yaptırmışsın ne fayda.
heyhat!
sok da görelim sonradan fransız manikürlü o tırnakları suya sabuna.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap