• özgürlük ve dayanışma partisi kurucularındandır...1994 seçimlerinde de milletvekili adayı olmuş ancak kazanamamıştır...ihd başkanı iken aldığı mahkumiyetler nedeni ile dernek başkanlığı düşürülmüştür...
  • otuz sekiz yıl yaşadığı kentten çıkıp moda sahillerine varmış eski başkan yeni yazar.
  • vakt-i zamanında 30 küsür kurşun yiyip tansiyonu 2'ye düşmesine rağmen hayatta kalan mucizevi adam.
    rivayet edilir ki o gün yağmur yağsa çizgi film tadı yaşanacakmış.*

    edit: 13 kursunmus, mubalaga iyidir, yerine gore...
  • akin birdal once tarihe andic olayi denen bir iftiraya maruz kalmisti. o siralar yakalanmis olan pkk'nin ust duzey yoneticisi semdin sakik'in verdigi ifadede akin birdal'in ve bir grup gazetecinin pkk'dan para aldigini soyledigine dair haberler basta hurriyet olmak uzere bircok gazetede yer aldi.

    ardindan akin birdal insan haklari dernegi'ne gelen turk intikam tugayiuyesi semih gulaltay tarafindan 13 kere silahla vurulmus, mucize eseri kurtulmustu. http://www.evrensel.net/haber.php?haber_id=2657.

    daha sonra semdin sakik'in akin birdal'la ilgili bir ifadede bulunmadigi, gazetelerdeki haberlerin yalan oldugu ortaya cikmisti. haber yalandi, peki bu haber nereden cikmisti? akin birdal ve diger gazetecileri suclayan andici cevik bir'in organize ettigi defalarca soylendi. suikast girisiminin sanigi da emekli bir binbasinin evinde ele gecirilmisti. suikast girisiminde bulunan turk intikam tugayi orgutunun basinin da mit gorevlisi yavuz atac'tan pasaport aldigi ortaya cikmisti.
    http://www.radikal.com.tr/…8/23/politika/01goz.html
    (bkz: andic olayi/#7247458)
  • diyarbakır'dan bağımsız milletvekili adayı olacağı söyleniyor..
    umarım olur ve meclise de girer..
    ölümlerden dönmüş bir insan hakları savunucusunun mecliste yer alması sevindirici olacaktır..
  • diyarbakır'dan bağımsız milletvekili adayı olan kıymetli insan. uluslararası insan hakları federasyonu onursal başkan yardımcı. suikast girişimi sonrası geçici bir süre felç olmuştu. hayata dönüşü ve şu an geldiği nokta umut verici.

    12 mayıs 1998'de vuruldu. mermi yağdıranlardan semih tufan gülaltay da yakalandıktan sonra 60 kişilik bir ölüm listesi hazırladıklarını, ve öldürdükleri her kişinin yanına göktürk bayrağı koyacaklarını söylemişti. gülaltay emekli binbaşı namık zihni ozansoy'un evinde yakalanmıştı. emin çölaşan, oktay ekşi, ilhan selçuk akın birdal'ın vurulmasına sebep olan ortamı yaratmak için bayağı uğraşmışlardı. oktay ekşi biraz değişti(mi) galiba. peki, emin çölaşan ve ilhan selçuk? her ikisi de şimdi mhp'nin gümbür gümbür geldiğini, chp ile koalisyon kurulması gerektiği falan yazıyorlar. hiç değişmedikleri belli. daha da militan oldular aslında.

    akın birdal vurulduktan sonra şu hale gelmişti: http://www.ihd.org.tr/resimler/15yil11_1.jpg

    olayın üzerinden dokuz yıl geçti. değişen bir şey yok. yine emekli askerlerin hamiliğindeki çeteler vatan için terör estiriyor. bunların medyadaki tetikçileri de olayları kızıştırıp, çoğu kez de saptırıyor. danıştaya sıkılan kurşunlar, gazetecilere düzenlenen suikastler, insan hakları için didinen insanları karalamalar, yazarları adliye önlerinde tekmelemeler, baskı, zulüm aynen devam ediyor. bir de bunların oyunlarına alet olan çok sayıda insan ortaya çıktı. onlar da mitinglere katılıp laiklik sloganları atıyor. yahu danıştayı milliyetçi çeteler vuruyor, olayın laiklikle alakası nedir?

    söz konusu gazeteciler olunca dokuz yılda gerçekten hiçbir şey değişmemiş. fatih çekirge'nin olay sonrası kaleme aldığı yazıya göz atmanız yeterli...

    yılmaz: iç hesaplaşma

    başbakan'a ulaştırılan ilk objektif değerlendirmeler, birdal'a saldırının profesyonelce olmadığı ve bir "hesaplaşma" ya da "kökleşmiş bir tartışma" nedeniyle meydana geldiği şeklinde...
    başbakan yılmaz'la çankaya köşkü'nün merdivenlerinden inerken, akın birdal suikasti konusunda ilginç bir açıklama alıyoruz...

    yılmaz, şöyle diyor:

    - olayı inceliyoruz. ancak objektif değerlendirme yapıldığında bir iç hesaplaşma ihtimali olduğu görülüyor.

    başbakan'ın, "iç hesaplaşma" sözü olayların gelişimini ciddi şekilde değiştirecek kadar önemli...

    bu yüzden daha açık soruyoruz:

    - yani pkk içindeki bir hesaplaşmadan mı söz ediyorsunuz?

    mesut bey, merdivenin son basamaklarını indikten sonra biraz duruyor, düşünüyor ve şu cevabı veriyor:

    - bu objektif bir değerlendirme... baksanıza, adamlar içeri 1 mayıs'ta tutuklanan ve yaralanan arkadaşları için yardım almak amacıyla gelmişler. en azından randevuyu alış şekilleri böyle... sonra içeride bazı şeyler yaşanıyor. bu nedenle bir iç hesaplaşma değerlendirmesi yapıyorum.

    başbakan'ın çizdiği değerlendirme tablosuna böyle bakınca akın birdal'ın vuruluşuyla ilgili iddiaların bir başka boyutu daha gündeme geliyor.

    bu boyut üzerine de değişik senaryolar var...

    sanırım yılmaz'ın sözüne ettiği de bu...

    istihbarat değerlendirmesi
    tabii bu senaryoların ortadan kalkması için saldırganların yakalanması gerekiyor...

    nitekim, yılmaz da bu konudaki olumlu gelişmelerin sinyalini veriyor...

    istihbarat değerlendirmelerine gelince...

    başbakan'ın da söylediği gibi saldırının ardında pkk içindeki bir "hesaplaşma" üzerinde duruluyor...

    bu da taşeron olarak pkk dışındaki bir örgütün kullanılabileceği ihtimalini kuvvetlendiriyor...

    evet, akın birdal'a saldıranların mutlaka yakalanması gerekiyor...

    en azından hukuk devletinin varlığı bu tür saldırıların ortaya çıkarılması ve devlet üzerinde kuşku yaratacak senaryolara fırsat verilmemesini gerektiriyor...

    nitekim başbakan'a ulaştırılan ilk objektif değerlendirmeler, saldırının profesyonelce olmadığı ve bir "hesaplaşma" ya da "kökleşmiş bir tartışma" nedeniyle meydana geldiği şeklinde...

    dün yılmaz'la yaptığım bu kısa sohbetin ardından siyaset kulislerinde gelişen bir "korku"nun giderek arttığını gözlüyorum...

    bu "korku" yeniden bir "toplumsal kamplaşma" ve "sokak olayları" şeklinde özetleniyor...

    öyle ya toplumun büyük bir kesimi akın birdal'ı pkk destekçisi olarak suçluyor...

    bununla da yetinmeyip, "hangi şehidin cenazesine gelip, onun insan hakkını savundu. ama teröristlerin her hakkına sahip çıktı" diye öfkeyle bağıranlar var...

    akın birdal'a yapılan saldırı bu "toplumsal öfke"yi kullanmak isteyebilir...

    nitekim, pkk şimdi bütün gücüyle bunu yapıyor...

    akın birdal'a yapılan saldırıyı uluslararası alanda bir propaganda aracı olarak kullanıyor...

    işte yılmaz'ın söylediği "iç hesaplaşma" sözü bu bağlamda çok önemli görülüyor...

    evet, hukuk devletinin görevi de işte burada başlıyor...

    saldırganları yakalayıp, kirli senaryoları ortadan kaldırmak...
  • ntvmsnbc'nin verilerine göre diyarbakırdan milletvekili seçilmiş bağımsız aday.
  • tam bir centilmendir efendim kendisi. istanbul'a henüz gelmişken yolu yeniden ankara'ya düşmüştür.
  • hilton'da konsoloslarla yemek yemeyi de bilir, koy sofrasina oturmayi da. entellektuel insan, aydin biri.
  • meclise girmesi gerekiyordu, girdi.
    artık insan haklarının sesini meclis kürsülerinden de duyabileceğiz.
hesabın var mı? giriş yap