*

  • makam sahipleri için koltuktan kalkmasını bilmek olarak da yorumlanabilecek hadisedir. ayrıca (bkz: zamanı geldiğinde gitmek)
  • (bkz: zaten gitme diyen de yok)
  • ester'in üstesinden gelemediğidir, oysa o da bilmiştir, gerçi nihayetinde bitmiştir. (bkz: ester'in söyledikleri)

    (bkz: özleyiş/#3032244)
    (bkz: gidemeyiş/#4851342)
    (bkz: biliş/#871170)
    ...
    (bkz: bitiş/#2906156)
  • zamanını bilmek gerek;

    "ve hemen gidemedim
    ve artık gidemedim
    ve sonra hiç gidemedim"*

    dememek için..
  • mesele gönül işleriyse zor. bilmek zor, yapabilmek daha zor.
  • romantik şarkıların çalındığı, yıldızlı bir akşamda, ona yaşattığı her şey için teşekkür edip, yanağına küçük bir öpücük kondurarak, ağır çekimde gitmek, gitmesini bilmek değildir, hatırladığım bir film sahnesidir, gerçekte gitmesini bilmek; gitmeye hazırlanmaktır.

    çünkü miatlar da doğa gibi sürprizsel değildir, tahmin edilebilir. gelecek 3 vakitte yağmur var diyorsa tahminler, hazırlanıp uzaklara gidilebilir.
  • gitmesini bilmeyen adam gelmesini de bilmez oyle vicik vicik kalir arada bi derede. ipne.
  • tersten 3 boyutlu olarak incelendiginde kalmasini bilmemek olarak gorunebilir.

    - beni terk edip gidersen, ben de seninle gelebilir miyim? (bas yana yatirilmis kedi bakislari esliginde...)

    ha bi de ayrica;
    "pek cok giden, memnun ki yerinden, cook seneler gecti cok seneler gecti donen yok seferinden.."
    ironiden anlamayan nesle asina olmadigimizdan kelli, gidenlerin donulemeyen bir aksamin ufkuna gitmis olduklarini goz ardi edenlerin cikacak olmasi bizi baglamayacaktir.
  • öngörülü olmayı gerektirir; bilinç ister gitmesini bilmek.
    olaylar karşısında kendini kaybetmeyen, yerini ve konumu sorgulayan insan için zorunluluktur yeri geldiğinde; zordur hayatın kendi örgüsü gibi, bazen kalbi kalıp insanın geride ardında bıraktığı parçasını arar ömrünün geri kalanında ruhu.
    cesaret ister, erdem ister, onur ister gitmek.
    dünyanın insanları sürekli tüketime programladığı yıllarda iyiden iyiye kendini ermektir giden için.
    kimilerince bencillik olarak yorumlansa da.!
  • bazı insanlar vaktinden önce gider. terk edilmekten korktuklarından, "öteki"nin büyüsüne kapıldıklarından,vs,vs...

    bazıları da süreleri çoktan dolduğu halde gitmezler, gidemezler. yalnız kalmaktan korktuklarından, "belki"nin büyüsünden kurtulamadıklarından, boşlukla yüzleşememekten, vs, vs...

    gitmesini bilmek zamanı tutturabilmeyi gerektirir. kendinle barışık olmayı, belirsizliklerden, yalnızlıktan korkmamayı, korkuyla yüzleşebilmeyi, ilişkileri adam gibi yaşamış olmayı gerektirir.

    uçurumun dibine kadar gelmek atlamayı zorunlu kılmaz. geri dönüp sarılabilir de insan, korkmayı göze alıp atlayabilir de, sarılmayı düşündüğü kişi tarafından itilebilir de. gitmek uçurumdur. gitmesini bilmek uçurumdan ne zaman atlaması gerektiğini kestirebilmek.
hesabın var mı? giriş yap