• istanbul şehir tiyatroları oyuncusu.
    ikinci ses, kadın ile memur ve ay uyuyor muydun afedersin'de "kadın"'ı harika oynayan güzel insan, şeker dişi.
  • http://www.casod.org/uye/350 adresinde mukim fotoğrafını görünce dişiliğinden şüpheye düştüğüm kişi
  • lüküs hayat'ta atıfet karakterini oynamaktadır.
  • ateşli sabır da rosa gonzalez rolündedir. yalnız kendisinin öyle bir havası var ki, resmen "atıfet"! hani böyle asilliğinden salınarak yürüyen, sizin de anca arkasından hayran hayran baktığınız kadınlardan.
  • 19 kasım 2021 tarihinde istanbul şehir tiyatroları'nın genel sanat yönetmenliği görevini üstlenmiştir.
  • mehmet ergen'e güle güle diyen kurumda aynı pozisyona getirilen, yine klasikçi, yine sabahtan akşama kadar shakespeare, ibsen, çehov aynı oyunları döndürüp duracak, yine anlatmaya başlasa darülbedayi'den başlayıp afife jale'den çıkacak ama darülbedayi'nin kapalı gelenekçiliğinden, kafka romanlarından beter bürokrasisinden bahsetmeyecek, afife jale'nin hayatının son dönemlerinde yaşadıklarının sebebini de bu gelenekçiliğe değil "erkek sistemi"ne yoracak ve fakat örneğin şehir tiyatroları'nda kadrolu bir trans kadın oyuncunun bulunması, sahne alması, öne çıkması için kılını kıpırdatmayacak, gelen her eleştiriyi cinsiyetçi addedecek, zamanında murathan mungan gibi bir yazarı/dramaturgu kovup selen korad birkiye gibi kişileri bünyesinde tutan bakışın bir parçası olacak, şimdiye kadar türkiye tiyatrosu'nu, dünya tiyatrosu'nun çook uzaktan takipçisi olmamış da öncüsüymüş gibi gösterecek açıklamalarla övünç şovları yapacak, dünya'da böyle bir kurumun varlığını bırakın avrupa'ya, asya'ya turne yaparak göstermeyi, bir ortadoğu ülkesine bile bu iş böyle yapılır diye anlatamayacak ve fakat kendinden emin ve fakat bir o kadar yavan ve işlevsiz işlerle şehir tiyatrosunun kendini çürüten bir organizma halinde kalmasına göz yumacak sonra yine "ahh tiyatrolarımız" dedirtecek sistem elçisi...

    (bkz: dolmuşsam demek ki)
  • kizlar sinifi yarisiyor filminde rol almis oyuncu.
  • "özel tiyatroların sahneye koyabilecekleri bir oyunu değil, büyü prodüksiyonları sahneye koyma" fikrini tuttuğum şehir tiyatroları genel sanat yönetmeni.
  • geçen yıl kendisinin şehir tiyatrolarının şehir yazarlarını arıyor projesi'nde açılış konuşmasını izlemiştim, yeni şeyler yapacak gibi konuşmuştu, mehmet ergen'in açtığı nispeten yenilikçi kuruma göre bayağı bayağı yenilikçi yolu devam ettireceğini düşündürmüştü, ama pek öyle olmadı, hiç riske girmeden yalnızca klasiklerden oluşan bir repertuvarı tercih etti. halbuki o kadar yeni yazarların oyunlarının müjdesini vermişlerdi, etkinlik olarak da güzel ve umut vericiydi, ama sanırım son oldu, bir daha ne ses çıktı ne seda, o kadar pendik'ten beylikdüzü'ne yapılan duyurulara da yazık oldu. neyse amerikan avrupa klasiklerini oynamaya devam, yenilikçi işlerle riske girmeye gerek yok, aman yeni birilerini keşfetmeden geleneklerle, klasiklerle yola devam.
  • ceyda düvencinin programında her zaman klasik oyunlardan yana oldugunu ve ekolünün de klasik oldugunu söylemiştir açıkçası çok sıkıcı oyunlar getirmiştir
hesabın var mı? giriş yap