hermes
-
hermes ayağına tez olmasıyla ünlüdür. peki onun romacası merkür? en ağır metallerden değil mi? çok ağır metal ama çok akıcı. bu şimdi mitolojideki görecelik mi oluyor? az gittim uz gittim dere tepe düz gittim, bir de baktım bir cıva akışı kadar yol gitmişim. ne de olsa canım tez*. bakır olsam hiç akamayacaktım. o zaman da esnekliğimle (ve güzel afrodit'in makyaj malzemesi olmamla) övünürdüm.
kafkam benim, tüm insanlığın umutsuz ulağı. bir tür yavaş ve ters edebiyat hermesi. herkesi, kulağı duyan herkesi yalnızca yalnız köşesinden sarf ettiği tuhaf, büyülü normallikteki sözcükleriyle destekledi, insanlığa çağırdı, insanlaştırdı*. (bkz: franz kafka/@ibisile)
bela tarr'ın werckmeister harmoniak filmi daha çok bir hz. yunus öyküsü çeşitlemesi; baş karakter janos valuska bunu teyit ediyor; ama bütün evlere, mekanlara girişi, yukarının, kosmos/evren/kainat bilgilerinin hem bileni hem sarhoşlara bildirip taşıyanı oluşu, hem kendine biçtiği işlevlerden birinin gazete dağıtıcılığı oluşu, hele de iki temel kişi bay eszter ile tünde teyze arasındaki mesaj trafiğini yürütüşü ona bu ayağına tez, yalnız kederli hermes yorumu içinden de ışık düşürmeyi gerekli kılıyor.
" palmiyenin sahibi hermes'ti, daha sonra apollon hem palmiyenin hem defnenin sahibi oldu." lawrence durrell - bitter lemons of cyprus/kıbrıs'ın acı limonları
"bu güçlü ve süslü bebek**
çekiyor şeytanca bir kıvraklıkla
yuşak, oynak elini ayağını dışarı
kurnazca erguvan rengi örtüden,
bu sıkıcı, bunaltıcı sargıdan*,
sessizce bırakıyor bir yana;
yetişkin bir kelebek gibidir şimdi,
sert kozasını kırarak
kanatlarını açarak çıkan,
güneş ışınları arasından süzülen,
uzayda korkusuzca uçan.
çok becerikli olduğundan, sezer
hırsızları, dolandırıcıları,
başarılı bir cin de olabilir,
bunu da gerçekleştirecek sonunda
en atak becerileriyle.
hızla çalacak denizlerin egemeninden*
üç dişli yabayı**, aşıracak kurnazca
ares'in kılıcını kınından;
phoebus'un* okunu da, yayını da,
hephaistos'un maşasını bile;
zeus babanın yıldırımı da
alabilir, korkusu yok ateşten;
üstün gelecek eros'a
çelme takarak güreş oyununda;
kaçıracak cyprie'yi** ne olsa da,
yürütecek belindeki kemeri." goethe - faust (çev. ismet zeki eyuboğlu)
"mevcut simya metinlerinde - ki bunlar birkaç istisna dışında hıristiyan tarihine aittir - thoth-hermes ve maymun arasındaki eski bağlantı kaybolmuştur ama roma imparatorluğu döneminde hala vardır. bununla birlikte mercurius'un, şeytan'la - burada bahsetmeyeceğimiz - pek çok ortak özelliği vardır; böylece maymun, mercurius'un etrafında simia dei olarak bir kez daha belirmiştir." carl gustav jung - rüyalar
"sen sadece kendi tecrübene bak.
kendini yabancı bir ülkede hayal et
ve niyetin gibi süratle
orada olacaksın!
okyanusu düşün ve işte oradasın
cisimlerin hareket ettiği gibi hareket etmemişsindir,
ama yolculuk etmişsindir mutlaka.
göklere uç, yüksel;
kanatlara ihtiyacın olmayacak!
seni engelleyemez hiçbir şey;
ne güneş'in yakıcı sıcaklığı,
ne de dönüp duran gezegenler.
(...)
anlamaya çalış atum'un zihin olduğunu.
böyle kontrol eder kozmos'u.
her ne varsa düşüncedir,
yaratıcıdan doğan düşünceler." hermes metinler & çalışmalar (dönüşüm yayınları)
["kardeşlerim, kalkın ayağa", dedi yankılanan bir sesle. "gökyüzünü gözlemledim, sfenksin önünde, hermes ve agathodaemon* onuruna, beyaz bir horoz kurban etmenin saatidir."] gerard de nerval - voyage en orient
(ilk giri tarihi: 16.1.2015)
(bkz: hermetique), hermetik, hermetic, hermetics, hermetika, hermenötik, hermeneutik
(bkz: ermes)
(bkz: merkür/@ibisile), merkurio, mercurius
(bkz: hermes trismegistus), üç kere büyük hermes
(bkz: hermes'in zümrüt levhası), zümrüt tablet
(bkz: tabula smaragdina)
(bkz: psikopomp)
(bkz: pymander)
(bkz: kyllene)
(bkz: atum)
(bkz: idris), hanok, mergen, hızır/@ibisile
(bkz: ikizler/@ibisile)
(bkz: sisyphos/@ibisile)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap