• hristiyan roma ve bizans mimarisi'nin en önemli ilk yapıtaşı olan mimari tipi.
    okunuşu "domus eklesya" olmakla beraber, türkçe kaynaklarda "domus eklesia" olarak görmeniz mümkündür.

    gelelim bu domus ecclesiae'nin neden erken dönem hristiyan mimarisinin en önemli tipi olduğuna.
    şindi efenim, bu "domus" kelimesi eski roma'da en basit tabirle "ev" veya "özel konut" olarak karşılık buluyor. "ecclesiae" kısmı ise bu özel konutun "hem ev, hem ibadet yeri" olmasının bir karşılığı. eski romalıların mitracılığının ilham olduğu gizli bir mimari oluşumdur.
    kendisinin planı ve yapısı şu şekilde.

    bunu anlamlandırmak için biraz isa'yla beraber hristiyanlık tarihine ve cemiyetin oluşumundan biraz bahsetmek gerekiyor.

    her şey, isa'nın ölümünden sonraki birkaç yılda başlıyor.
    takipçileri ve havarileri onun öğütlerini, yaşantısını ve başlattığı hareketi yaymak, geliştirmek ve ilerletmek adına çok büyük işlere ve fedakarlıklara girişiyorlar. paul ve petrus gibi havariler isa'nın cemiyetini sahipsiz bırakmıyorlar. paganların yoğun baskılarına rağmen, neredeyse "yer altına indiler" denilebilecek kadar gizli yaşamları başlıyor.
    bu gizli yaşamlar, kaçışlar, saklanışlar ve daha türevi olan her şey, büyük konstantin zamanına kadar neredeyse 250 yıl sürüyor. az bir süreç değil.

    kaçarken birçok şeyi öğrenir insan. kamufle olmayı, saklanmayı, hayatta kalma becerilerini vs. hristiyanlar da bunu çok iyi becermişler ve kendi ağlarını genişletirken, bunu mimarilerinde kullanmışlar.

    ev sahipleri, varlığı olan kişiler, gelen bağışlar sayesinde birtakım yanyana evler satın alıp veya bölümlere ayırıp bunları küçük şekillerde birleştirmiş ve çok işlevli bir ibadet/toplanma mekanı haline getirmişler.
    dışardan bakılınca ve belirli yere kadar içine girildiğinde dahi bir evden hiçbir farkı olmayan bu konutlarda, yukarıdaki örneğinde görüldüğü gibi, evde birkaç köşe döndüğünüzde gizli ibadet mekanına varıyorsunuz.
    burada vaftiz törenlerini yapmışlar, saklanmışlar, birlik ve beraberliklerini pekiştirmişler, inançlarını sürdürmüşler, geleneklerini devam ettirip bir yaşam paylaşmışlardır.

    bu evlerde haberleşmelerde ve dışardan gelen cemaat üyelerinin ibadet evini tanıması gibi amaçlarla sembolik işaretler kullanılmıştır.

    daha sonra, yıl isa'dan sonra 300'leri gösterdiğinde büyük konstantin, annesi vesilesiyle hristiyanlığa ılımlı hâle gelip meşhur rüyasında da "haç sembolü"nü görüp ordusunun kalkanlarına işlettiğinde hristiyanlık için bu çok karanlık dönem bitişin eşiğine gelmiş, paganlığın zulmünden biraz olsun kurtulmuşlardır. theodosios'la beraber hristiyanlık resmi din olduğunda ise, bu domus eklesya mimari tipi yerini bazilikal planlı, büyük, azametli, kocuman kiliselere bırakmıştır.
hesabın var mı? giriş yap