• ülkemizde 10 sene evvel tektük gorebileciginiz bu insan türünün sayisi gün gectikce endise verici oranda artmakta. buna paralel artan diger olusumlar cop evler ve tinerci cocuklar...
  • gerek kirada oturan anlmında gerekse sokakta uyuyan olaraktan evi olmayan kimselerin tümü.
  • habitat cali$malari yaparken bir anda gozden kaybolmus sonra noldu bunlara diye merak ederken habitatin bittiginin gunu geri gelen topluluk. megersem buyuksehir belediyemiz kamyonlarla sehirdisina ta$imis sonra geri getirmi$. bu nedenledir ki belediyeyi sevmem hep gecici cozumler uretir asla kalici olmaz.(bkz: buyuksehir calisiyor)
  • fena olu(nu)yor elbet onlar icin.

    sonra goruluyor ki kent kismisinda yasayanlar icin; duyarsizlilasmadir suregelmesi uygun olan. cunku insanlar gercek ya da* durust ol(a)muyor(mus). "acim*, lutfen yardim et" diyenlerin kicinda £100luk* pantolon ve ellerinde bira kutulari oluyor. yine fena olunuyor. ama goruluyor ki uygun olan durgunluk*
    cogunun kendi secimleri.
  • ocak sogugunda bir dukkan onunde eli ayagi morarmis bir sekilde donmak uzereyken esnaf tarafindan bulunan ve cagirilan “cankurtaran” gorevlileri tarafindan “hasta degil, sadece isinmasi gerekiyor” diyerek alinmayan; itilen, kakilan, kendilerini yaratan sistem tarafindan her sekilde yok sayilan insanlar.

    insanlık öldü, aglayani yok.
  • aile, aşiret, hemşehrilik ilişkileri dışında bir toplumsal dayanışma anlayışı geliştirememiş; kazıklanma ve kandırılma paranoyaları her geçen gün biraz daha artan, “çoğunun kendi seçimi” diyerek vicdanını rahatlatan bir toplumun süprüntüleri. sokakta donarak ölürken onlar, içinin sızladığıyla kalır üç kuruşluk duyarlılık sahibi olan da. bu insanlarla ilgilenecek tek bir kurum yok türkiye’de.
  • benim icin sokagimin kosesindeki insandir. aksamlari daha gurultusuz olan yan sokakta uyuyan, mutfaga yemek isitmaya gittigimde pencereden gordugum ve istahimin kactigi, yagmurda karsi apartmanin girisine siginip sigara icen bir garip.
    ozel bir gece, kutlama amaciyla actigimiz möet sisesini ertesi gun copten cikarmis, ozenle kosesine yerlestirmis oldugunu gorunce icim burkuldu. gulmekle aglamak arasinda tuhaf bir yerde takilip kaldim.
    o gune dek uzerimdeki etkisi, rahati yerinde insanlara has o "pasif" adalet duygusu ile karisik isyandi (sukur ki varligini gormezden gelmek, reddetmek ya da yokolmasini dilemek insandisiligini hic yapmadim). peki simdi aktif bir isyana donustu mu bu? hayir. nasil donussun? benim gibi apolitize olmus bir insanin (ve dahi neslin) hayatinda yeri olan, harekete gecmek degil, olsa olsa merhamet hissetmektir.
  • her geçen gün sayıları hızla artan, nedense büyük bir ustalıkla görmezden gelinen, parklarda sokaklarda bulduğu bir köşede uyumaya çalışan ne yer ne içer neyle geçinir yaşamını nasıl idame ettirir bilinmeyen, bir süre daha görmezden gelinirse çok yakında ciddi sorunlarla kent yaşamının albenisine sekte vuracak kanayan yara.

    adam hırpanı, itilip kakılmış, bir parkta, bankın üzerinde ya da çimenlerde yatıp uyumaya çalışır.

    bankta uyuyakalan evsizi uyandıran bekçi tarafından uykusu bölünüp dışlanan kişidir aynı zamanda.

    toplumun en büyük ayıplarındandır.
  • dünyanın her yerinde var olan bir insan türü bu. ve hala dünyanın her yerinde aynı düzen sürüyor. ve ben bunu anlayamıyorum.
  • küresel düzenin tükürüp attıkları olarak geçiyor yıllık raporların en okunaksız alt satırlarında ama evet:
    bu dünya başka bir dünyaya teslim olacaksa, bayrağı verecek kişilerdir.

    not: evsiz kalmakla evsiz olmak başka şeyler
    (bkz: dumpster diving)
hesabın var mı? giriş yap