• akbaba'nın kurucu elemanı ve solisti olup kendisi kankam gelir... hürmette kusur edilmemelidir...
  • artik çenemize vurmaya başladığını düşündüğüm şu günlerde, engin deneyimlerimizi ve tecrübelerimizi (bkz: laterna kafe) aktarma konusunda beni yalnız bırakmayan kadim dost... kemancızine’in 4. sayısında bir zamanlar rock topluluğu olmanın zorluklarını şöyle dile getirmiştir;

    "sahnedeki yerimizi almıştık. son kontrollerimizi yaptık. kalabalık bizi bekliyordu ve bagetlerin birbirine çarpmasından çıkan seslerle harekete geçip müziği gönderdik kulaklara.... düğün başlamıştı....

    ümraniye’deki nil düğün salonunun program orkestrasıydık ve daha bir hafta önce akbaba grubu olarak da ankara’da sıkı bir rock konseri vermiştik... sadece biz yani akbaba mı? hayır. aynı dönemlerde müzikten para kazanan ve aynı kulvarda koşan (başka bir kulvar yoktu ki...! ) devil ve meridyen grubu da aynı kaderi paylaşıyordu. eee, nerede live müzik yapılan rock barlar? şöööyle uzun saçlarımızı bi saldık mı.... kafamıza taşı yiyorduk vallahi... elimizdeki gitarı saz zannedenler mi... uzun saçlarımızı, kulağımızdaki
    küpeleri görüp de önümüze atlayıp “hello” diyen veletler mi.... ne ararsan vardı...

    müzik yaptık...saçlarımızı uzattık... yaptığımıza inanıyorduk, dayak da yedik, parmak da... hatırlıyorum da... bursa konserinde, gitaristimizin pedalı yoktu, bir yerlerden ödünç pedal almıştık. bir de kendisi fuzz pedalı yapmıştı, daha çok distortion işlevi görüyordu aslında...

    geçenlerde biraz erken çıktım işten ve istiklal caddesi’nde şöyle bir yürüdüm. yüksek kaldırımdaki vitrinlere bir baktım. bir zamanlar vitrinlerinde üç beş kıçı kırık gitara ve pedala nasıl ağızlarımızdan salyalar akıtarak (yok kudurmamıştık !) baktığımızı ve iyi bir gitar edinmek için paranın yeterli olmadığı günleri düşündüm. usa malı bir fender stratocaster ve hatta telecaster’ın o zamanlar ne kadar nadir bulunan şeyler olduğu geldi aklıma... derken kendimi dream theater konserinde buldum... yüksek wattlı kolonlar, accaip bir ses ve ışık sistemi... dünyaca bilinen bir grup hem de evime 5 dakikalık bir mesafede konser veriyordu. tıpkı daha önce iron maiden, jethro tull, alan parsons, rolling stones ve pek çoğunun verdiği gibi...

    beyler tadını çıkartın... artık gitarlarınız ibanez, fender, jackson.... ve yeni çıkan bir sürü iyi markalar.... pedal derdiniz yok, zira bilmem kaç fonksiyonlu efekt katları var artık...
    daha ne istiyorsunuz... şimdi müzik yapın..."
  • tanimadan sevdiğim, akıllı, espirili ve fazlasıyla bilge olduğuna inandığım insan. bi de başak burcu. akıllı oluyor başak burçları tabii.
  • (bkz: stillhard org)
hesabın var mı? giriş yap