• 14 yaşında billy elliot olan jamie bell'in, 21 yaşında hallam foe olduğu film. analar ne yetenekler doğuruyor be.
  • kieslowski'nin aşk üzerine kısa bir film'inden ciddi etkileşimleri olan bu filme sade planlar, şahane müzikler eşlik ediyor. biraz oedipus kompleksi biraz röntgencilik biraz ergenlik bunalımları. bazı yerlerde afallatabiliyor film. örneğin ben ilk afallamayı frontiere olduğunu düşündüğüm cd'nin içinden bu filmin çıkmasıyla yaşadım.
  • sırf claire forlani oynadığı için izlemeye başladım, jül sezar olarak alkışladığımız ciarán hinds'i ve arada ewen bremner'ı gördüm. zaten bunlardan başka pek bir derinlik yok filmde veya eğlence veya zibilyon dolarlık patlamalar (bir filmi patlama sahnelerine ayrılmış bütçeyle değerlendirmeyen bir insan olsam dahi film yokluktan yokluğa koşunca bir patlama isteğiyle doldum).
  • gezegenin en güzel kadinlarindan claire forlani'nin pek kisa da olsa sevisme sahnesini icerdigi icin kutsallık ozelligi olan filmdir. baslangic ve bitisteki cizgi film radiohead kliplerini andirdigi icin ayri bir guzelik katar.
  • domino records sanatçılarının katkılarıylen oluşan biraz fazla güzel bir soundtrack albümüne sahiptir. franz ferdinand'ın şarkısı bile güzel, o derece.

    1. blue boy - orange juice
    2. here on my own - u.n.p.o.c.
    3. the someone else - king creosote
    4. broken bones - sons and daughters
    5. double shadow - junior boys
    6. if you could read your mind - clinic
    7. battle at the gates of dub - future pilot aka
    8. lines low to frozen ground - hood
    9. hallam foe dandelion blow - franz ferdinand
    10. tricycle - psapp
    11. surf song - james yorkston and the athletes
    12. also in white - bill wells trio
    13. salvese quien pueda - juana molina
    14. they nicknamed me evil - cinema
    15. i hope that you get what you want - woodbine
    16. ocean song - movietone
  • annesinin ölümünden sonra depresyona giren hallam foe'nin öyküsünün anlatıldığı, 2007 yapımı iskoç filmi.

    --- spoiler ---

    hallam annesinin ölümünden bir zamanlar babasının sekreteri olan üvey annesini sorumlu tutmaktadır. günlüğünün üvey annesi tarafından bulunduktan sonra, tüm yaptıklarının ortaya çıkmasından korkan hallam, evden kaçarak edinburgh'ya gider ve orada tesadüfen yolda gördüğü ve annesine çok benzettiği kadının çalıştığı otelde mutfak bölümünde iş bulur. ona aşık olmasının yanında, otelde çalışan evli biriyle de ilişkisinin olduğunu fark etmesiyle zor günler kendisini beklemektedir.

    --- spoiler ---

    ortalama bir iskoç filmi. konu daha çok cinsellik üzerine bina edilmiş. çok fazla aksan da kullanılmamış ewen bremner dışında. claire forlani'yi görmek hakikatten de hoştu.
  • "personel harici girmek yasaktır!";

    girilmemesi gereken bazı kapılar var. biraz mesafeli durmalı insan, gözlerini dikmemeli, gizli gizli dikizlememeli, izinsiz dalmamalı başkalarının topraklarına. sonra bir bakmışsın başkalarının sandığın o kapalı kapıların, pencerelerin ardında; kendi mahreminle, kendi korkularınla, kendi bilinçaltınla yüzleşivermişsin, ve çaresiz yine kendi yüzüne çekivermişsin, içeriyi göstermeyen siyah, simsiyah, perdeleri.

    hallam foe bir garip oğlan; aksayan bir hayatı var, aksayan bir paranoyası, aksayan bir anne hayranlığı, aksayan bir alışkanlığı. film de, bundan nasibini alıyor ve zaman zaman aksıyor. hallam mı filme, yoksa film mi hallam'a ayak uyduruyor, bir süre sonra unutuluyor. bunda ise, müziklerin etkisi büyük. ve hatta; "ahh, o müzikler". onlar ki; filmin düzlüğe çıkma garantisi gibiler, birer birer. şimdi sen de birkaç enrtry yukarı kaldır başını, orada duruyorlar, tek tek dinle, bak gör seni de düzlüğe çıkaracaklar, filmi izlemesen bile. bile bile.

    önemli not: film bitince akan yazılara bakarken, en sonunda ekranda şu yazı belirdi; "bu filmin izlenmesindeki katkılarından dolayı james choice beyefendiye teşekkürlerimizi sunarız". buraya da not düşelim bunu, hatta gerekirse bu teşekkür'ü çakıl taşlarıyla yazalım en büyük harflerle, kenarına bir franz ferdinand şarkısı da ekleyelim de, ona yaraşır olsun...
  • ergenlikten çıkamamış bir genç ve yaşadıklarını anlatan film. filmin ilerleyişi çocuğun ani kararlarıyla birlikte aniden değişiveriyor ve olayların bu ani yön değiştirişi, farklı bir heyecan yaşatıyor. güzel film. bu filmi ünlü oyuncular yerine ünsüz oyuncularla çekseler, buralar entryden yıkılırdı.

    --- spoiler ---

    lucy: ben gerçek, yaşayan bir insanım hallam. bazen tatlı, bazen acı isterim. bazen de ne istediğimi bilmem. bokum kokar ve bir gün öleceğim.

    --- spoiler ---
  • --- spoiler ---

    2007 ingiltere yapımı coming of age filmi. annesini kaybetmiş ağaç evde yaşayan ingiliz veledi zinası hallam'ın travmasını adım adım nasıl aştığını izliyoruz. son vedalaşma sahnesi müthişti. filmin mutlu sonla bitmesi insanı üzüyor. lan öyle mimar baba olmaz olsun kardeşim. o nasıl bir dal yaraktır. bir de hallam senin ben cici anneni sikeyim. filmin müzikleri de gerçekten güzel. hallam vazgeçmiyor herif, pes etmiyor. bu sebepten karakter olarak daha çok ağzına sıçılması gerekirdi. belki romandan uyarlama olduğundan daha kısa kesmişler filmi. neyse ne.

    (bkz: sophia myles)
    (bkz: claire forlani)

    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap